Sırlar Sırları Aralar

4.5K 332 281
                                    

Ah...Bu bölüm, sanırım ilk sırrı öğreneceksiniz. Sınır geçilmeden atıyorum ama gerçekten bu sefer geçilmeden atmayacağım. *der ve yarın tekrar atar*

21 Oy, 85 Yorum.

🍃

🍃

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🍃

Bazen, hayatınızı çizen ressamın kalemi körelir ve hayatınızı engebelerle doldururdu.

O hayat, benim hayatımdı.

O hayat, engelleri aşarken dizleri parçalanan herkesin hayatıydı.

Ressam, katildi.

Duyduklarımı artık daha net hissediyordum, annem burnuma kolonya tutuyor genzimi yaktığını umursamadan tekrar aynı işlevi yapıyordu.

Lale'nin gür sesi kulaklarımda uğulduyordu. Cemre'nin narin pürüzsüz eli nabzımı yokluyor ve attığını duydukça da bağırıyordu sevinçle.

İki üç kez yutkundum, birisine inanmak istemiştim ben; sonuç olarak beni engellemiş ve sevgilisiyle yatakta olan fotoğrafını atmıştı.

Kirpiklerimi kırpıştırdım ve yorgunca araladım gözlerimi. "Yaşıyo, lan yaşıyo!"

Lale'nin daha da incelen sesi kulaklarımı kapatma isteğimi arşa çıkardı. "İki saniye öncesine kadar evet, yaşıyordum."

"Öldün mü şimdi yani?" Lale'nin hüzünle dolan gözlerine baktım ve onu salaklığını fark etmesini isteyerekten izledim. "Lale, sen bir gidip bizim eve baksana. Ben orada mıymışım?"

Kafasını salladı ve kapıdan çıktı. Gelmesi 3 dakika kadar sürecekti muhtemelen. Cemre daha mantıklı davranarak saçlarımı okşadı ve yanımda diğer elimi tutarak oturan anneme baktı. "Yorgun mu düştün kuzum?"

"Hayır Cemre, ne olduğunu bilmiyorum. Bir anda oldu her şey." Dedim Cemre'ye uyarıcı bir bakış atarak. O kafasını salladı ve yatağın başında sarma yiyerek bana bakan babamla göz göze geldim. "Sarmaya mı bayıldın doğru söyle?"

Hiçbir şey olmamış gibi babamın esprisine güldüm ve daha sonra annemle babamı iyi olduğuma ikna ederek odamdan yolladım.

Onlar odadan çıkarken mutfaktan dört mandalina alıp odama gelen Lâle ile bakıştık. Cemre diğer yanımdayken hafiften doğruldum ve Lâle'nin de diğer yanıma oturmasını sağladım.

Lâle kendisine iki bize birer tane mandalina verdi ve her ikisi de artık ne olduğunu anlatmamı canı gönülden istediklerini belli ederek baktılar bana.

Onlar sormadan anlatmaya başladım, "Bahsetmiştim size daha önceden. Bir anonim bana yazıyor saçmalıyor falan diye. İşte ondan sonra biz biraz kaynaştık, sevgi mi bilmiyorum ama tek bir harfini görünce bile kalbim dört nala koşuyordu resmen. Bugün de yemek yeyip odama geldim, telefonu aldım elime bir heyecanla. Ona yazacaktım,"

Dolan gözlerimi buruk bir tebessümle süsledim. Cemre ve Lâle şu an tepkisizlerdi. "Gönderi atmış, ona yazdığım onca şeye de görüldü atmış."

"Vay boxerına pepe ve şila suratı yapıştırdığımın oğlu!" Lâle'nin beni ağlatırken bir yandan da güldüren sözüne boş ama eğlenir bir bakış attım. Cemre, bu gibi olaylarda daha sonuç odaklıydı.

"Ve, attığı gönderi, yatakta sevgilisinin sırtına dokunurken çekilen bir fotoğraftı."

"Çüş, ne yani grup mu yapmışlar?"

Lâle ellerini ağzına kapattı, kaşlarımı çattım ve olayın fazlasıyla dışında olan sorusuna karşılık kafasına vurdum yavaşça. "Lâle kızım salak mısın? Şu an derdimiz o mu? Resmen Mai'yle oynamış. Ayrıca, grup nereden çıktı?" Dedi Cemre sinirle.

Benden daha sinirliydi.

Lâle ivedilikle araladı dudaklarını. "O fotoğrafı kim çekecek grup değilse? Bana salak diyorsunuz da siz benden daha salaksınız."

Kesinlikle.

Lâle'ye gözlerimi devirdim, Cemre'ye baktım yavru kedi bakışlarımla.

"Mai, bu sefer bilmiyorum. Çözüm arıyorum, bulamıyorum. Ne yapacağız?"

Kafamı iki yana salladım çaresizce.

Daha sonra onunla olan tüm konuşmalarımızı anlattım. Bana söylediklerinden bahsederken bile içim çiçekleniyordu.

Lâle yaklaşık iki buçuk saatlik konuşmamızın ardından ilk defa mantıklı bir soru sordu bana. "Adı neydi bu çocuğun?"

İlk baştan beri onlara söylememiştim. Kafama iki kez yavaşça vurdum, sonra dudaklarımı araladım yorgunca.

"Siyah," sonra yutkundum ve tekrar konuştum. "Siyah Soyuk."

"Ne?"

"Hasssiktir!"

Lâle ve Cemre'nin evin her yerine dağılan yüksek sesleri benim kulaklarımı tıkamama sebep oldu.

"Ne oldu?" Dedim ben de sesimi yükselterek.

"O, o çocuk,"

"Ee, o çocuk ne Lâle?" Merak duygum kırgınlığımı silip süpürdü.

"O çocuk,"

Lâle'nin konuşmakta zorlanan sesini Cemre kesti ve bu sefer Cemre devam etti.

"Dilsiz."

NE, NE, NE, NE????

Hey dostum, sen çok kalleş bir yazarsın...

Neyse, bölüm nasıldı? Merhabalar bu arada*-*

İlk sırrı öğrendiniz, tepkileriniz :d? Oy ve yorum sınırı geçilmeden atmayacağım bu sefer. Diğer kitabıma da göz atınız lüffen. Bi' sus be kızım! Kendi kitabında reklam yapıyorsun! Al sana engel.

Seviliyorsunuz, kendinize iyi bakmaya çalışın.♡

BEST NOODLE OF | TEXTİNG +18Where stories live. Discover now