ᵇˡᵘᵐᶦᶜ|| ˢᵃᵏᵘᵃᵗˢᵘ

"i feel like shit."

Atsumu,gece midesine saplanan mızraklar eşliğinde uyandı. Daha doğrusu,bu onun ne hissettiğiydi.

İçerisinde güçlü bir kusma isteği olmasına karşın, kustuğu zaman, şu ana kadar aldığı terapilerin bir işe yaramadığının farkına varıyordu. Bu da onda her şeyi bırakma ve ne oluyorsa devam etmesi için bir istek uyandırıyordu.

Fakat garip bir şekilde,o hiçbir zaman iyileşemeyecekmiş gibiydi. Neredeyse üç ay geçmişti ve durumu az da olsa iyiye gitse dahi, bazı günler ciddi şekilde tetiklenebiliyordu. Zaman harcayacak bir hobiye sahip değildi artık. Hayatından voleybolu tamamen çıkarmak zorundaydı.

Dışarıya çıktığı zamanlar, arkadaşları gibi özgürce hareket edemiyordu. Üzerine giydiği şeyi sağa sola çekiştirip duruyor, canı ne çekiyorsa onu yiyemiyordu. Yalnızca basit bir salata ile geçiştiriyordu.

Kıyafet alışverişi yapmak en büyük fobisiydi bir de. Arkadaşları mağazalara girmek istediği zaman,o hep kapının önünde onların gelmesini beklerdi. Kıyafet bedenini öğrenmelerini asla istemiyordu. Ya onunla dalga geçerlerse? Ya denediği bir şey ona küçük gelirse?

Hayatının bir dönemi boyunca savaşmak zorunda olduğu şeylerin yeni yeni gün yüzüne çıktığını fark etti. Bunları eskiden kendini oyalarak geçiştirebildiğini,fakat şimdi çok fazla boş zamanı olması sebebiyle bu gerçeklerin yüzüne sert bir tokat gibi çarptığını fark etti.

Neyse ki Osamu vardı. Osamu zar zor annnesine anlatabilmişti durumu. Annesi hâlâ kabullenmekte zorlansa dahi,en azından terapi için masrafları karşılamayı kabul etmişti.

Zaten berbat bir anneydi,yapmalıydı o kadarını.

Uykusuz kaldığı,kabus gördüğü geceler, Osamu için de uykusuz geçiyordu. Elinden geldiğince ona destek veriyordu. Atsumu ile daha çok konuşmaya,daha çok vakit geçirmeye başlamıştı bu sıralar. Ona yalnız hissettirmek istemiyordu.

Atsumu,bundan hoşnut olsa dahi,onun yalnız hissetmediği, içini ısıtan tek bir yer vardı.

❀●•♪.。‧:❉:‧

Kiyoomi ile olan randevusuna geç kalmamak için adımlarını hızlandırmıştı. Kulaklığını düzeltti bir an için, Cigarettes after sex'in rahatlatıcı,sakin müziği kulaklarına dolmaktaydı bu esnada.

Kırmızı montunun cebinden çıkardığı sigara paketinin içerisinden bir adet sigara çıkardı, dolgun dudaklarının arasına bıraktığı sigarayı, Sakusa'nın ona verdiği çakmak ile yaktı.

Sigara iştah kestiği için içiyordu aslında, hoşuna gittiğinden değil.

Birkaç nefes aldıktan sonra, sigarayı yere atıp ayakkabısının ucuyla söndürdü.

Kliniğin bir bahçesi vardı,orada oturup önündeki fincanın kulbunu parmakları arasında döndüren, önündeki kitaba oldukça odaklanmış bir şekilde bakan Kiyoomi'yi gördü. Kendisini mi bekliyordu diye düşünmeden edemedi bu sırada.

"Selam."

Kapı ile onun oturduğu yer arasında fazla mesafe olmadığından,sesi kolayca duyulmuştu. Siyah gözlerini önündeki kitaptan kaldırıp Atsumu'ya dikti Kiyoomi.

"Selam,Miya."

"Yine Miya olmuşuz amına koyayım."

Neredeyse kendi kendine konuşmuştu. Kiyoomi'nin duyduğu ise kısa bir mırıltıydı.

"Bir şey mi dedin?"

Elindeki kitabın kapağını kapatıp Atsumu'nun yanından geçti ve kapıyı onun geçmesi için açtı. Ardından da kendisi içeri girdi.

"Hayır,Sakusa-San."

"Vay be. Sakusa-San mı oldum."

Odasından içeriye girerken konuştu bu defa.

"E ben de Miya olmuşum. Oysa ki o ateşli gec-"

"Hahahaha. Bu aralar moralin yerinde sanırım. Atsumu?"

"Değil."

"Neden?"

Senin yüzünden.

Sen beni berbat ediyorsun. Beni çıldırtıyorsun.

"Hiç. Sebepsiz."

"Ya, öyle mi?"

Kiyoomi, yüzündeki maskeden kurtulup Atsumu'ya biraz daha yaklaştı.

"Ne oldu? Aşık falan mı oldun?"

Atsumu, baştan aşağıya pancar gibi kıpkırmızı olurken, güçlükle yutkundu. Ne cevap vermeliydi? Yalan söylerse muhtemelen anlayacaktı.

E yalan söylemese de anlayacaktı.

"Evet."

"Ya,ne güzel. Ee,kimmiş o şanslı kız? Sınıf arkadaşın falan mı?"

"Kızlardan hoşlanmadığımı biliyorsun?"

"Unutmuşum işte, yaşlılık."

"Daha 30 olmana birkaç ay var,o kadar da yaşlı değilsin."

"Yaşlı olsam da senin için bir şey değişmez."

İstemsizce sırıttı.

"Sanırım."

Karşılık olarak Atsumu da sırıttı.

"Elbette etkilemez. Ben olgun seviyorum zaten."

Sakusa, yüzündeki ifadeyi değiştiremeden, şok içerisinde kalmıştı. Atsumu'dan her şeyi beklese de şu an için böyle bir cevap beklemiyordu.

"Ya, öyle mi?"

"Hm hm."

Muhtemelen kafasındaki düşünceler pek masum değildi,fakat dışarıdan öyle gözüküyordu.

"Bu arada ne okuyordun? Merak ettim."

"Aşk ve Gurur. Okumak ister misin? Ben üçüncü kez okuyorum zaten, verebilirim sana."

"Olur."

Kiyoomi'nin kendisine uzattığı kitabı alıp sandalyeden kalktı.

"Haftaya görüşürüz,Sakusa-San."

"Bekleyeceğim,Miya."

❀●•♪.。‧:❉:‧

Atsumu,yolda yürürken aniden kitaba bakıyor, küçük ve sessiz bir kahkaha atıyor, mutluluktan ne yapacağını bilemiyordu.

Ayrıca bazı kısımların altının çizili olduğunu da fark etmişti.

Hayatında ilk kez kitap okumak için bu kadar sabırsızdı.