2

928 43 0
                                    

Iyi okumalar

Karaca: oğlum sen önüne bakmıyor mus- ( arabadan inen ne lafı kesilir) Yine mi sen ya
X: kızım sen niye yine benim karşıma çıktın
Karaca: bir Ben senin kızın değilim iki Asıl senin burada ne işin var Yoksa beni mi takip ediyorsun
X: Evet ya işim gücüm kalmadı seni takip edeceğim ( kahvede sadece Yamaç Akın Selim ve Salih onlarda Karaca'nın sesini duyup birine bağırdığını)
Akın: o Karaca'nın sesimi
Selim: galiba
Yamaç: kiminle kavga ediyor bu
Salih: burada oturup soracağımız gidip baksak mı acaba Beyler ne dersiniz
Akın: haklısın amca Hadi çıkalım bakalım ( aşevinde de sadece Sena duygu ve akşın vardı onlarda Karaca'nın sesini duyup dışarıya çıkarlar karaca'yı bir adama bağırırken görürler yamaçlarda çoktan kahveden çıktıkları için onlar da görür)
Yamaç: Bu adam kim ve Karaca niye bağırıyor
Salih: Karaca'nın niye bağırdığını bilmiyorum ama o adam kim biliyorum (Salih'in bu dediğinden sonra herkes dönüp ona bakar)
Akın; nereden tanıyorsun amca
Yamaç: Salih nereden tanıyorsun
Salih: hani sabah kahvaltıda bahsetmiştim ya bir arkadaşım var gelecek diye işte o Azer Kurtuluş
Akın: Şaka yapıyorsun değil mi amca
Salih: Hayır canım gayet ciddiyim
Selim: niye kavga ediyorlar Onlar
Akın: ayırsak acaba
Salih: Oğlum sen manyak mısın sakın
Akın: niye amca
Salih: Oğlum sen Hiç duymadın mı bir aslan ve bir kaplan kavga ediyorsa sen uzaktan durup izleyeceksin karışırsan araya sende kaynarsın
Akın: Peki amca hangisi Aslan hangisi Kaplan
Salih: bunu Bir de soruyor musun Tabii ki de Karaca Aslan Azer de kaplan
Akın: amca peki Sence hangisi kazanır
Salih: Vallahi ben diyorum Aslan Çünkü kendisi malum avukat
Akın: amca Bir de benim kardeşim biraz inatçı ya bence o kazanır haklısın
Azer: Kızım sen manyak mısın ya Her seferinde önüme çıkıyorsun
Karaca: bak sana bir daha söylüyorum Ben senin kızın değilim
Azer: of gerçekten bıktım senden bak önümden çekil önemli bir görüşmem var ve senin yüzünden geç kalıyorum
Karaca: sen kimsin ne işin var burada önce onu söyle bana daha sonra izin veririm sana
Azer: Bana bak çekil önümden
Karaca: önce soruma cevap ver daha sonra
Azer: Asıl sen kimsin
Karaca: Seni ilgilendirmez Benim kim olduğum Sen benim soruma cevap ver
Azer: Fesupanallah Sabah sabah çattık ya rica etsem bir yürüyüp gider misin bak işim var diyorum hadi
Karaca: önce bana kim olduğunu söyle ve kime geldiğini
Azer: kızım sen bu mahallenin bekçisi misin muhtarı mısın bir çekil önümden
Karaca: tam üstüne bastın ayağını kaldır öyleyim söyle
Azer: söylemesem kurtuluş yok değil mi senden
Karaca: yok
Azer: Tamam söylüyorum Vartolu Sadettin geldim Oldu mu şimdi geçebilir miyim
Salih: azercim (İkisi de Salih'in sesini duyup onun sesinin geldiği tarafa batmaya başladı) Karaca acaba diyorum artık misafirimiz rahat mı bıraksan
Karaca: kusura bakma amca Ama arkadaşın tam bir öküz olduğu için
Akın: Karaca! ( Karaca Akın'ın uyarıcı ses tonuyla )
Karaca: pardon (yapmacık bir şekilde Azer der Azer de bunu anlar)
Azer: bu iki oldu
Karaca: ne iki oldu
Azer: bana iki kere de Öküz diyorsun
Karaca: aa acaba öküz olduğun için olabilir mi
Azer: Öyle mi diyorsun
Karaca: Evet öyle diyorum sen tam bir öküzsün ( Salih yeğenin'in bu haline Güler ve yeni bir kavganın başlamasını istemediği için hemen konuyu dağıtıp Azeri kahveye davet eder)
Salih: azercim gel biz kahvede konuşalım
Azer: of Olur olur bence de
Akın: amca Siz girin içeriye ben Karaca ile bir şey konuşup geleceğim
Salih: Tamam Karaca abinle konuşmanı bitirdikten sonra bize kahve yap
Karaca: amcaya Burada da Ben kahve yapayım Bunu mu istiyorsun gerçekten
Salih: kızım Ne yapayım senin kahven çok güzel sabah da içmedik
Karaca: Tamam amca yapacağım Siz içeri geçin Biz şimdi Akın da geliriz ( salihler hep beraber içeriye geçerken Akın Karaca konuşmaya başlarlar)
Akın: Karaca nereden tanışıyorsunuz azerle
Karaca: Sabah sabah önüme çıktı diyelim Öküz ne olacak
Akın: Sen bu olayı bir baştan anlatsana bana
Karaca: Tamam ( Karaca Olan biteni her şeyi akını anlatır Akında kahkaha atmaya başlar) Ne gülüyorsun
Akın: Kızım sen deli misin diyeceğim ama demeyeceğim Çünkü o Kesin sen delisin
Karaca: niye
Akın: hem adama Sen çarpıyorsun hem de adamdan özür bekliyorsun ya bravo sana kardeşim Başka hiçbir şey demiyorum
Karaca: of Akın seninle uğraşamayacağım ben kahveye gidiyorum Geliyor musun
Akın: geliyorum o öküz dediğin adamı kahvesinde tuz atmayı da unutma
Karaca: Akın Acaba sen yine ne saçmalıyorsun
Akın: Vallahi ben olacağını diyorum
Karaca: bizim işimiz yok muydu yürü gidelim
Akın: Çık çık Sen önce amcamlara Kahveyi yap Daha sonra gideriz Acelemiz yok
Karaca: AKINNN!
Akın: Tamam sustum ( Akın Karaca kahveye girerler)
Salih: Karaca nerede kaldın
Karaca: kusura bakma amca Akın beni lafa tuttu Akın Sen de babamıza bir şey söylemek istiyordun söyle hadi ( Akın Karaca'nın neyi ima ettiğini anlar ve hemen dönüp babasına söyler)
Akın: Evet ya iyi hatırlattın Karaca baba
Selim: Efendim oğlum
Akın: Baba ben Karaca ve Duygu'nun bir işi var gidebilir miyiz
Selim: ne gibi işler
Salih: selimciğim sen de anla kardeşim üç silahşörler'in işi var işte değil mi Kara fırtına
Karaca: amca yapma ( Azer duyduklarına inanamaz ve bir daha Salih'ten sorar)
Azer: Vartolu
Salih: Efendim
Azer: Sen az önce yeğeni ne dedin
Salih: hangisini
Azer: Bana öküz diyene
Salih: Ya oğlum bir dur güldürme Sen onu diyorsun Kara fırtına Neden ki
Azer: ne (Azer duyduklarına inanamaz Kara fırtına ismini yer altında çok duymuştu Çünkü koçovalıların kızı bu işlere bulaşmış olamaz diye düşünür ama yanlış düşünüyor)
Salih: Niye şaşırdın bu kadar
Azer: şey daha önce benim kulağımı bu isim gelmiştim ama o olamaz değil mi
Karaca: tam üstüne bastın ayağını kaldır ta kendisiyim
Azer: Ciddi olamazsın değil mi
Karaca: Yok gayet ciddiyim ( yamaç'ın hiçbir şeyden haberi olmadığı için Ne dediklerini anlamaz ve sorar)
Yamaç: Acaba siz ne konuşuyorsunuz çok merak ettim ne kara Fırtınası Ne oluyor ya burada Salih
Salih: zamanı geldiğinde öğrenirsin babamın oğlu ( o sırada kahveye İdris koçovalı ve Cumali girer hepsi birden ayağa kalkar Azer de dahil)
İdris: Salih oğlum sabah yemekte söylediğin misafirimiz bu mu
Salih: Evet baba
İdris Hoş geldin oldum
Azer: Hoş bulduk İdris Bey
İdris: Bey değil istersen Baba amca ama Bey değil
Azer: Tamam İdris baba Hoş bulduk
İdris: sevdim ben bu çocuğu lafımı ikili etmiyor
Salih: öyledir baba
İdris: Ee Azer oğlum nerelisin
Azer: Adanalıyız 4 kardeşim de burada yaşıyoruz Annem de Adana'da diğer kardeşlerimin yanında
İdris: Kaç kardeşsiniz
Salih: en son 8 kardeşsiniz değil mi Azer
Azer: Evet 8 kardeşiz
İdris: Allah uzun ömürler versin onlara
Azer: Amin
Karaca: Dede Akın ben ve Duygu çıkıyoruz izninle
İdris: Tamam kızım çıkın dikkatli olun Akın kızlar sana emanet
Akın: Tamam dede oluruz ( Akın'la karaca onlar çıktıktan sonra erdenetler hakkında konuşmaya başlarlar)
İdris: Sen niye düşmansın onlarla
Azer: benim eskiden ne iş yaptığımı Vartolu size söylemiştir
İdris: Evet söyledi
Azer: İşte ben o işlerden çıkmak istediğim zamanlarda onlar beni tehdit etmeye başladılar bir iki kere de evime saldırdılar o gün sonra düşman olduk Hatta çağatay'ı tuzak bile kurdum ama ölmedi
İdris: anladım
Selim: içerde bilgi alabilseydik o zaman daha kolay olurdu
Azer: sizin istediğiniz bilgi olsun hemen hallederiz onu
Salih: nasıl
Azer: ortağım sağ olsun hemen hallederiz o iş bende
Yamaç: ortan kim
Azer: ortaktan ziyade Kız Kardeşim gibidir Efsun kent adını duymuşsunuzdur
Yamaç: bildiğimiz Efsun kent
Azer: Evet
Yamaç: ama o onların aile dostu bize verecek mi onları
Azer: İnan bana Onların yok olmasını Bizden çok o istiyor o yüzden onları verir ( Azer efsun'u Arar)

