"Kaderin hain oyununa yenildi hayatlarımız kabul et."genç adamın ses tonu gerçekleri haykıran sözlerin altında ezilir gibi çıkmıştı, dik duruşunun aksine. Duydukları ile acı bir gülüşü dudaklarında ağırladı genç kadın. Kabul etse ne değişecekti ki? "Oluru yok bazı şeylerin ağam. Kabul edip etmemem de bunlardan biri!" Bir çiçek duruyordu, tam genç adamın karşısında, bir yanlışı düzeltircesine açmış; Gelmiş ta yüreğine gerçekleri haykırır gibi duruyor. Yıllara ev sahipliği yapan koca seyhanlı konağı bu çiçekle sevda rüzgarını estirmeye başladı o an. Her kapının eşiğinde ince bir hüzün olan bu konak umutla o çiçeği bağrına bastı. Bir sevda. Bir hüküm. Umutları vardı, hayatta, herşeye inat. Hissetikleri sancıyı yok saymak mümkün değildi.Yanan yüreklere merhem vurulmaz o yüreklerin sarılmaya ihtiyacı vardı. Çok şey vardı bu hikayede, yüreğe yara olup dile dökülmeyen. Kitap kapağı- hayallirüzgarlar