apnapan | jikook

7

*Medyadaki fotoğraf Jungkook'un bölüm boyuncaki moodu*

Her gün olduklarının aksine bugün erkenden uyanmış, kahvaltılarını yapmış ve Dong Hyun'u beklemeye başlamışlardı. Dong Hyun ile bir düet planlayarak söz yazma kısmını bitirerek kayıt ve beste için bir araya geleceklerdi. İlk kez biriyle düet yapacak olmanın ve Dong Hyun ile ilk kez buluşacak olmanın heyecanını hepsi yükseklerde hissediyordu.

Şarkının yazarlığında herkes yer almış ve yarısı çocuklar tarafından, diğer yarısı Dong Hyun tarafından yazılmıştı. İlk düetlerinin mükemmel olmasını istedikleri için çoktan birkaç beste bile hazırlamışlardı. İş konusu olduğunda hepsi mükemmeliyetçi olduğundan projeleri üzerinde saatlerce çalışıyorlardı. İlk konserlerini sergilemeden önce yaptıkları 18 saatlik çalışma onların ne kadar çok çalıştığının sadece bir göstergesiydi.

Hepsinin kafasında dönüp duran düşünceler, kapının tıklatılmasıyla dağılarak yerini tekrar heyecana ve strese bırakmıştı.

''Dong Hyun geldi. Pratik odasına alıyorum kendisini.''

''Ah, tamam sağol Ji Min. Hemen geliyoruz.'' Namjoon ayağa kalkarak diğerlerine döndü.

''Gidelim ve elimizden gelen en iyi düeti yapalım. Kendimizi başkalarına da kanıtlamamız gerekiyor.''

Birbirlerine güven vermek için sarılarak pratik odasına doğru adımladıkları sırada akıllarında tek bir şey vardı. En iyisini yaparak fanlarını gururlandırmak ve diğer insanlara kendilerini bu konuda da kanıtlamak.

Sırayla odaya girdiklerinde Dong Hyun elindeki kağıtlara çoktan kafasını gömerek bir şeyler karalıyordu. Dong Hyun Kore'de çok bilinen bir sanatçı olmasının yanı sıra çocukluğundan beri var olduğu sektörde 10 yılı aşkın bir zaman geçirmişti. Henüz 27 yaşında olmasına rağmen sektöre yıllarını vermesi çocukları bir hayli hayran ediyordu kendine. Çocukların odaya girdiğini farkederek ayağa kalkıp selamını verdi.

''Merhaba çocuklar, 7'nizle de tanışmak için sabırsızlanıyordum.''

''Biz de öyle Dong Hyun. Bize eşlik ettiğin için teşekkür ederiz. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya hazırız.''

''Elbette öylesiniz Namjoon. Sizlere bu kadar güveniyor olmamın sebebi bana kendinizi kanıtlamış olmanız. İleride Dünya'ya açılacağınızdan hiçbir şüphem yok.''

''Teşekkürler, lakin o seviye için sanırım daha çok çalışmalıyız.'' Bu sefer cevap Hoesok'dan gelmişti.

''Daha çok çalışmak mı? Daha geçen gün haberlerde 18 saatlik çalışmalar yaptığınızı okudum. Bunun üstü kendini zorlamaktan başka bir şey değildir. Sağlığınızı düşünmelisiniz.''

''Her şeyin iyisini yapmaya çalışarak kendimize de dikkat etmeye çalışıyoruz. Düşüncelerin için teşekkür ederiz.'' Yoongi karşısındaki adamın kendilerini öveceğini tahmin ediyordu.

''Birkaç beste getirdim. Oturup sektöre muazzam bir düet bırakalım, hadi.'' Eliyle koltukları işaret ederek herkesin yerine yerleşmesini sağladı.

Önlerine saçılan kağıtlar, arada yapılan şakalarla beraber eğlenceli bir çalışma yapıyorlardı. Dong Hyun zeki ve çalışkan biriydi ve bu düetin çok güzel olacağından eminlerdi. Ses uyumları da bu işe ayrı bir hava katıyordu.

Eğlenmeyen tek kişinin Jungkook olduğunu, Dong Hyun'a olan bakışlarından anlamak zor olmuyordu. Dong Hyun sürekli Jimin'e bakıyor ve temasta bulunmak adına elini sırtına veya bacağına koyuyordu. Jimin karşısındakini iyi niyetli olarak algıladığı için rahatsız hissetmiyordu. Jungkook biraz daha bakmaya devam ederse eğer bakışlarının alev oklarına dönüşeceğini ve adamın ellerine saçılacağını iyi biliyordu. Jimin'i kıskanmadığını, sadece o kişiden korumak istediğini kendine kaçıncı hatırlatışıydı, bilmiyordu.