21.Bölüm: "Eğlenceli miyim sahiden?"

14.1K 1.2K 916
                                    

21.Bölüm: "Eğlenceli miyim sahiden?"

-

Jimin Hyung'lara bolca kızıp azarladıktan sonra eve dönmüştüm. Pijamalarımı üstüme geçirip kendimi koltuğa attığımda biraz dinlenmek için gözlerimi kapatmıştım ki telefondan gelen bilirdim sesiyle geri açmak zorunda kalmıştım. Oflayarak gözlerimi ovuşturup telefonumu elime aldım ve gelen mesajın Bay Kim'den olduğunu fark etmemle telefonu yüzüme düşürdüm. Acıyla inleyerek hızla oturur pozisyona geçtim ve heyecanla gelen mesaja baktım.

"Yarın şirketi pikniğe götürüyorum. Ona göre rahat şeyler giyin. İyi geceler Jeon."

Mesaja şaşkınlıkla bakmaya başladım. Nereden çıkmıştı bu piknik işi? Acaba ben şirkete gelmeden önce de böyle şeyler yapıyor muydu? Görüldü atmanın kaba olacağını düşünerek cevap vermeye karar verdim.

"Anladım Bay Kim, size de iyi geceler."

Yazıp gönderdikten sonra gözüm onu kaydetme şekline takıldı. 'Bay Kim' diye kaydetmiştim. Cidden baya yaratıcıydım. Bir süre nasıl bir şekilde kaydetmem gerektiğini düşünerek bekledim. Aklıma gelen şeyle kendi kendime gülerek parmaklarımı oynattım ve ismi değiştirdim.

'Şerefsiz Patronum 😻❤️🥺💞🥰🙂🐯💜🐰'

Evet, oldukça güzeldi. Kendi kendime kıkırdamaya başladım. Bu kadar basit bir şeyin beni güldürdüğüne inanamıyordum. Maldım işte biraz, idare edin.

Yarın için kendi kendime güzel senaryolar kurarken zil çalınca ayağa kalkarak açmaya gitmiştim. Her ihtimale karşı kapının deliğinden baktıktan sonra Yoongi ve Jimin Hyung olduğunu görmemle ifadesiz bir şekilde kapıyı açtım. Onlara hâlâ çok sinirliydim. Yani biraz işte.

"Selam bebeğim."

İçeri girerlerken söylediği şeyle Yoongi Hyung'un kıskanç bakışları Jimin Hyung'a dönerken gülmemek için kendimi sıktım ve konuşmaya başladım. "Hyung, hiç yumuşatmaya çalışma beni. Çok sinirliyim size. Beni utandırmaktan başka bir şey yapmadınız. Yarın Bay Kim'in yüzüne nasıl bakacağım, bilmiyorum."

"Özür dileriz Kook, ilk defa hoşlandığın biriyle tanışınca seninle biraz uğraşmak istedik sanırım."

Anında yelkenleri suya indirirken hafifçe gülümsedim. "Tamam Hyung, bir daha yapmazsanız bir şey olmaz." İkisi de onaylayınca oturup havadan sudan konuşmaya başladık. Onlara yarınki piknikten bahsetmiştim ve bana Bay Kim'i etkilememle ilgili bir sürü şey söylemişlerdi. Ardından da odalarına çekilmişlerdi.

Saat gece yarısına gelirken tam gözlerimi kapatacağım sıra duyduğum inleme sesleriyle küfrederek kulaklarıma yastığı bastırdım. Azgınlar.

🐰

Sabah olduğunda hızlı bir şekilde kalkıp duşa girmiş, ardından bavulumu açıp içindeki kıyafetlere bakarak giyebileceğim şeyler bulmaya çalışmıştım. Rahat bir şeyler gitmeliydim Bay Kim'in de dediği gibi. Bir süre baktıktan sonra desenli bir gömlek, kot ceket ve rahat bir pantolon giymeye karar vermiştim. Fazla siyahtı ama sorun yoktu, seviyordum.

Saçlarımı da güzel bir şekilde düzelttikten sonra aynaya baktım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Saçlarımı da güzel bir şekilde düzelttikten sonra aynaya baktım. Biraz mal görünüyordum ama bana ne. Bir daha kıyafet seçmekle uğraşamazdım. Yanıma küçük bir çanta alıp gerekli malzemeleri de doldurduktan sonra ayakkabılarımı giyip evden çıktım. Otobüs durağına doğru yürüyecekken Bay Kim'in arabasını görmemle adımlarım yavaşlarken şaşkınca arabaya bakmıştım. Yoksa benim için mi gelmişti? Cidden son günlerde şaşırtıyordu beni Bay Kim.

Arabasına doğru yürürken o kapıyı açıp inmiş ve yanıma gelmişti. Boyası aktığı için artık su yeşiline dönen saçları, uykulu gözleri ve üzerinde ilk defa gördüğüm rahat kıyafetlerle gerçekten çok güzeldi Bay Kim. Ona aşık olmamak elde değildi.

"Günaydın Jeon."

"Günaydın Bay Kim." diyerek genişçe gülümsedim. Beni gelip arabasıyla alması gerçekten çok mutlu etmişti. Sabah gördüğüm ilk yüzün onunki olması da ayrı bir güzeldi.

"Sabah sabah ne bu mutluluk? Beni gördüğün için mi yoksa?"

Bir anlık şaşkınlıkla "Evet." dediğimde gözlerini irice açarak bana baktı. Bunu dememi beklemiyordu sanırım. Ki ben de kendimden beklemiyordum. Fazla açık sözlü davranıştım sanırım.

"Neyse gidelim hadi. Diğerleri servisle gelecek. Biz direk piknik alanına gideceğiz."

Arabaya onunla birlikte binip kapıyı örterken meraklı bir sesle konuştum. "Siz beni almaya neden geldiniz? Yani buraya kadar gelip uğraşmanıza gerek yoktu. Sizi yoruyorum hep."

"Saçma sapan konuşma." diyip sinirle bana baktığında yerime sinerek susmuştum. Aptal Jungkook. Adam ne güzel götürüyor seni işte. Ne diye sorgulayıp ortamı bozuyorsun ki? Aptalsın işte, aptal.

Arabayı çalıştırırken "Hey, asma suratını. Kızmadım sana. Yormuyorsun beni. Seninle olmak eğlendiriyor beni zaten." demişti. Şaşkınlık ve mutluluk arasında bir ifadeyle hızla ona döndüğümde gülerek bana baktı.

"Eğlenceli miyim sahiden?"

"Evet. Bir de ani utangaçlıkların ve bazen de o haline zıt bir şekilde sinirli birine dönüşmen beni güldürüyor. Kusura bakma sinirliyken seni ciddiye alamıyorum çünkü çok tatlı oluyorsun."

Dedikleriyle tükürüğüm boğazıma kaçarken öksürmeye başladım. Birkaç saniye sonra hâlâ öksürüğüm durmadığında endişeyle arabayı sağa çekmiş ve üzerime doğru eğilip bana bakmaya başlamıştı.

"Tamam, sakin ol. İç şunu." diyerek kenardaki suyu uzattığında hızla kafama dikerek derin bir nefes aldım. Cidden, neden aniden böyle şeyler söylüyordu ki? Heyecandan ölmemi falan mı istiyordu?

"İyi misin?"

"Evet evet, gidelim hadi."

Yüzüme iyice bakıp iyi olduğuma emin olduktan sonra arabayı çalıştırıp ormanlık alana doğru sürmeye başlamıştı.

"Ne kadar yolumuz var Bay Kim?"

"Yarım saat kadar. Uykun varsa uyuyabilirsin."

Onaylayıp gözlerimi kapattım ve cama kafamı yaslayarak kısa bir sürede uykuya daldım.

🐰

"Uyan Jeon, geldik."

Bay Kim'in güzel sesiyle gözlerimi zorlanarak açıp etrafa baktım
Şirlettekiler yerlere örtü serip yiyecekleri hazırlıyorlardı. Gözlerimi ovuşturup arabadan çıktım ve diğerlerinin yanına doğru ilerlemeye başladım. Bay Kim de arkamdan geliyordu. Aniden Jiwoo gelip beni kenara doğru çekiştirdiğinde şaşkınca kolumu çekmeye çalıştım.

"Dün neler oldu? Ayrıntısıyla istiyorum."

Hızla söylediği şeylerle bir süre yüzüne baktıktan sonra kararlı ifadesini gördüğümde kafamı sallayıp anlatmaya başladım tüm olanları. Sessiz bir çığlık atıp "Bu adam senden hoşlanıyor Kook, demedi deme. Şimdi bile birlikte geldiniz."

İstemsizce gülümserken "Umarım öyledir." demiştim. Birkaç şey daha konuştuktan sonra diğerlerinin yanına gidecekken gördüğüm manzarayla adımlarım duraksamış, sinirle karşımdaki görüntüye bakmaya başlamıştım.

Şirketin en yavşak kızlarından biri olan Minhae'nin eli Bay Kim'in bacağındaydı ve yüzleri de birbirine oldukça yakındı. Bay Kim de halinden oldukça memnun gibiydi. Sırıtıp kızla konuşuyordu. Tabii ya, ne bekliyordum ki? Benden hoşlanacağını falan mı? Böyle bir şey asla olmayacaktı.

Asla beni sevmeyecekti.

-

Hehe çok mutlulardı biraz bozayım dedim 🙂🙂

Bugünkü konserden sağ çıkabilen var mıııı???? Çok güzeldii😭😭

Yorumları bekliyorum<3

Bitch Boss | TaekookWhere stories live. Discover now