24.bolum ihanet

5.5K 250 28
                                    


"Efsun yastıkla, battaniyeyi bırakmamışsın içeri."

Söylenerek giren Uraz, suratını asmıştı. Efsun yatağın boşta olan kısmını işaret edip gülümsedi.

"Kardeş kardeş yatabiliriz."

"Emin misin? Sonra sarılınca suçu bende bulma."

"Bulmam gel."

Uraz yatağa geldiğinde, yüzünü Efsuna döndü, birbirlerini izlediler, gözlerinin siyahı yakarken Efsunun yüreğini, ikisi de bu anın tadını çıkartıyordu.

"Daha önce söyleyecektim, 1 haftalığına yurt dışına çıkmam lazım, dönünce de artık benim eve mi geçsek?"

"Burada rahat değil misin?"

"İşten gelip bir de yemekle uğraşıyorsun, hem senin sağın solun belli olmuyor burada koltukta yatmaktan belim tutuldu."

Efsun dirseğiyle koluna vurdu.

"Kendimi düşünüyorum desene sen şuna."

.......

Efsun sabah kalktığında yatağının sağ tarafı boştu, Uraz gitmişti. İçi üşüdü onsuz kalkmaya alışık olmayan bedeni yokluğunda isyan bayraklarını çekiyordu işte. Alışmak mümkün müydü onsuzluğa asla derdi, oysaki onsuz geçecek gecelerine gün sayarken.

1 hafta çok zor geçmişti Efsun için yarın akşam geliyordu, hep o mu fedakarlık yapacaktı. Efsun eline geçen küçük çantasına kıyafetlerini ve ihtiyacı olan her şeyi koyup ağzını kapattı. Mutluydu, o da Uraz için bir şey yapacaktı. Yarın Efsunu evde gördüğünde mutlu olacaktı. Son kez evine bakıp kapıyı kapattı. Arabayı Uraz'ın evinin önüne çektiğinde Uraz'ında arabasının burada olduğunu farketti . Belki de arabayı buraya getirmişlerdir diye düşünerek kapıya yaklaştı. Ahmet abi, Efsunu görünce gülümsedi.

"Efsun hanım hoş geldiniz."

"Hoş bulduk Ahmet abicim. " diyerek kapıdan girdi. Ayla da Efsunu gördüğünde mutlulukla sarıldı. Kısacık bir zamanda ne çok sevgi toplamıştı oysaki. Ayla ile ayaküstü konuşup salona doğru geçeceği sırada Uraz'ın kahkahasını duydu. Efsun kaşlarını çatarak Ayla'ya baktı.

"Uraz yukarda mı?"

"Evet bu sabah geldi."

Gülümsedi, Efsun ona sürpriz yapacakken o Efsuna yapmıştı. Hızlıca merdivenlerden yukarı çıktı. Ayla arkasından seslensede Efsun durmadı. Kahkaha sesleri daha fazlalaşıyordu. Tek farkla Uraz'ın kahkahasına bir kadının kahkahası da eşlik ediyordu. Gerilen bedenini sakin tutmaya çalışarak kapının kulpunu tuttu. Yavaşça açarak kafasını uzattı. Gördüğü manzara elini ağzına götürmesine sebep olmuştu. Uraz, karşısındaki bornozlu kadına sarılıyordu.

"Ben senin bir tanenim, Efsun değil dimi?"

"Efsunda kimmiş ,sen hep benim bir tanemsin."

Gülmeleri iç gıcıklayıcıydı. Uraz'ın dediği şey beyninde uğulduyordu " Efsunda kimmiş ?"
Nasıl olurdu bu , ona inandığı için kendine lanet etti. Uraz, Efsunu gördüğünde, şaşkınca yüzüne baktı. Efsunu görmeyi beklemiyordu tabi.

"Efsun!" Sesindeki ton şaşırdığını bangır bangır bağırıyordu. Efsun gözlerinin yaşlarla dolması önünü görmesine engel oluyordu. Merdivenleri teker teker hızla indi. Uraz da aynı hızla merdivenlerden inerek arkasından belini tuttu.

Artık SeninimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin