DÖNÜŞ 1.KISIM

898 40 38
                                    

Serinin üçüncü kitabına hoş geldiniz!

Bu kitap bol miktarda kanlı sahne içermektedir...

+18 ve tecavüz sahneleri de mevcuttur. (Tecavüz sahnelerine uyarı koyuyorum atlamak isterseniz atlayabilirsiniz.)

Keyifli okumalar. <3 

-

"Lychinus melekler tarafından kutsanmış olan özel bir ülkedir. Bir prens olarak bu ülkenin geleceği ve iyiliği için elinden gelen her şeyi tereddüt etmeden yapmalısın."

"Biliyorum." dedi Cael karşısındaki kırklı yaşlarının ortasına gelmiş olan adama bakarak. Bu adam, her gün zindana ona tarih ve coğrafya konularını öğretmeye gelen kişiydi. Ekledi. "Her gün aynı şeyi söylüyorsun zaten. Yoksa bu ülkenin iyiliğini istediğimden şüphe mi duyuyorsun?"

"Tabii ki de hayır Prens Caelum." diye cevapladı adam. Cael'in sesi neredeyse onu tehdit ediyormuş gibi çıkmış olsa da adam gayet kendinden emin ve korkusuzdu. "Bu cümleleri her gün tekrar etmem kralın emri, o yüzden siz zindandan çıkana kadar her gün hatırlatacağım."

Bu konuşma daha önce de yaşanmıştı. Cael elinden bir şey gelmediği için arkasına yaslanıp daha fazla itiraz etmedi. Sıkıntı içinde görünüyordu. Adam bunu görünce ona hatırlattı. "Kral on sekiz yaşınıza kadar burada kalmanızı istiyor lakin gösterdiğiniz performansa göre çıkışınız daha önce de olabilir. Bunu unutmayın."

Bu cümleleri söyledikten sonra prensin ifadesiz yüzüne kısa bir süre baktı. Ardından eğildi ve odadan çıkmak üzere hamle yaptı fakat Cael onu durdurdu. "Sage uzun zamandır beni ziyarete gelmiyor, nedenini biliyor musun?"

Adam, yeniden prense döndü. Onun bunu sormasından korkuyordu fakat karşısındaki her ne kadar kral tarafından kale alınmayan ve sevilmeyen biri olsa da bir prensti. Veliaht prensin Orion olduğu söylenmiş olsa bile gelecekte ne olacağı belli olmazdı, o yüzden saygılı davranmalı ve ne soruyorsa elinden geldiğince cevaplamalıydı. "Gittiği görevden geri gelmedi. Kaybolduğu düşünülüyor."

Bunu duymasıyla Cael hemen ayağa fırlamıştı. Önceki sakin ve durgun halinin yerini birdenbire endişe almıştı. "Ne demek bu?"

Adam yeniden eğildi. "Yerine yeni bir Regium A alındı."

Daha fazla söze gerek yoktu. Sage kaybolmuş olduğu için krallık onu aramaktan vazgeçmiş olmalıydı. Cael onun yaklaşık üç ay önce göreve gittiğini biliyordu, neden bu kadar erken ondan pes etmişlerdi ki? Adam, prensin sessizliğini görünce ekledi. "İzninizle."

Cael birkaç saniye olduğu şekilde kaldıktan sonra adama gidebileceğini belirten bir işaret yaptı ve böylece adam zindandan çıktı. Arkasından kapının kilitlenme sesini duyarken gözlerini kapattı ve yapabileceği hiçbir şey olmadığından sadece kendine Sage'in o kadar kolay ölme ihtimalinin olmadığını söyleyerek yeniden tek kişilik koltuğun üzerine oturdu.

-

On altı yaşında, babasının onun için koyduğu tarihten iki yıl önce, zindanlardan çıktığında ilk gittiği yer kardeşlerinin yanı olmuştu. Altı senede o kadar fazla şeyin değiştiğine inanamazken onlarla vakit geçirmek boş zamanlarında yaptığı tek aktivite haline gelmişti. Sage ile ilgili tek bir ipucu bile bulamazken kendi kendine kardeşlerini korumak ve onlara verebileceği en iyi geleceği vermek için söz verdiğini hâlâ hatırlıyordu.

-

Azuma saraydan ayrıldıktan sonra muhafızlar odasına gelmiş ve hiçbir şey bulamamıştı. Kral; Deinde'nin yalan söyleyeceğine ihtimal vermiyordu, bu yüzden sarayın diğer taraflarının aranması emrini vermişti. Kralın Cael'in özenle saklamış olduğu odasındaki gizli geçitten haberinin olmaması gerçekten de çok işine yaramıştı. Kral, muhafızlar odadan çıktıktan sonra Cael'e döndü. Sesi kızgın olmasa da sertti. "Eğer bu ülkeyi kötülüğe sürükleyecek tek bir harekette bulunursan seni ölmekten beter ederim."

HALF & HALF - Yarı Şeytan [BL]Donde viven las historias. Descúbrelo ahora