Sarı yağmurluklu, ağzı bozuk genç bir kadın dairesinde belirdiğinde John Watson'ın düşündüğü tek şey kız arkadaşı ile yaşayamadığı romantik anlardı; o genç kadının peşine takılmış belalardan da kendi ve en iyi arkadaşının hayatını nasıl etkileyeceği...
Afganistan'dan döndükten sonra Bayan Hudson'ın Caddesi'ndeki evine taşınmasının ardından John Watson'ın, Sherlock Holmes ve Annmarie Doyle ile maceralarını okumak için takip etmeyi unutmayın!
Merhaba! Ben Dr. John Watson, Londra'daki ufak dairemden tüm okurlarıma selam yolluyorum. Umarım iyisinizdir ve aklınız son derece açıktır çünkü bu gün çok farklı bir içerikle karşınızdayım! Az sonra satırlarda görecekleriniz Sherlock ile başımızdan geçmiş bir maceranın anlatısı olmayacak, bu gün burada bir masal okuyacaksınız ve o masal, Aslan ile Fare'nin masalı!
Annmarie Doyle ile Sarı Yağmurluklu Kadın Vakası'nda tanışmış, Dört Emir Tarikatı bölümünde nereden geldiğini ve yakın geçmişini beraber öğrenmiştik. Bu gün her şeyin başlangıcına gidip "Annmarie Doyle" olmayı seçecek kadar özgürleşene kadar katlandıklarını öğreneceğiz. (Onun ilk biyografisini yazan kişi olduğum için gurur duyuyorum!)
Anlattıklarını dinlemek benim için son derece yıkıcı, hazmetmek ve yazmak ise oldukça zordu ancak buna değdi. Ortaya Annmarie'nin kendiyle gurur duymasını sağlayan kısa bir biyografi çıktı, onun geçmişine bakış açısını değiştirmek beni çok mutlu etti.
Hiçkimse geçmişinden ibaret değildir, hayatımızı yönlendirmek ve kim olduğumuzu seçmek daima bizim elimizdedir. Ancak aynı zamanda hepimiz şimdiki halimizi geçmişimize borçluyuz çünkü başına gelenlerin şekillendirdiği insan, karakterini oluştururken dünyanın ona verdiklerinin üzerine bir şeyler koyar. Yani yapılması gereken ne geçmişe körü körüne bağlanmak ne de ondan nefret edip yaşanmamış saymaktır, onu kabullenip kendini geliştirmektir.
***
Evet, artık masalımıza geçebiliriz! Annmarie'nin hiç küçüklük fotoğrafı yokmuş bu yüzden buraya temsili bir fotoğraf bırakıyorum:
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Öncelikle genel bilgilerle başlıyorum: Annmarie, hayata 1992 yılının yazında Dört Emir Tarikatı'nın bir kilisesinde "Opfer" adıyla giriş yapmış. Doğduğu şehri bilmiyor ve doğum tarihi şaibeli. (Çünkü devlet veritabanında gözükmediği gibi kilise kaydını tutmamış. Bu yüzden dünyadaki ilk yılları hakkında vereceğim tüm bilgilerin kaynağı seksen yaşını geçmiş bir ihtiyarın puslu hafızası. Ne kadar güvenilir olduklarına siz karar verin.) Thomas gerek görmediği için küçük Opfer'ın bir soyadı yokmuş ama kilisenin kütüphane görevlisi yaşlı Stendhal ona "Fare" diyormuş.
Genel bilgiler bu kadardı. Şimdi ileride aklınızın karışmaması için Annmarie'nin hayatının şekillenmesinde en çok rol oynayan üç kişiden bahsedeceğim:
