b1rinci bölüm

4.1K 82 55
                                    

"Ruggero bugün olmaz, istemiyorum!"

"Sana kalsa hiçbir gün olmaz Karol. Dörr yıl sevgiliydik, iki yıldırda evliyiz, dayandığım yetmez mi?"

"Ama... ben korkuyorum ve istemiyorum."

"Tamam, seni zorlamayacağım. Ben duşa giriyorum." dedi ve yataktan kalkıp banyoya girdi Ruggero. Karol'da başını yatağın başına yaslayıp gözlerini kapattı. Ne kadar o da Ruggero'yu istesede korkusu ağır basıyordu ama aileleride bir çocuk bekliyordu onlardan. Sadece aileleri olsa yine iyiydi, tüm arkadaşlarıda istiyordu. Tabii bu kişilerin yanı sıra Ruggero hepsinden çok istiyordu. Hatta bazen Karol Ruggero'nun içindeki ateşi söndürmek için değilde sırf çocuk yapmak için birlikte olmak istediğini düşünüyordu. Fakat ne olursa olsun Karol'un içindeki korku daima ağır basıyordu ve bu her seferinde Ruggero'nun kalbinin kırılmasına sebep oluyordu. Karol bunu hissettikçe üzülüyordu ve daha az önce yine aynısını, yani Ruggero'nun kalbinin kırıldığını hissetmişti. Bunun olmasına sebep olmak çok kötü bir şeydi. Zaten kaçarak nereye varabilirdi ki? Nihayetinde illa birlikte olacaklardı.

Korkusunun üzerine gitmeye karar verip içine derin bir nefes çekti ve tüylü kazağını çıkartıp saçını açtı. Hemen sonra pantolonunun düğmesini açtı ve aşağı indirip zaman kazanmak istercesine katlayıp dolaba koydu. Tişörtede aynı şeyleri uyguladıktan sonra aynadaki yansımasından vücudunu derince süzdü. Ruggero'nun çok istediği bu vücudu aslında Karol hiç sevmiyordu çünkü diğer kadınlara göre daha minyon tipliydi. Bu da sevişirken aleyhine oluyordu.

Aynada kendisine bakarak moralini düşürmek yerine banyonun hafifçe aralık kapısından içeri baktı Karol. Ruggero duş almıyordu, sadece suyun altında ıslanıyordu ve Karol'un tahminine göre bu su soğuktu. Yavaşça kapıyı açtı ve Ruggero'nun duymamasına özen göstererek kapıyı örttü. Duymamıştı büyük ihtimalle.

Belki de duyduğunu belli etmiyordu.

Yutkundu ve parmak uçlarına basarak Ruggero'ya doğru ilerledi. Daha sonra duşa kabininin sürgülü kapısını açıp içeri girdi ve yeniden kapıyı kapattı. Soğuk su, Ruggero'nun yanında tenini yakıyor gibiydi. Ruggero'ya baktığında hâlâ gözünü açmamıştı fakat sırıtıyordu. O anda anladı ki Ruggero her şeyin farkındaydı fakat ilk adımı bekliyordu. Karol korkusunu yendiğini varsaymaya çalışarak Ruggero'nun dudaklarına daha da yaklaştı ve onlara her zaman yaptığı gibi tutkulu bir öpücük bıraktı. Ruggero'ya ise bu adım yeterdi, geri kalan dakikalarda Karol hiçbir şey yapmasa bile olurdu. Karol'un öpücüğüne karşılık onunkinden kat kat daha derin ve tutkulu bir öpücük verdi. Fakat gözlerini hiç açmadığı için Karol'un göğsünü ve kadınlığını kapatan o iki parçayı fark etmemişti.

Aynı şekilde gözlerini hiç açmadan dudaklarından ayrılıp göğsüne indi ancak dudaklarının göğsüne erişmesini engelleyen bir parça bezi fark edince kaşlarını çatıp gözlerini açtıktan sonra Karol'a baktı. Karol korkuyla karışık hevesiyle başını arkaya atmış Ruggero'nun devam etmesini bekliyordu. "Bu parçalarıda çıkartmalıydın, artık vücudunun tamamını görüp hissetmek istiyorum." dedi Ruggero fısıldayarak fakat Karol Ruggero'nun sesi su sesiyle karıştığı için tam olarak duyamamıştı ne dediğini. Yinede sütyeninden bahsettiğine emindi. "Zaten gördün vücudumu." dedi fakat en son üç yıl önce gördüğünüde biliyordu. Bunu bile bile demesi Ruggero'yu sinirlendirmiş olacakki Karol'un sütyenini yırtıp bir kenara fırlatmasıyla göğsüne yumuldu. Acıttığının farkında olmasına rağmen Karol'un her inleyişinde daha da hızlanıyordu ve Karol bunu fark edince inlemelerini susturmayı başarmıştı ancak susunca Ruggero daha da sertleşmişti. Bunun sebebini tahmin etmek oldukça kolaydı.

