29

10K 790 265
                                    

*iyi okumalar 🖤

Deniz'le atışmamız üzerinden bir kaç gün geçmişti. O yine okula gelmeyerek her zamanki gibi davranmıştı. Ben de gerginliğimden biraz daha kurtulmuştum. Gerginlikten kurtulur kurtulmaz da pişman olmuştum. Dediği şeyler aklıma geliyordu. Benden hoşlanmaya başladığını söylemişti. O an buna dikkat edememiştim bile. Kendimi onun psikopatın teki olma ihtimaline inandırmıştım. Şimdi ise moralim çok bozuktu.

Çünkü en başından beri istediğim şey olmuştu. Gerçi artık istediğim şey onu kendime bağlayıp, okula gelmesini sağlamak falan değildi. 3 hafta sonra okul kapanacaktı zaten.

Ondan hoşlanıyordum. Ondan feci halde hoşlanıyordum. Sürekli bunu inkar ederken dün kabullenmiştim.

Her şeyi mahvetmiştim. Kendimi bir an aksiyon romanında sanmıştım. O sadece lisede okuyan bir kızdı. Tamam, garip olduğunu kabul ediyordum ama bu gariplik ailevi sorunlarla sınırlı olmalıydı. Birini öldürecek değildi.

İşte bu düşünce yüzünden moralim daha da bozuldu. Yüzsüzlük yapıp tekrar kapısına gitsem mi diye düşündüm.

Miray "Bugün Deniz'in canlı müziği var." dediğinde kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

Instagram profilinde attığı hikayeye bakıyordu. Göz attığımda sahnede bir resmini gördüm.

"Bir ara gitmekten bahsediyordun?"

İlk gördüğümde öyle düşünmüştüm. İç çektim "Şu an gitsem garip olurdu."

"Yani artık ona ilgini tamamen kestin?"

Hayır, tam tersine ilgim iyice artmıştı. Yüzünü görmedikçe onu daha da özlüyordum. Bu durumu kabullenmek de benim için zor oldu. Sanırım her şey onun benden hoşlandığını söylemesiyle ilgiliydi.

"Hayır, kesmedim. Gideceğim hatta" dedim anlık bir kararla.

Abimi ikna etmeliydim. Gizlice gidemezdim çünkü annemlerde evde olacaktı.

"Benimle gelsene bugün. Abimi sende kalmaya ikna edelim"

Gülüp "İyice yalancı oldun" dedi.

Şartlar bunu gerektiriyordu. Son ders bittiğinde Ulus'la vedalaşıp birlikte otobüslere ilerledik.

"Yolumuz uzun" dediğinde "malesef" dedim.

Eve gidene kadar her türlü insan vücuduna temas etmiştik. İstanbul'un trafiği...bir başkaydı. Sonunda geldiğimizde Miray "ölüyordum!" Dedi.

Onun evi yakındı. Bu yüzden bu yolu çekmesine gerek yoktu tabi. Gülüp "Ben her gün ölüyorum" dedim.

"Abinden arabayı almalısın."

"Asla vermez öküz."

Eve geldiğimizde kapıyı çaldım. Kapıyı abimin arkadaşlarından Ahmet abi açtı.

"Artık benden de önce geliyorsunuz" diye homurdandım.

Beni umursamadan arkamdaki Miray'ı süzmüştü. Ondan beklenmeyen bir kibarlıkla "Hoşgeldiniz." dedi.

Normalde girer girmez bana "açız biz" diyen tiplerden biriydi.

Miray "Hoşbulduk." dediğinde onları kısaca tanıttım. Ahmet abinin arkadaşımı iyice süzdüğünü görünce tehlike çanlarım çaldı. Bu yüzden Miray'ı kolundan çekerek salona götürdüm. Salondaki manzara berbattı.

"Ya evi nasıl bu hale getirebiliyorsunuz!"

İsteyerek bile yapılamazdı bu dağınıklık. Abim elindeki kolu bırakıp "Gelir gelmez cırlama" dedi.

Karmakarışık Kız (gxg)Where stories live. Discover now