ESKİ DÜŞMANLIKLAR

286 171 22
                                    


Taha'nın anlatımıyla

Bu akşam bizim tayfayla dışarı çıkmak için sözleşmiştik ama annemin inat edeceği tuttu.
Neymiş efendim geçen gece kimseye haber vermeden gitmişim oysaki kapının önünde ki güvenliğe söylemiştim haber ver diye ama işte klasik annem.
Biliyordum asıl sebebin dışarı çıkıp çıkmamam değil başımı belaya sokmamdı ama buna alışması lazımdı de mi?

Her zamanki gibi izin koparabilmek için hasteneye gelmiştim. Diğerlerine kıyasla annemden habersiz bir şey yapınca kendimi suçlu hissediyordum ki can yoldaşlarımın böyle bir sıkıntısı yoktu. Annemin çalışmaya başladığından beri yanı da olan asistanı Sumru beni görmesiyle yanıma gelirken hemen o alayla klasik soruyu sordum
"Nerde benim o iki gözümün çiçeği?"
Kınayan bakışlarla bana bakarken
"Bir hastasına bakmaya gitti"demesiyle ikinci klasik soruyu sormaya hazırlanırken cevap verdi
"Babanız ameliyatta"
Peşinden kol saatine bakıp bana döndü
"2 saate kadarda görüşebileceğinizi sanmıyorum"deyince

Gözlerimi devirmeden edemedim. Bir kerede ben geldiğimde ameliyatta olmasa şaşardım.
Açıklamam gerekirse annem çocuk doktoru, babam ise beyin cerrahıydı. Bu yüzden babamla fazla görüştüğüm söylenemezdi
Kendisi aşırı yoğundur
Her neyse amaç babamın nerede olduğunu öğrenip annemin beni başından savmak için 'babandan izin al' dediğinde bahanemi hemen söyleyebilmekti . Çünkü annemden izin almak zorsa , babamdan izin almak imkansızdı ki izin vermeseler bile gideceğimi biliyorlardı amaç gönüllerini almak.

Peşinden Sumru'ya dönüp
"Peki annem odasına ne zaman teşvik eder?"
Sumru
"Üzgünüm ama anneniz öğle molasında ve hastası yakın arkadaşının kızıymış erken teşvik edeceğini sanmıyorum."demesiyle hemen kaşlarım çatıldı. Bizimkiler dışarda beni beklesin ve izin almak için 10 dk versinler ben annemin gelmesini bekleyeyim. O sırada Sumru'nun dosyalarla ilgilenmesini fırsat bilerek kibirlice sırıtırken
"Annem kaç numaralı odada Sumru?"
Sumru başını kaldırmadan
"5.kat 1097 numaralı oda"
Peşinden gözlerini açarak bana dönsede sırıtarak merdivenlere koşmaya başlamıştım bile.
Sumru iyi kızdı ama bir şeyle uğraşırken farkında olmadan cevap verirdi. Merdivenler de ne kadar ölsem de ki neden asansöre bilmediğimi soruyorsunuz ?
Nedeni şanssız olduğumu bilmem , yani kesin en üst kattadır asansör.
O yüzden uğraşmaya gerek yok.

5.kata varınca kapı numaralarını gözden geçirerek odayı bulunca pat diye daldım. Aslında hiç bana göre bir hareket değildi ama tahmini 3 dakika kalmıştı ve hızlı olmalıydım. Fakat içeride gördüğüm manzara ağzımın bir "o" şeklini almasını sağladı.
Sumru yakın arkadaşının kızı dediğine göre şuan hasta yatağın da Direm varsa tek bir şeye işaret çok eğlencemize!!

Derin'in anlatımıyla

İçeri Taha'nın girmesi ile herkes şaşkınca ona bakarken Didem teyze -yani annemin yakın arkadaş kontenjanından teyze oluyor- Taha'ya öfkeyle bakarak
"Oğlum sen iyi misin? Bir hasta odasına böyle girmek de ne ?" demesi ile kardeşlerimle beraber
"Oğlum mu?"
Peşinden Taha sırıtarak
"Anneciğim çok acil bir şey olmasa böyle yapmayacağımı biliyorsun" deyip anneme dönerek
"Kusura bakma Yeliz Teyze öyle pat diye dalmamalıydım"
Peşinden aynı şekilde kardeşlerimle
"Yeliz Teyze mi?"
Taha ise sırıtarak bize dönüp -daha çok Direm'e-
"Kusura bakma Direm pat diye girmemeliydim" dese bile Direm cevap vermeyerek odadaki kaosu çözmeye çalışıyordu.

Peşinden kendine geldiğinden olsa gerek
"Biri bize ne olduğunu açıklayabilir mi?" deyince annemlere döndüm.
Gerçekten birinin anlatması gerekirdi aksi taktirde bir yerlerimin meraktan çatlayacağı kesin. Dikkatlice anneme bakarken annem
"Didem benim üniversiteden arkadaşım"
Peşinden Deren ile bana bakıp
"Siz tanımıyorsunuz ama Direm baya iyi tanırdı ,belki anımsar" diyerek Direm'e baktı.

KARANLIK TARAFIMWhere stories live. Discover now