Azer Efsun telefon konuşması

Efsun: Alo
Azer: Umarım rahatsız etmedim ortak Efsun: Yok canım
Azer: benim sana sormak istediğim bir şey var
Efsun: sor tabii
Azer: erdenetler desem
Efsun: Tamam öğreneceğim ben senin için kapat
Azer: Sağ ol
Efsun: bir şey değil

Telefon konuşması biter

Salih: Ee ne dedi
Azer: tamam dedi Birazdan haber verecek
Salih: güzel ( yarım saat sonra Azerin telefonuna Efsun'un mesaj gelir mesaj da yazanlar)
Efsun: Azer yarın çok önemli bir teslimat varmış üçü de orada olacak mekanın yerin konum olarak attım
Azer: Tamam Sağ ol (:
Salih: ne diyor
Azer: yarın çok önemli bir teslimat varmış üçü de orada olacak Orada indirdik indirdik indiremedik işimiz gerçekten çok zor olacak
İdris: Azer Yarın kardeşlerin de al yemeye gel bize Hem biz baskına giderken kız kardeşlerinle bizde bırakırsın çukur'a giremezler onlar o yüzden daha güvenli Burası tamam mı
Azer: Tamam İdris Baba sen nasıl dersen
Salih: Azer bizim manyaklar haber verecek misin
Azer: bilmiyorum
Salih: timsahın hala Kafası yerinde değil demi
Azer: sence
Salih: Tamam anladım

Evet arkadaşlar bölümü nasıl buldunuz yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın sizi seviyorum Diğer bölümde görüşmek üzere

benim sevdiğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin