25

10.5K 823 336
                                    

~

Taehyung, Jungkook'un evinin yakınında ki parkta oturmuş yüzünü biraz kaldırarak ışıkları yanan eve baktı. Pek çok zaman buraya gelerek karanlık evi izlemişti, sayısını bile hatırlamıyordu.

Onu uzaktan izlediği bir ay kadar sürerden sonra Seul'e dönmek zorunda kalmıştı. İsterdi ki orada yanında olacak olan kişi ben olayım. Fakat Jungkook'un sağlığı için nasıl sessiz sedasız gitmiş ise öylede geri döndü.

Tam sekiz aydır Seokjin'in gönderdiği fotoğraflar hariç hiçbir şekilde onu görmedi. İçi gidiyordu tam şu an yanına gidip ona sarılmadığı için ama artık hiçbir şeye de yüzü kalmamıştı.

Jungkook sağlığına kavuşurken, Taehyung kendini öylesine bırakmıştıki son bir aydır kendinde değildi. Şimdi onun aylardır beklediği omegası gelmiş, iki dakikalık uzaklıkta olan evinde otururken, alfa kendinde o eve gitmeye cesaret bulamıyordu.

Jungkook çok kez aramıştı, ama tek bir mesaj bile atmamıştı. Taehyung ise ne o telefonu açabilmiş ne de ona geri dönmüştü.

Telefon ekranında bile sevdiği adamın fotoğrafı varken şimdi elleri kolları ona gitmemesi için zincirlele bağlanmış gibi hissetti.

Demek ki dedi içinden Jungkook da böyle hissetti. Bana gelmek isterken bir adım geride durdu. Anladım onu şimdi anladım. İnsanın kendi hayatında yolunda gitmeyen bir şey varken sevdiğini de o karanlığa çekmemenin ne demek olduğunu şimdi anladım.

Fakat Taehyung, Jungkook gibi yapamayacaktı. Zamanı geldiğinde ona söyleyecekti. Söylemek zorundaydı. Onun gibi saklarsa bu belki de çokta önemli olmayan olayı Jungkook'un yaptığından bir farkı kalmayacaktı. Sonuçta kendini biliyordu, omegaya ne kadar kırıldığını biliyordu. Taehyung ise Jungkook'un asla bir daha kırılmasını istemiyordu.

O yüzden cesaretini bulur bulmaz ona her şeyi anlatacaktı. Eğer isterse Jungkook daha karşısına bile çıkamasındı. Eğer mutlu olacaksa onun için her şeyi yapardı.

Apartmandan çıkan tanıdık yüzleri görünce başını farklı bir tarafa çevirdi ve onu görmelerini engelledi. Yoongi'ye kısaca mesaj atarken evde sadece Jungkook ile gelen Seokjin ve yeğenleri olduğunu öğrendi.

Bir süre daha bekledi. Hava da buz gibiydi ama ne üşüyor, ne de rahatsızlık duyuyordu. Artık kilometrelerce uzakta değildi sevdiği adam çok yakınındaydı. Bunun için bile gün boyu ağlamış, mutlu olmuştu.

Aynı şehirde nefes alacağız ya  yeter bana.

Saat ilerledi ve salonun ışığıda kapandı. Taehyung Seokjin'e mesaj atarak Jungkook'un uyuyup uyumadığını sordu. Seokjin ise hemen cevap verdi.

Uyumuyor, pencerenin kenarına oturmuş seni bekliyor.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Lİ-VE-VA ~TaekookWhere stories live. Discover now