Aradan bir hafta geçti ama benim hayatım hâlâ aynı şekilde devam ediyor. Sıkıntıyla oflayıp elimdeki kahvenin sonunu kafama dikledim. Jimin'le bir kafede oturmuş konuşuyorduk.
Jimin'e döndüm bana bakıyordu.
"Ne oldu ?"
Dedim
"Yok birşey sadece 1 aydır arkadaş olduğum kızın görünüşünü merak ediyorum"
Dedi
"Hmm o zaman şöyle anlatayım 17 yaşında, beyaz tenli, 1.62 boyunda, 45 kilo, uzun sarı saçlı çok güzel bir kız"
Dememle güldü.
"Egoyu unuttun sanırım"
Dedi, onun dediğiyle bende güldüm.
"Bana çok iyi geliyorsun"
Dedi jimin, bir anda ciddileştim.
"Seninle tanışmadan önce herkes engelli olduğum için benimle birlikte görünmek istemezdi ama sen-"
"Umrumda değil hem sen, altını çizerek söylüyorum engelli değil görme engellisin"
Dedim
"Sana güveniyorum"
Demesiyle güldüm.
"Bende sana güveniyorum"
Dedim
"Sana nasıl bu hale geldiğimi anlatacağım"
Dedi
"Anlatmak zorunda değil-"
"İsmi Dahyun biliyorsundur zaten..."
Demesiyle kalbimde bir sızı oluştu.
"...çok güzeldi ya da bana öyle geliyordu. Ona fazlasıyla güvendim. Aşkımdan gözüm kör olmuştu veya sadece bir hoşlantıydı ama ben bunun bir kader olduğunu düşünmüştüm."
Dedi
Gözlerim dolarken ona baktım.
"Bir gün birlikte trafikteyken bindiğimiz taksi..."
Diyerek durdu.
Kafasını yukarı kaldırıp bana döndü.
"Kısaca kaza yaptık ama büyük bir kazaydı. Benim vücudumda kırıklar ezilmeler vardı. O-onun ise gözüne küçük bir cam girip gözünü parçalamıştı..."
Dedi
"Uyandığında çok kötü bir durumdaydı onu bu halde görmeye dayanamadım ona gözlerimi-"
Onu elimle susturup gözümdeki yaşları sildim. O sevdiği kadın için gözlerini heba etmişti!
Elimi tutup indirdi.
"1 hafta sonra hastaneye kör bir şekilde onu ziyarete geldim ama o yoktu hasta yatağının üstünde b-bir not vard-"
Dedi titreyen sesiyle
"Sus artık!"
Dedim
Bana döndü gözleri doluydu. Elimi kalbime koydum neden bu kadar acı çekiyorum ? Neler oluyor bana ? Jimin'e döndüm.
"O-okulda görüşürüz"
Diyip masadan kalktım hızla kafeden çıktım.
İçeride masada tek başına oturan jimin'e baktım. Neden kendine bunu yaptı !? Gözümdeki yaşı silip Kenardaki banka oturdum.
•••••
Etrafa göz gezdirdikten sonra içeri girdim. O adam sanırım hâlâ uyuyordu.
"Nerdeydin ?!"
Diye bir ses duyunca başımdan aşağıya kaynar sular döküldü.
Arkamı döndüm
"Nerde sürtüyordun yine ?"
Dedi, dolu gözlerimle gözlerine baktım. Yanağıma yediğim tokatla başım sağa doğru yattı.
"Bu kadar sulu göz olma!"
Diye bağırdı. Gözüm masanın üstündeki bıçağa takıldı. Kafamı iki yana salladım saçmalama Rose bırak o kendi ölsün zaten o yaşlanıyor elbet bir gün geberecek.
Karnıma yediğim tekmeyle yere düştüm. Canımın acısıyla bağırdım
Babam sinirle bana baktı.
"BANA MI BAĞIRDIN AZ ÖNCE S*RTÜK ?!"
Dedi, ona baktım.
Tanrım lütfen ya benim canımı ya da onun canını al, yüzüme attığı tekmeyle elim yüzüme gitti. Kum torbası olarak gördüğü beni yerde tekmelemeye başladı.
O bana vurdukça gözümden yaşlar su misali akıyordu. Ellerimle kafamı korurken kolumu tutarak beni kaldırdı. Ben ayağa kalkınca ensemi tutup beni peşinden sürüklemeye başladı.
Odamın kapısını açıp beni içeri fırlattı. Odadan çıkarken bana bir tane daha tekme attı.
"MADEM S*RTÜKLÜK YAPIYORSUN BANA PARA GETİR!"
Diye bağırıp odadan çıktı.
Aynadan kendime baktım. Kendimden nefret ediyorum! Evin kapısı çarpınca o it herifin s*ktir olup gittiğini anlamıştım.
Odamdan çıkıp içeri koştum. Masanın üstündeki bıçağı elime aldım. Odama geri dönüp kapımı kilitledim. Karşımda ki boy aynasından kendime baktım.
Bıçağı boğazıma dayadım. Dayanacak gücüm kalmadı artık sinirle çığlık attım elimdeki bıçağı karşımdaki aynaya fırlatıp deli gibi saçlarımı çekip çığlık atmaya başladım. Belki de ona karşılık veremediğim için sinirimi kendimden çıkartıyordum.
