Dudakları arasında hiç denilecek kadar az bir mesafe kalırken genç kadının gözleri anın etkisiyle kapandı. Dudaklarına vuran ılık nefes ile ellerinin içinin terlediğini hissederken, Acar'ın bir eli usulca yanağına dokundu.
Genç kadın sevdiği adamın...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
19. Bölüm : Sevgilim.
Anne kavramı her insanda farklıdır.
Mesela annesiz büyüyen bir insan anne kavramını açıklamada zorlanabilir. Ya da annesi olan bir insan da anne kavramını açıklamada zorlanabilir.
Belki annesi tarafından sevilmeden büyümüş ya da sevilip de aile içinde daha az sevilen olmuş olabilir.
Bir sürü örnek verilebilir.
Ada için ise anne kavramı... bilmiyordu.
3 yıl öncesine kadar her gün gördüğü insandı annesi.
Genç kadın annesini tam anlamıyla anlatamazdı ki. O Ada için bir melekti. Kendisini bütün kötülüklerden koruyan kurtarıcı meleğiydi.
Şimdi ise hayatında olmasa bile, onca şeye rağmen yine gözünde bir melekten farksızdı.
Kolay kolay annesini hayatından silemezdi. Açıkçası silmek istediği de yoktu.
Ama babası konusu Ada'yı hep tiksindiriyordu. O annesini aldatmış ise annesi de yaptığı davranışı görmezden gelmişti.
Babasından ettiği gibi annesinden de nefret etmesi gerekiyordu ama neden yapamıyordu?
Neden annesi her aklına düştüğünde içindeki özlem gittikçe büyüyordu?
Telefonu elinden düşüp bir kaç çalıştan sonra susmuştu ve Ada anında yere çökmüştü. Bacakları bedenini taşıyamamış sonunda pes etmişlerdi.
Neden aramıştı ki?
Kendisini 3 yıldır asla aramayan, yüzünü yıllar sonunda sadece bir kere gördüğü kadın, neden bu saatte arama gereği duymuştu?
Bir şey mi olmuştu acaba? Hastalanmış mıydı? Ya da babasının onu aldatmasına artık dayanamıyor muydu? Bunlar değil ise neden aramıştı?
Özlemiş miydi? O gün dediği gibi gerçekten de özlemiş miydi kendisini?
Ne kadar süre odasının sessizliğinde düşünceleri arasında boğuldu bilmiyordu ama tekrar çalan telefonu ile bakışları eline aldığı telefonuna kaydı.
Yine arıyordu..
Açmalı mıydı?
Açarsa ne diyecekti ki?
Üst üste aradığına göre önemli bir şey olmalıydı belki de..
Susan telefonla panik yapıp ayağa kalktı. Düşünmekten bu sefer de açamamıştı işte. Acaba yeniden arar mydı ki? Ya aramazsa? Kendisinin mi araması gerekiyordu?
Bir süre tekrardan aramasını bekledi ama bir daha hiçbir arama gelmedi.
Derin bir nefes alıp daha fazla düşünmeden numarasını tuşladı.
