3.0

247 28 0
                                    

16. Bölüm - Lalisa Manoban

Telefonumu kapatıp derin bir nefes vererek masama koydum. Yeni okulum gerçekten güzeldi. Birçok kişi beni haberlerde görmüş olmalıydı ve arkadaş olmak istiyordu. Birde Jessi diye bir kız vardı. Tatlı bir kızdı. Onun sırf ünüm için benimle beraber takıldığını düşünmüyordum. İçten bir kızdı.

Kapı çalma sesini duyduğumda ayaklandım. Kim gelmiş olabilirdi ki gecenin bu saatinde?

Aşağıya adımladım ve kapının önüne geldiğimde duraksadım. Kapının kenarındaki aynada kendimi uzunca süzdüm. Sarı saçlarım, kalçama değerken kahküllerimi bigudi ile tutturmuştum. Üzerimde siyah bir sweatshirt ve sweatshirtümden dolayı görünmeyen aynı renk bir şort vardı.

Kapı tekrar çalınınca düşüncelerimden kurtuldum ve kaşlarımı çatarak kapıyı açtım.

Jeon

Jungkook

Buradaydı.

"Kook?"

"İki saattir ne yapıyorsun içeride Taylandlı, benim için mi hazırlanıyordun?"

"Hayır. Zili duymamıştım."

"Çekil de geçeyim."

"Olmaz. Annem uyuyor uyandırmayalım. Dışarı çıkalım."

"Hava soğuk."

"Bekle ben üzerimi değiştirip geliyorum." diyerek çıktım yukarıya.

Üzerime siyah bir pantolon ve krem rengi, balıkçı yakalı bir kazak geçirdiğimde aşağı inip siyah botlarımı giyindim.

"Bahçede durmayacak mıyız niye hazırlandın?" dedi biraz önce taradığım kahküllerime bakarken.

"Bahçede oturmak istemiyorum. Annemle tartıştık zaten. Seni görürse atarlanabilir. Uykusu derindir. Eminim ki fark bile etmeyecek."

"Umarım. Çabuk çık dondum." dediğinde kapıyı kapatıp arabasına bindim. Arkamdan şaşkınca bakıyordu. "E hadi gel!" dememle hızla yanıma oturdu ve arabayı kullanmaya başladı.

"Nereye gidiyoruz?"

"Sahil kenarına." Sahil mi? Bu saatte sahilde ne işimiz vardı? Ayrıca geçen gün bağıra çağıra tartıştığımız adam neden gecenin köründe kapıma gelmişti?

"Neden geldin?"

"Birşey için değil. Magazincilere açıklama yaptım. Evin yolumun üstündeydi, bir uğrayım dedim. Neden okuldan ayrıldığını soracaktım."

"Annemle tartıştık. Sınav notlarımı gördü, okuldan aldı."

Donakalmıştı.

"Çalışmış mıydın?"

"Hayır ama beklediğimden çok çok daha az puan almıştım. Aslında kolay gelmişti ama nasılsa artık.." Kaşları katılmıştı.

Hızla direksiyonu çevirdiğinde korkudan sarsılmıştım. "Noluyor Jungkook?"

"Okula gidiyoruz."

"Hey neden? Noluyor?"

"Annem, okul müdürünün eşinin, bilirsin ya annemle arası kötüdür, okula geldiğini ve benim seninle sevgili olduğumu söylediğinden bahsetti. Annem aldırmamış tabi."

"Yani?"

"Yani, bunlar geçmişte bir şeyler yaşamış. Daha öğrenemedim ama öğreneceğim, belli ki oğlunun sevdiği herkesi teker teker oğlundan uzaklaştıracak kadar. Bundan önceki sevgililerim de bu nedenden dolayı okuldan ayrıldı. Senle değiliz ama bizi yakın görünce adım gibi eminim hem beni, hem annemi huzursuz etmek için notları düştü."

"Yarın ben anneme sorarım, müdür beyin eşi sana geldi mi diye. Büyük ihtimalle gelmiştir çünkü evet benim annem notları takar ama beni okuldan aldıracak kadar değil. Biraz karışık olsa da bu işte birşey var."

"Aynen öyle."

"Şimdi ne yapacağız peki?"

"Gidip kağıda bakacağız ve gerçekten sana hak ettiği notu vermiş mi vermemiş mi bulacağız." Biraz bekledikten sonra bana döndü. "Yeni okulun nasıl?"

"İyi." Hala düşünceliydim. Bunu benim için mi yapıyordu? Salak mısın Lisa, dedi ya annemle bir geçmişi var diye. Sende...

Hestia | LizkookWhere stories live. Discover now