Ördek

1.3K 152 157
                                    

Yorum yapın loo♡

______

Taehyun, tek başına bilgisayar oyunu oynayan Beomgyu'nun arkasından sessizce yaklaştı. Ellerini birden onun omzuna atması ile Beom irkildi ve hızla arkasına döndü.

"Ne yapıyorsun öyle arkamdan arkamdan!" Başını bilgisayara çevirip ekrana baktığında homurdandı. "Al işte öldüm!"

Taehyun sırıtarak kendini yandaki sandalyeye attı. "Bugünkü aksiliğinizi neye borçluyuz acaba?"

"Aksi felan değilim."

Tae telefonunun ekranını işaret ederek konuştu. "Sabahki mesajların pek öyle demiyor ama."

Beom derin bir nefes alıp yanaklarını şişirdi, ardından kendisini serbest bıraktı. "Yalnızca biraz stresliyim, girdiğimiz bu işte o Boya Kafa'ya yenilmek istemiyorum.."

"Hah, Yenileceğimiz de nereden çıktı?"

"Şey.. rüyamda Yeonjun zirveye çıkmış alay ederek aşağıya, bana doğru domates fırlatıyordu. Sonra, bir de o sinir bozucu kahkahalarından atıyordu. "

"Bu nasıl rüya oğlum.. Neyse iyi tarafından bak rüyaların tersi çıkarmış derler."

"Öyle mi derler?."

"Hıı öyle derler."

Taehyun biraz duraksadı ve Beomgyu'yu inceledi. "Söylesene sen, bu çocuktan ne diye bu kadar nefret ediyorsun?"

Beomgyu şaşkınlıkla Taehyun'a baktı, ardından bakışlarını yere indirip ayağı ile halıyı deşmeye başlamışken konuştu. "Nefret etmiyorum. Sadece.. sinirimi bozuyor işte."

"Neden ama..?"

"Sebebi...-"

Babasının elinde tepsi ile odaya girmesiyle Beomgyu ve Taehyun aynı anda ona baktılar. Taehyun neredeyse ayağa kalkıp müdürü selamlayacaktı.

"Soğuk bir şeyler iyi gider diye düşünmüştüm. " (yazarınız şu an çok uwu.)

"Ç-çok teşekkür ederiz efend..ağw!" Beom Taehyun'a alttan minik bir tekme atıp tepsiyi almak için kalkmıştı.

"Teşekkürler, eğer çok ses yapıyorsak kapıyı kapatabilirim."

"Gerek yok, zaten dışarı çıkacağım birazdan."

"Bugün de mi..?"

"Evet, üzgünüm.." ikiliye veda edip içeri geçtiğinde Taehyun kendi kendine düşündü. "bir baba oğula göre birbirlerine karşı soğuk davranıyorlar"

***

Yeonjun yastığa gömdüğü başını kaldırdı ve Soobin'e baktı. "Sırıtarak kiminle yazışıp duruyorsun be, düşür artık elinden şu telefonu."

Soobin onu duymamazlıktan gelince Yeonjun göz devirip ona yaklaştı ve ekrana doğru uzandı ancak Soobin ondan hızlı davranıp ekranı ustalıkla gizledi.

"Yah! Ne saklıyorsun?"

"Kai ile seni pek ilgilendirmeyecek konularda konuşuyoruz." Telefon ekranını kilitleyip yanına koydu ve Yeonjun'a sırıttı.

"Çocuğu sevmiyorum diyip alttan alttan hallediyorsun işini. Helal olsun valla."

Soobin abartılı bir tavır takınarak konuştu "Zamanında 4 kızı aynı anda yürütmüş birinden bu iltifatı duymak beni çok onurlandırdı."

Ikili birlikte güldükten sonra Soobin gözlerini Yeonjun'a dikti. "Cidden yok mu şu aralar ilgini çeken birisi?"

"Şu aralar şımarık Min Gyu ile uğraşmaktan hiçbir şeye dikkatimi doğru düzgün veremedim ki! Ağh Sinir bozucu velet."

"Aynı yaştasınız."

"Olsun, suratı 5 yaşındaki çocuklar gibi. Haylaz davranışlarını hiiç saymıyorum zaten."

"Kabul et işte, onu izliyorsun değil mi!"

"Aynı sınıftayız Soobin, mecburen maruz kalıyorum yani."

Soobin derin bir nefes aldı. "Peki tamam ikna oldum, ama.. bu çocukça düşmanlığı daha ne kadar sürdürmeyi düşünüyorsun Yeonjun? Bence onunla, gidip konuş ve aranızdaki sorun neyse bitir. "

"Peh, Onunla neden konuşacakmışım? Arkamdan konuşup dedikodular çıkaran o değil mi zaten!?"

"Dedikodu çıkardığını başkalarından duyduk.. ayrıca git konuş öyleyse de neden yaptığını anla be! Ona çocuk gibi diyorsun da senin de gram farkın yok ondan!!"

Yeonjun dudaklarını büzüp kollarını da göğsünün üzerinde birleştirmiş bir şekilde Soobin'e baktı.

"Hiiç bakma öyle ördek! Haklıyım biliyorsun."

 

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 

_______💛________

Soobn iç sesimizdi.

Soobn iç sesimizdi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


FESTİVAL | YeongyuWhere stories live. Discover now