üçünc3 bölüm

2.7K 56 34
                                    

Ruggero ile görüntülü konuşuyordum ve açıkçası bu herhangi bir erkekle sevişmekten bile daha zevkliydi. Ruggero'ya hiçbir zaman ilkimi okuldan bir çocuğa verdiğimi söylememiştim ki o da bunu hiç merak etmemişti zaten. Sadece flört ediyorduk çoğu erkekle yaptığım gibi ama elbette Ruggero diğerlerinden farklı olarak görüntülü konuştuğum tek erkekti. Babamın bana seslenmesiyle ayağa kalktım ve Ruggero ile konuşmaya devam ederek aşağı indim. Babam koltukta oturmuş ve karşısına üç kadın koymuştu. Bu kadınların hepside babama sırıtarak bakıyordu ve hepsinin orospu olduğu gayet ortadaydı. Onların yalaka hareketlerine göz devirip babama baktım. "İşte sana bir şans Karol, hangisi daha iyi?" diye sordu. Bunu sormak için beni aşağı çağırdığına inanamıyordum. Kadınları tek tek süzdükten sonra hiçbiri hoşuma gitmediğini fark ettim fakat babam benden net bir cevap bekliyordu. Telefondaki Ruggero'ya baktığımda ise yastığa sarılmış yastığın arkasından gülümseyerek bana bakıyordu. Aklıma güzel bir fikir gelmişti, bu sayede babama laf etmek zorunda kalmayacaktım. "Bunu bana sormak yerine Ruggero'ya sormaya ne dersin babacığım?" dememle Ruggero oturuşunu düzeltti. "Sen olsan bu odadaki kadınlardan hangisini seçerdin Ruggerito?" diye sorup kamerayı çevirerek kadınlara yönelttim. Babamda sabırsızca elimdeki telefona bakıyordu. "Bana kalırsa hiçbirini seçmezdim. Hepsi birbirinden aptal görünüyor." demesiyle telefondan gülme sesi geldi ve bende ona eşlik ettim. Babamsa kadınlara yeniden baktı. "O çocuk her kimse tanışmak istiyorum, zevki benimkine benziyor." dedikten sonra kadınlara kapıyı işaret etti ve kadınlar bana sinirle bakmalarının ardından evden çıktılar. Bende odama yöneldim yeniden. Zaten babam o sırada çoktan her zamanki kadını aramıştı bu yüzden orada daha fazla kalmamam gerektiğini düşünmüştüm. Odama çıkıp iğrenç sesler duymamak için kapıyı kapattıktan sonra telefondaki Ruggero'ya baktım. Babamla konuştuktan sonra tekrar aynı pozisyonu almıştı. "Baban beni sevdi, ha?"

"Aynen öyle. Seni sevdi çünkü zevkin gayet güzel." dedikten sonra kafamı başka yöne çevirip güldüm. Tekrar telefona döndüğümde Ruggero bana sırıtarak bakıyordu ve daha önce bu sırıtışını hiç görmemiştim. "Aslında o odada tam benlik bir kadın vardı." dediğinde alt dudağım yukarı kıvrıldı. "Ruggero, az önce senin zevkine nazar mı değdirdim ben? O kadınların hiçbiri senlik ya da babamlık değildi."

"O kadınlardan bahsetmiyordum, senden bahsediyordum." deyince anında telefonu kenara bırakmıştım. Böyle açık sözlü olması hiçbir zaman hoşuma gitmiyordu. Karşımdaki boy aynasından kıpkırmızı olduğumu fark edip daha da utandım ve elimi yüzümle kapattım. Daha önce böyle beni istediğini belirten cümleler duymuştum ancak Ruggero'dan duymak çok daha farklıydı. Telefonun hoparlöründen bir kahkaha sesi gelince bana güldüğünü anlamıştım. "Bu kadar utangaç olacağın aklımın ucundan bile geçmemişti. Nerede o dobra kadın?"

"Dobralığında bir sınırı var canım!" deyip biraz güldüm bende. Utanmamın saçma olduğunun farkına varınca telefonu aldım. İkimizde konuşmuyor, yalnızca birbirimize bakıp arada da etrafa bakıyorduk. "Yarın konuşamayabiliriz." diye birden söze girince kaşlarımı çatarak baktım ona. "Neden?"

"İşim var ama sonraki günlerde hep görüşeceğiz."

"Ne? Arjantin'e mi geleceksin? Ama aramızda tam on bir bin iki yüz doksan beş kilometre var!"

"Kapatmam lazım güzelim, görüşürüz." dedikten sonra görüntülü konuşmayı sona erdirdi. Bana her güzelim dediğinde eriyordum resmen ve her konuşmanın sonunda bunu diyerek kendimden geçmemi sağlıyordu. Tüm dediklerini unutarak telefonu sanki ona sarılıyormuş gibi kendime mutlulukla bastırdım. Kim bilirdi, belki de bir gün ona gerçekten sarılabilirdim.

°•♡•°

Gerçektende Ruggero'nun dediği gibi olmuştu ve sabahtan beri ona ulaşamıyordum. Hatta bazen bir kızla yattığını bile düşünmüştüm ama bu kadar uzun sürmüş olamazdı. Yani bir kızla on iki saat... fazla değil miydi? Yoksa birden fazla kızla mı yapmıştı? Saçmaladığımı düşündüm çünkü Ruggero önceden bana hiç grup seks yapmadığını ve yapmayacağını söylemişti. O günden bugüne bir şeylerin değişmiş olabilme ihtimalini yok saydım ve telefonuda yanıma alıp mutfağa indim. Babamın odasından olabildiğince uzak durmaya çalışıyordum çünkü çok fazla tiksindiğim sesler duyuyordum. Kendime Ruggero'nun mükemmel aşçılık performansı ile bana öğrettiği İtalya'ya ait bir içecek hazırladım. Bu tarifi anlatırken gülmekten yaptığım içeceği döktüğüm aklıma gelince güldüm kendi kendime. Onsuz günlerimin geçmediğini fark ettimde tanışmamızın üzerinden tam üç ay geçmişti. Tanışmamız bile şans eseri olmuştu.

Ruggarol Müstehcen SahnelerWhere stories live. Discover now