heat waves ▲ bxb ✓

Bölüm 2: Şah Mat

Medya: Heat Waves-Glass Animals

Bu kitapta başka şarkı kullanılmayacak arkadaşlar :)

Dream "kabusunun" sonuçlarıyla yüzleşmek zorundadır, bu yüzden bir şarkı dinler.

Bölüm 2: Şah Mat

Dream kirli sarı saçlarını köklerinden sökecek kadar sert biçimde kavradı. Ter lekeleri yakasını, göğsünü ve sırtını ıslatarak gri gömleğini siyah renge çevirmişti. Göğsü huzursuzca inip kalkıyordu.

Sert sabah ışığı dünü aratmayacak şekilde panjurların arasından sızıyordu. Dream yatağında dirsekleri ve dizlerinin üzerinde oturarak karşı duvara boş gözlerle baktı.

O rüya da neydi öyle?

Ne kadar zamandır taşlaşmış bir şekilde durduğundan emin değildi; George'un dudakları, gülümsemesi ve zihnini ezen döngüdeki sesi... Dream'in gözleri neredeyse aynı anda panik, öfke ve şaşkınlıkla parladı. George kâbusunda ne yapıyordu? Neden o varken kendisini bu kadar güvende, sıcak ve istekli hissetti ki? Tanrı aşkına onu neden öpmüştü?

Hâlâ özgürlüğün kanında aktığını, kalbinin hızlı çarpışını, George'un ellerinin olduğu yerde cildinin karıncalanmasını hissedebiliyordu. Sıcaklık sırtına damlıyor, kıvranmasına sebep oluyordu.

Uzun zamandır bu çapta, bu kadar yoğun bir rüya görmemişti. Dokunulmak ve öpülmek için; boxerına sonradan yoğun bir düşünce bırakan şehvetin derin kucaklamasını hissetmek için... Yine de hissettiği suçluluk, hissettiği coşkuyu baltalıyordu. George'la alay etmesi eğlenceli ve bazen de gönülsüzce olurdu. Ama en iyi arkadaşının bilinçaltına sızıp onunla erotik bir fanteziye sahip olmak mı? Bu çizgiyi aşmıştı.

Gergin saçlarını yavaşça bıraktı. Parıldayan güneş ışığı omuzlarına dilimler şeklinde sıcaklık yayıyordu. Aynı zamanda penceresinin dışındaki kuşların hafif cıvıltılarını duyabiliyordu. Geçen hafta yağmur yağdığında küçük bir yuva oluşturmuşlardı. Onları daha önce görmüştü; mavi tüylü canlı yaratıklar.

Sapnap, Dream'in kuşların türlerini araştırmak için birkaç saat harcadığını öğrendiğinde onunla dalga geçmişti. Mor Kırlangıçlar. Normalde kuşlar sabahın erken saatlerinde yaygara koparmaya başlardı.

Saati kontrol etti. 08.05

"İğrenç." dedi seslice.

Kapısının arkasında asılı olan havluya baktı ve içini çekti. Soğuk bir duş, çamurlanmış beynini tazeleyebilir ve bedenindeki ince ter tabakasını durulayabilirdi.

Banyoda bir kez daha isteksizce telefonunu açtı. Ekranda George ile olan sohbeti sabırla bekliyordu. Belki de bu yüzden ortaya çıktı rüyası. Dream, uyumadan önce düşündüğüm son kişi, diye düşündü. Başparmağı bir an için şarkı linkinin üzerinde durdu, ardından duşa girmeden önce çalması için linke bastı.

Göğsünden aşağı doğru akan buzlu su derisini şoka sokuyordu. Kaburgaları gergin ve titreme dürtüsüne direniyordu. Maskesiyle soğuk kumda yattığı geldi aklına, yüzünde George'un nefesini hayal etti. Kesinlikle sert bir duşu hak ediyordu.