ALLAH'IN EMRi💫

707 513 277
                                    

Koşarken sanki ayağıma çelme takıldı ve mutluluğun kucağına bodoslama düştüm...

🗝Bir-yudumnefes

❄️❄️❄️   
1 Hafta Sonra:

"Kaybetmeye mecbur bırakılanlarız" bu söz kafamda dönmesine rağmen tam içinde bulunduğum durum aksini ispat edercesine bana gülümsüyordu. Sonunda mutlulukla yan yana olduğum bir sahneyi yaşıyordum.

'Baban 1-2 güne anca gelir o vakte kadar sizde yüzük işlerini halledersiniz oğlum.'

Kaan'ın annesinin aceleci bir o kadar da heyecanlı hali gözlerimi korkuturken, öylece seyretmekle yetiniyordum. Kaan'ın gelen ani evlenme teklifinin üstünden 2 gün geçtikten sonra annesiyle tanışmıştım. Ve şunu rahat rahat söyleyebilirim ki kadın aşırı cana yakın biriydi.
  Bana sarılırken, fazla sıkı sarılmış olmalı ki, beni bıraktığında sırtımda ki kemikler resmen sızlıyordu. Bizim evlenme haberimize aşırı şekilde sevinirken, onun bu haline tebessüm etmiştim.
  Kaan'ın ne denli şanslı biri olduğunu ve benimde onun sayesinde çok şanslı biri olduğumu anlamam çokta zor değildi. Allah sonunda yüzüme gülmüş ve bana tüm yılların acısını unutturan adamı hayatıma bodoslama sokmuştu.

'Anne bu aceleyle gidersek düğünde gelinliği yengeme değilde abime giydiririz haberin olsun!'

Cüneyt'in bu şakacı kişiliğine tam olarak alışmış olmasamda tatlı bir çocuk olduğu her halinden anlaşılıyordu. Tabi insanları çıldırtma konusunda aşırı başarılı olmasını da yok sayamayız.

'Anlaşılan canın terlik istiyor!'

Zeynep teyzenin tehditkar cümlesiyle Cüneyt'in gözlerinde oluşan korkuyu çok net şekilde görüp, gülümsedim.

'Sağol annecim ben tokum, kalsın.'

O an ordaki aile tablosunda kendimi fazla dışarda hissederken, huzursuzlaştım. Garip bir andı benim için, birazda can acıtıcıydı...
Ayağa kalktığımda bakışlar üstüme sabitlendi anında.

'Şeyy... Ben gitsem iyi olur, hem geç oldu.'

Yüzüme zoraki bir tebessüm yerleştirirken, Kaan da benle beraber ayaklandı.

'Tamam ben seni eve bırakırım..'

Bakışları bu sefer annesinin üstüne döndü.

'Şura'yı hemen bırakıp gelirim, dışardan istediğiniz birşey var mı?'

Zeynep teyze ayağa kalkıp yanıma geldi.
Uzanıp elini tutup öptüm. Tebessüm edip, elini yüzüme koyup ilk başta yanağımı öpüp sonra bana sıkıca sarıldı. Sarılmasına karşılık verirken, boğazımda oluşan yumruyu geri plana atmak biraz zorlaşmıştı.

'Her şey için teşekkürler Zeynep teyze.'

'Bir çay demledim sadece, ne teşekkürü? Kendine dikkat et, yavrum Allah'a emanetsin. Birşey olursa hemen Kaan'ı ara olurda ona ulaşamazsan, beni ara ben gelirim.'

Zeynep teyzenin sözlerine tebessüm ederken, başımı hafifçe salladım.

'Sağol Zeynep teyze, merak etme ben başımın çaresine bakıyorum sen içini ferah tut.'

DAĞLARA SEVDALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin