Hestia | Lizkook

0.2

3. Bölüm - Jeon Jungkook'dan

Limario: Bize bir şans versen Kook?

Limario: Sadece bir şans istiyorum, tek bir şans.

Limario: Lütfen..

Jeongguk: Acıtasyon yapmayı kes karşında kim var senin be! Birdaha kendini acındırmaya kalkarsan benden engel yiyen ilk kişi olursun ona göre.

Limario: Beni neden hiç sevmedin?

Jeongguk: Engel mi istiyorsun?

Limario: Peki tamam sustum. Ama bir soru sorucam, markanla ilgili.

Jeongguk: Çabuk sor vaktim yok.

Limario: Tasarladığınız kıyafetler.. Çok salaş ve iğrenç. 1960'lardaki nenemin pazara giderken giydiği kıyafetleri tasarlıyorsunuz ve birde gençler alıyor! Şaka gibi artık nasılsa markanız çok ünlü. Neden geçenki New York Style serinizdeki gibi elbiseler tasarlamıyorsunuz? O çok güzeldi ama iki gün sonra hemen piyasadan kaldırıldı.

Jeongguk: Sen sor diye. Fahişeye bak sana mı sorucam ne tasarlayacağımı? Zevksiz şey.

Sinirim bozulmuştu çünkü çok haklıydı. Şirkete geldiğimizde arabadan indim ve atölye kısmına indim. Babam oradaydı. "Selam Kook. Bir sorun mu var, sinirli gözüküyorsun." Dişimi sıkarak gelen mesajı okumaya başladım. "Tasarladığınız kıyafetler.. Çok salaş ve iğrenç. 1960'lardaki nenemin pazara giderken giydiği kıyafetleri tasarlıyorsunuz ve birde gençler alıyor! Şaka gibi artık nasılsa markanız çok ünlü. Neden geçenki New York Style serinizdeki gibi elbiseler tasarlamıyorsunuz? O çok güzeldi ama iki gün sonra hemen piyasadan kaldırıldı. Bu kız var ya bu kız.. O kadar haklı ki! Ve en çok da ne koyuyor biliyor musun? Bu işlerden hiç anlamayan bir paçozun bizden daha güzel fikirleri olması.."

"Bu ne şimdi?"

"Hatırlıyorsan New York Style serisini ben hazırlamıştım ve sen sırf bizden giyen az sayıdaki 30 yaş üstü kadın linçledi diye seriyi iptal ettin!"

"Kook, bizim tarzımız casual tarzı. Senin tasarladıkların fazla açıktı ve bizim tüm yaşlara hitap etmemiz gerekiyor."

"Senin tasarladıkların da annem gibi yaşlıların giydikleri zaten! Ayrıca normalde satılanın iki katı satılmıştı ve sen, benim senden daha başarılı olmamı yediremediğin için gelen linçleri bahane ederek piyasadan kaldırdın baba! Karşında salak yok senin!"

"Düzgün konuş benimle!" diye bağırdığında iki adım gerilemiştim. "Doğruları yediremiyorsun baba!"

"Kes!" Cebimden telefonumu çıkardım ve New York Style serimin en çok satan üç kıyafetini gösterdim.

Daha sonra da onun yaptığı iğrenç, itici kıyafetlerin fotoğrafını gösterdim.

"Söyle baba, hangisi daha güzel!? Gençler, senin yaptıklarını nerde giyebilir? Benimkileri heryerde giyebilir çünkü! Hem şık, hem rahat, şu anki modaya uygun. Ayrıca hem Soft pembeyi hemde siyahı aynı seride. Niye, çünkü bu iki zıt rengi aynı stilde kullanabilecek kadar cesurum! Ben, kendime ayrı bir şirket açmak istiyorum baba! Göreceksin, kesinlikle daha çok satacak."

"Bu marka da senin zaten Kook!"

"Ama hiç benim tarzım değil! 60'ların kıyafetleri baba, 60'ların! Ayrıca hiç rahat da değil! Korkuyorsun, açtığım yeni markada seni geçerim diye korkuyorsun baba. Ama ben sana inat, yeni bir marka açıcam." Arkamdan bağırıyor, hakaretler ediyordu ama ben tüm hızla kapıdaki siyah arabaya binip çıktım. Lancia adında bir marka açacaktım. İlk tasarımları yapmak için diğer atölyeye gidecektim. Ve kesinlikle ondan daha çok satacaktı. Bundan adım gibi emindim..