29 m

137 10 0
                                    

Önümdeki kağıda puanı yazıp kenara koydum. Ve önüme aldığım başka kağıt ile ilk isme bakmıştım. Kim Jennie. Onun göndermiş olduğu ödev mailini de açıp inceledim. Bu sefer hem bir makale ödevi hem de bir sınav sonucu istemiştim. Yaz okulunun sistemi farklı oluyordu o yüzden iki farklı çalışma isteyebilirdik. Açtığım word dosyası ile tek elim burun kemerimi bulmuştu. Ancak o sırada açılan kapı ile dikkatim de dağılmıştı. "Hala çalışıyor musun?"

"Maalesef. Bitmiyor bir türlü."

Anladığını belirterek yanıma oturmuş ve öylece bana bakmıştı. Bunun anlamı devam et ben takılacağım demekti ama ben o takılmalarda hiçbir zaman rahat kalamıyordum. Jennie'nin ödevine döndüğümde ayaklarını bacaklarıma uzatmıştı Jongin. "Bebeğim yapma." Çalışma odama birkaç ay önce benim koltuğumun yanına bir tane daha koltuk koymuştuk. Bunun nedeni ben çalışırken beni rahatça taciz edebilmesi içindi. Tıpkı şu an olduğu gibi.

"Bence öğrencilerin çok şanslı." Bunu söylerken ayakları yerinde durmuyordu. Bacaklarımda hareket eden ayağı karşısında başımı olumsuzca salladım ve başımı ödeve çevirdim. Ödev internetten yapılmıştı. Kendinize ait bilgilerle yapın dememe ve uymaları gereken yazım kuralları olmasına rağmen Wikimedia'dan kopyalanmış mavi ve kırmızı yazılar vardı. Yazı boyutu bile her paragrafta değişiyordu. Bana böyle bir ödev gönderirken, bir daha sınıfta istisna dilememeyi aklından geçirmiş miydi acaba?

Dosyayı kapatıp sınav kağıdına baktığımda, Jongin'in ayağı da yavaşça aletime ilerlemişti. Ayağını tutup ona baktığımda öne eğilerek dirseklerini masaya koymuştu. "Bence kim şanslı biliyor musun?" Başını kim dermişçesine salladığında devam etmiştim. "Kim Jongin."

"Bence de çok şanslı Sehun ama ben çok fenayım."

"Bugün gerçekten fena durumdasın." Bunu söylerken saatler önce mutfakta yaptıklarını kast etmiştim. O zaman konuyu açmamıştım. Çünkü yaptıkları nereye gidecekti merak ediyordum. "Evet öyleyim."

"Neden peki?" Bu hali normal değildi. Daha önce hiç bu kadar yanmamıştı ve beni baştan çıkarmak için bu kadar uğraşmamıştı. "Bilmiyorum ben de."

"Ateşini almamı ister misin?"

"Bunu fazlasıyla isterim. Nasıl alacaksın ateşimi?" Yan bir sırıtış ile benimle iddialaşır gibi söylemişti.

"Dudaklarımın teninde gezmesiyle alabilirim."

"Dudaklarının tenimin her zerresinde gezinmesini istiyorum." Bacağını kendine çekip iyice belini çıkıntılı bir hale getirerek oturmuştu.

"İsteğini yerine getirmeli miyim sence?" Onunla oynamak adına konuşuyordum. Önce ağzını küfür etmek için açtığını düşünmüştüm ama daha sonra kapatıp kendinden emin bir şekilde konuşmuştu.  "Bence getirmelisin, getireceğini de biliyorum."

Bu durumlarda onun o tahrik edici ses tonuyla konuşmasını ve her zerresinden 'bana gel' nidalarının dökülmesine bayılıyordum. O istediği zaman istediği şeyi benden kolaylıkla alabilirdi. Sınav kağıtları ve ödev mailleri ile uğraşıyordum ve o beni tahrik ediyordu. Yegane amacı beni bu odadan çıkartmak gibiydi oysa ben şu an onunla bu masanın üstünde beraber olmak istiyordum. Söylediği son sözler ile beni tanıdığını bir kez daha anlamıştım. Ben onun isteklerine hiçbir zaman hayır diyemezdim. Derin bir nefes alıp elimdeki kalemi bırakıp başımı ona çevirdim.

"Şu yüzünde olan gülümsemeyi porno niyetine izleyebilirim, o seviye tahrik ediyorsun."

Toplamaya başladığım kağıtlardan biriyle onu gösterirken konuşmuştum. Bu onu güldürürken zafer kazandığını biliyordu. Bilgisayarı ve bütün çalıştığım parçaları kaldırdığımda ellerini çırparak ayağa kalkmış ve "O zaman yolumuz yatak odası." diye keyifle söylenmişti. Kapıya ilerleyen bedenin kolundan tutmuş ve beline sarılmıştım. Bedenlerimiz tamamen birbirine değerken bana bakıyordu ama arsız gülümsemesinin içine şaşkınlık karışmıştı. Dudaklarına kavuştuğumda onun kalçası da masaya kavuşmuştu. Dudaklarını öpmek gerçek anlamda benim için kutsal bir kitabı okumak gibiydi ama madem dudaklarımın her zerresinde gezmesini istiyordu, ona istediğini verecektim. Yavaşça tişörtünü çıkartmış ve dudaklarımın göğüs uçlarına temasını sağlamıştım.

fortuna | sekaiTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang