55. Bölüm
Bir Hafta Sonra...
Değişim varoluşun vazgeçilmez olgusudur. Değişir, her şey, herkes, her sonuç...
Bir saniye bile sonuçları değiştirebilir. Algoritmalar demiştik... Bir basamak değişince bile aynı sonuca ulaşamaz insan.
Onlar da değişmişti. Zincir Sokağı'nın her bir bireyi bugün başka bir bireydi. En muazzam olanı ise hiçbiri bu değişimi hissetmiyordu. Akış öyle muazzam ve doğaldı ki hiçbiri bu değişim sırasında aksamamışlardı.
İki kişi vardı... Bu değişimi her bir zerresinde hisseden iki kişi... Bu değişimi yaşarken tüm benlikleriyle acı çeken iki kişi...
Leyla ve Kerem...
Değişimin her anı can çekişmişti onlar. Göz göre göre değişmiş, bu değişimden hiç memnun kalmamışlardı. Son zamanlarda yeniden bir değişime ayak basmışlar ve bu defa iradeleriyle değişimi seçmişlerdi. Hala zordu, hala memnun değillerdi ancak Leyla'nın bu konudaki kararlılığı -ki bu kararlılık Kerem'e göre inattı.- yüzünden değişime ayak uyduruyorlardı.
Bir hafta önce son kez beraber uyumuşlar sabahı Leyla eşyalarını toplamaya başlamıştı. Kerem bu toparlanmayı anlamlandıramayınca sorma gafletine düşmüş ve cevapla beyninden vurulmuşa dönmüştü.
Leyla'nın evden taşınacağını ve ev baktığını söylediği o an gözlerinin önünden hala gitmiyordu. Yeni hayat düzeni, burnundan fitil fitil getirme, düğümlemek falan derken asla bunu kastettiğini düşünmemişti. Oysa yeni düzen değil, devrimdi. Burnundan fitil fitil değil kürek kürek getirmiş ve düğüm derken de gemici düğümü atmıştı resmen.Yalvar yakar, biraz da Rıdvan ve Mihriban'ın yardımıyla oda değiştirmek konusunda anlaşmışlardı ki o da kesin değildi. Hala arada konuyu açıyordu Leyla ve ev baktığına dair bahse girerdi Kerem.
Haftanın beş günü Leyla, Bahar'ı mahalleye götürüyor ya yengesine ya da Kerem'in annesine bırakıyordu. En feci kısım da Leyla'nın tarz değişikliği olmuştu ki feci demesinin tek sebebi zamanlamaydı.
Kerem yine bir sabaha gözlerini yalnız açmış, haliyle sol tarafından kalkmıştı.. Leyla yokken yatağın her yanı soldu. Mutsuzluğundan ödün vermeden yatağını toparlamış ve pijamalarını değiştirmişti. Bu yatak toparlama, odayı düzeltme işi de Leyla'nın burnundan getirme işinin bir parçasıydı. Artık düzenli ve temiz olmayan adamlarla işi olmazmış. Haliyle Kerem mecburen düzenli bir adam olmuştu.
Odanın kapısını açtığı an karşısında Leyla'yı buldu. O da odadan yeni çıkmış mutfağa doğru gidiyordu o sırada.
"Günaydın!" dedi Kerem şen sesi gülen gözleriyle. Kerem'in de aksiliği Leyla'yı görene kadardı işte...
"Günaydın." diyerek resmi bir tebessümle karşıladı onu Leyla ve Kerem'in yüzü düştü anında. Tam o an Leyla'nın kıyafetlerine takıldı gözü. Yine giyinip süslenmişti. Yine çok güzeldi ve yine çok çok çok ve bir daha çok güzeldi. Ancak tehlikeliydi. Günlerdir ses etmedikçe kıyafetleri giderek cesurlaşıyordu ve Kerem buna da ses etmezse yarın daha beteriyle karşılacağını biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZİNCİR SOKAĞI SAKİNLERİ(TAMAMLANDI)
RomanceAşk insanı henüz kaçındayken bulur? Aşk ilk görüşte mi olmalıdır yoksa her görüşte mi? Peki ya bir insan yıllar sonra birine aşık olur mu? Leyla illa Mecnun'a, Kerem illa Aslı'ya mı aşık olur? Kerem ve Leyla birbirini sevemez mi? Leyla abi dediği Ke...