11. Bölüm

2.3K 107 39
                                    

Tam o sırada içeri Lulu girdi.

Yüzüme bile bakmadan dolabın yanına gitti ve meyve suyunu çıkartıp masaya koydu.Ardından ise Louis'in yanağına bir öpücük kondurup yorulduğunu söyleyerek koltuklardan birine uzandı.

Yoruldu mu...YORULDU MU? DOLAPTAN SADECE BİR MEYVE SUYU ÇIKARTINCA YORULDU MU?Ben bu kıza dalarım ama, TUTMAYIN BENİ!

Tutan yok zaten, hadi git dal.

Ha?Ne?

Dedim ki, tutan yok.Dalabilirsin yani.

Haa.Ya dalardım şimdi ama işte hani Louis falan da var, hem ayıp olur boşver dalmayayım.

Ayıp olur diye mi yani?

E-evet.

İnanmış gibi yapayım bari.

İster inan, ister inanma.

İç sesle aramızda geçen konuda onun biraz haklı olduğunu düşünürsek evet, gerçekten biraz ödlektim.

Biraz mı?

Off, itiraf ettim ya işte ödleğim diye, daha ne istiyorsun?

Cevap tabii ki gelmedi.Bende önüme dönüp sebzeleri bitirdiğimi, hatta bıçakla tahtayı kesmeye çalıştığımı farkedip hızlıca bıçağı elimden bıraktım.Kafamı sağa sola çevirip birinin tahtayı kesmeye çalıştığımı görmediğinden emin olunca rahatladım.Bir-iki saniye iç sesin bana "mal" demesini bekledim ama o da gelmeyince daha da rahatlayarak üstümdeki önlüğü çıkarıp sandalyelerden birinin üstüne koydum. 

Issie de mutfağa gelince yemeğe son dokunuşlarını yaparak bitirdi.Masaya oturduğumuzda kendimi bir ziyafetteymişiz gibi hissediyordum.Bir tek kuş sütü eksikti.O derece dolu bir masaydı yani.

Reçellerden tutun bal çeşitlerine,ordan tutun gıda mahsullerine kadar o kadar çok çeşit vardı ki kendimi dizginlemem zor olmuştu.Kesinlikle ama kesinlikle bu masadan 2-3 kilo alarak kalkacağımı düşünüyordum.

Yemek yemeye başlamamızdan yaklaşık 4-5 dakika geçmişti ki Lulu doyduğunu söyleyerek masadan kalktı.Tabağına baktığımda ise hiç bir ekmek yemediğini, tabağında sadece yarım kalmış bir peynir, yumurta ve zeytinlerin olduğunu gördüm.Nasıl doymuş olabilirdi ki?Ben kahvaltıda sadece bunları yesem midem bana küserdi herhalde.

E tabii ki az yiyecek; bu fiziği koruması gerek.

Haklısın.Çok güzel ve belirgin bir fiziği var.Bende bu fizik olsaydı bende sadece bunları yiyip kalkardım.

Ama yok, bu yüzden istediklerini yemeye devam edebilirsin.

İç sese kulak versem de, yine de çok yemeyip bir kaç dakika sonra ben de masadan kalktım.Doymuş hissediyordum.Louis'e duşa girip giremeyeceğimi sorduğumda girebileceğimi; havluların banyodaki dolabın kapaklı gözünde olduğunu söyledi.Issie de kıyafetlerimin yıkandığını ve onları çamaşır odasından alabileceğimi söylediğinde çok mutlu olmuştum çünkü Louis'in kapüşonlusunun içinde olmak tuhaf hissettiriyordu.

Tam çamaşır odasından kıyafetlerimi almak için kapıdan çıkmıştım ki, Louis'in Issie'ye bir şey sorduğunu duydum.





Eveet, söz verdiğim gibi(akşama doğru atacağım yeni bölümü demiştim) yeni bölüm geldii.Aslında daha fazla yazmayı düşünüyordum ama inanın ki pek iyi bir modda değilim, gelen bir haberden dolayı.Yine de sözümü tutmam gerektiğini düşünüyorum.^^

Buradan kitabımı okuyan herkese yine teşekkürlerimi sunuyorum; oylayanları kucaklayıp; yorum yapanları da tahta davet ediyorum.<3

Bugünlük bu kadar, yarın maalesef yeni bölüm atamayacağım, şimdiden kusura bakmayın.Herkese iyi akşamlar dileyip çıkışımı yapıyorum!




-Ayşegül

mom, dad; how did you meet? (LP fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin