Jisung sabah erkenden kaldırılmış ve hamama götürülmüştü, güzelce yıkandıktan sonra beyaz bol işlemeleri olan ağır bir kıyafet giymişti, yaka kısmı açıktı ve güzel boynu gözler önündeydi.
Saçlarına ısı uygulayarak şekil vermiş ve yüzüne çiçek özlerinden elde edilen boyalarla bir şeyler sürmüşlerdi.
Felix anca en yakın arkadaşının yanına gelebilmişti. Jisung ona bir şey teklif edecekti ve kabul ederse dünyanın en mutlu insanı olacaktı.
"Felix sana bir şey sormam gerekiyor."
"Tabii Jisung,sor."
"Benimle Lee sürüsüne gelir misin? Özel olarak yanımda istediğim kişiyi getirebilirmişim."
Felix bir iki saniye arkadaşına bakmıştı, böyle bir şeyi nasıl yapabilirdi, babası ve kardeşini tek başına bırakamazdı.
"Lütfen Lix istersen gel sonra geri dön. En azından ben alışana kadar. Sen benim annem gibisin, sensiz çok zorlanırım."
"Jisung seninle geleceğim fakat alıştıktan sonra geri döneceğim ve sen beni engellemeyeceksin. Söz mü?"
Jisung sevinçle en yakın arkadaşına sarılmıştı.
"İstediğin zaman dönmene izin vereceğim, seni çok seviyorum Felix iyiki varsın."
Felix de ona sarılmıştı. Lee ailesinden önce Jisung için yolladıkları hediyeler gelmişti koca koca sandıklarda bir sürü kıyafet ve mücevher vardı. Buraya getirip bunları herkese göstermeleri sırf göz dağı vermek içindi, ne de olsa geri götürülecekti.
En sonunda bir çalışan gelip Jisung'u çağırmıştı.
Jisung sakin olmaya çalışarak Sürü evinin büyük salonuna geçmiş amcasının arkasındaki yerini almıştı, başını hiç bir şekilde kaldırmıyordu. Bir süre sonra kapı açılmış ve bütün ihtişamıyla Lee sürüsünün alfaları içeri girmişti.
Jisung öğrendiği ahlak kuralları gereği başını kaldırmamıştı, zaten bu kadar yabancı alfanın yanında böyle bir şey yapmazdı.
Amcası ve Lee sürüsünün başkanı selamlaşmış ve sohbet etmişlerdi. En sonunda Lee Sürüsü lideri Jisung hakkında konuşmuştu.
"Solundaki güzel omega Jisung olmalı."
Amcası elini sırtına koyarak Jisung'u öne çekmişti, bu sayede Jisung başını kaldırmıştı ve o an olan olmuştu. Badem gözlerle buluşan gözlerinin dolduğunu hissediyordu. İçine bir ürperti yayılmıştı.
Sürü başkanının sağında duran Alfa eşleşeceği Alfa olmalıydı. Çünkü veliaht alfalar hep sağ tarafta dururdu aynı Chan abisi gibi.
Nişanlısı bütün ihtişamı ile duruyordu,yüzünde mimik yoktu doğru olanda buydu zaten. Jisung o an kendini eksik hissetti sonra hemen attı bu düşünceyi kafasından.
"Minho, zanaatkardır. Müstakbel eşi için düğün hediyesi olarak kolye yaptı, müsade ederseniz takdim etmek isteriz."
Lee sürüsü başkanı sakinlikle konuşunca, amcası onaylamış ve güzel bir kutu içinde oldukça emek verildiği belli olan bir kolye getirilmişti.
Jisung her ne kadar Minho'nun kolyeyi ona takacağını düşünüp heyecanlansa bile böyle bir şey bu ortamda mümkün değildi. O yüzden Chan, abisi olarak güzel ve ağır kolyeyi kardeşinin boynuna takmıştı.
Jisung çekingen bakışlarını Minho'ya çevirdiğinde genç alfanın memnun bir ifade ile kendisine baktığını görünce hızla başını indirmiş ve kendine lanet etmişti,arsız bir omega gibi görünmemişimdir umarım diye geçirdi içinden.