Diğer göğsüne geçtiğinde elini Karol'un vücuduna sürterek morartığı göğsüne çıkarttı ve ona eliyle eziyet göstermeye başladı. Fakat bu eziyet Karol'un hoşuna giden bir eziyetti. "Burada yapamam Ruggero..." diyen Karol'un zorlandığını belli eden sesini duymasıyla emerek yukarılara çıktı ve bu defa Karol'un boynunda oyalanmaya başladı. Soğuk su ne kadar soğuk olursa olsun Karol ile Ruggero birbirlerinin bedenlerine sahip oluncaya kadar içlerindeki ateşin sönmeyeceği barizdi. Ruggero suyu kapattı ve Karol'un dudaklarına yumuldu. Hedefi Karol'u bu daracık alandan çıkartıp yatak odasına götürmekti. Karol'un bacaklarını belinde birleştirdi ve Karol'da otomatikmen ellerini Ruggero'nun başına koyup bastırdı. Ne yapacağını, nasıl davranacağını önceden planlamasına rağmen şimdi her şeyi unutmuştu ve tek yaptığı şey kendisini Ruggero'nun zevkine bırakmak olmuştu.

Duşa kabininden çıktı ve ıslaklığını umursamadan yatak odasına geçti. Zaten birazdan odada ateşli bir hava oluşacaktı ve belki de ıslak olmaları bu havanın sönmesine yardımcı olacaktı. Karol'u yatağa bıraktı ve Ruggero'ya göre o çok sinir bozucu iç çamaşırını bir an önce çıkarttı. Daha sonra dilini önce boynuna, sonra karnına ulaştırarak belli etti niyetini. Karnında uzun süre oyalandığını fark edince sormadan edemedi. "Fazla uzun kalmadın mı?" dedi. Ruggero bulunduğu konumdan sırıttı ve işine devam etti ancak cevap vermedi. Hemen sonra aşağı inmeden yukarı çıkarak boynuna geldi ve sert hareketlerle emip ısırmaya başladı. Karol az önce sessizce inlerken artık üst komşunun duyabileceği şekilde inliyordu. Kulağındaki fısıltı onun kasılmasına ve nefesini tutmasına sebebiyet vermişti. "Karnına ve boynuna fetişim var. Birazcık." derken Ruggero'nun sesinden sırıttığını anlayabilmişti. Yeniden aşağılara inmeye başladı ve bu defa karnında durmak yerine kasığının tam üstünde durup öpmeye başladı. Karol artık Ruggero'nun geleceği yeri kavradı ve sakin olmaya çalıştı. Gerçi Ruggero kendisini bu denli tahrik ederken bu biraz zordu.

Daha fazla beklemeden ortalarına doğru ilerlemeye başladı Ruggero. Karol kendisini tutamıyor ve hem Ruggero'nun kafasını kendisine bastırıyor hemde inliyordu. Ruggero dilini Karol'un kadınlığına itmeye başlayınca Karol çarşafı sıktı ve gözlerinin dolduğunun belli olmaması için alt dudağını ısırıp gözünü kapattı. İçinden defalarca sakin olması gerektiğini tembihliyor fakat bunu icraata geçiremiyordu. Ruggero bir süre oyalandı ve sonunda dilini tamamen çıkarttı çünkü artık dayanamıyordu. Elinin altında olan bu vücudun ellerinden kayıp gitmesinden veya aniden vazgeçmesinden deli gibi korktuğu için acele ediyordu. Karol'un üstünde yerini edindikten sonra Karol'un yüzünü iki elinin arasına alıp dudaklarını öpmeye, daha doğru bir terim kullanacak olursak sömürmeye başladı. Arada dudaklarını ayırıp sakin olmasını söylüyor ve Karol'un içine ufak ufak itiyordu kendini. Karol dudaklarını hareket ettirmeyi bıraktı ve inledi. Ruggero Karol'un canını yakmak istemiyordu. Onun çarşafı sıkan elini bulup eline kenetledi. "Acırsa dudağımı ısır." deyip alt dudağını Karol'un ağzına verdi. Bu sayede ikiside ödeşmiş olacaktı.

Kendini bir anda Karol'un içine itmesiyle bir yandan rahatlamış, bir yandanda canı yanmıştı. Aynı Karol gibi. Hareketlerini hızlandırmaya başladı ve Karol'da eş zamanlı olarak alışmaya başladı. Ruggero'nun dudağını ısırmayı bırakıp öpmeye başladı ve ağzına metalik bir tat geldi. Bu tadın Ruggero'nun dudağından geldiğine adım gibi emindi. Ruggero artık son hızıyla gidip geliyor, yılların acısını çıkartıyordu.

Bu gece tamamen onlara aitti ve muhtemelen sonraki gecelerde Karol hamile kalıncaya dek böyle devam edecekti.

°~♡~°

dan dan dan EIXNIWNDGŞWK

bitti bölüm.

şimdi günün sorusunu soruyoruz, insan vücudunda neye fetişiniz var?

şahsen benim gerdana fetişim var *-*

neyse, görüşürüz!

-Berra

Ruggarol Müstehcen SahnelerWhere stories live. Discover now