Sarawat..
Tine? Hayır hayır bir dakika bu olamaz. Yeni yurt arkadaşlarımdan biri Tine mı yani? Aynı sınıfta olmak dayanılmazmış gibi bir de aynı oda da mı kalacağız? Tanrım bana oyun oynuyor olmalısın şaka olsun bu lütfen.. Tine şok içinde bana bakıyordu ben de ona.. Bugün sınıfta verdiğim tepkiden dolayı utanıyordum biraz ve onunla hiç konuşmamıştım bile. Gülerek "hoşgeldin" dedi. Tanrım gülüşü neden melek gibi kafayı yiyeceğim şimdi. Tine'a açılma konusunda sanırım beni tanımadığı 4 yılın ardından cesur olmalıydım. Karşısına geçip herşeyi anlatmalıydım. Ama nasıl? Sarawat tam bir korkaksın aish kendine gel oğlum..
...
Tine biraz tuhaf olmuştu. Sarawat'ı görünce içinde tuhaf bir etkileşim oluşuyordu ama o da bilmiyordu sebebini. Neredeyse yarım saattir kapıda birbirlerine bakarken Tine "içeri gelmek istemez misin?" dedi sakin bir şekilde. Sarawat gülüp başını eğerek onayladı. İkisi de biraz tuhaftı aslında Sarawat hoşlandığı çocukla aynı odada olacağı için tuhaftı fakat Tine? O neden böyledi ki? Yoksa ruh eşini bulmuş muydu?
...
Tine..
Sarawat'a kalacağı yatağı gösterdim ve bizim için içecek bir şeyler almak için dışarı çıktım. O sırada Type ve Tharn ile karşılaştım. Tharn biraz suratsızdı ama Type gülüyordu. Bu ikisinin ilişkisini asla çözemiyordum.. İçecekleri aldıktan sonra odaya geldim ve kapıyı açtığımda karşımda üstsüz bir Sarawat görmeyi beklemiyordum. Sarawat utandığımı anlayarak üstünü giyinmiş ve yanıma gelmişti. İçeceğini ona uzatırken elime dokundu ve o an hiç kimsede hissetmediğim bir şey hissettim. İçim içimi yerken heyecandan titriyordum resmen. Sarawat ruh eşim olabilir miydi? Bunu ona anlatmalı mıydım? Bunu daha önce kimsede hissetmemiştim ve kendimden çok emindim. O kesinlikle ruh eşimdi. Ama adından başka bir şey bilmiyordum. Birbirimizi tanımak için zamana ihtiyacımız vardı sabırlı olmam lazımdı..
...
O sırada içeri Type ve Tharn girdi. Tharn şok olmuş gözlerle Sarawat'a baktı ve koşup sarıldı. Kıskançlıktan resmen moraran Type ikilinin yanına gidip ayırdı ve " Sevgilimin neyi oluyorsun da böyle samimi olabiliyorsun?" diye biraz azarladı Sarawat'ı. Tharn ona anlatmadığı için pişman olacaktı ki kelimeler bir anda döküldü ağzından. " Ben 17 yaşına kadar yetimhanede büyüdüm Type ve Sarawat ile aynı yetimhaneydi. O zamanlar biz hariç herkes aile bulabiliyordu fakat bizim ikimizden başka kimsesi yoktu ve ben o gün Sarawat'a ona bakacağıma dair söz vermiştim. Bir kaç hafta sonra bir koruyucu aile Sarawat'ı almak için gelmişti. O ailesine kavuşurken ben de reşit olduğum için artık yurttan çıkabilirdim. Sarawat ile birbirimizi en son o gün görmüştük. Yani anlayacağın o benim kardeşim." Type ve Tine şok içinde dinlerken Sarawat ağlamamak için zor duruyordu. Mutluydu yeniden abisini görebildiği için. Tine Sarawat'ın dolu gözlerini farkedince yanına yaklaştı ve aniden akan göz yaşını baş parmağıyla sildi. Bu temasında da içi titriyordu resmen. Sarawat'tan uzaklaşmalı mıydı? Onun daha homofobik olup olmadığını bilmiyordu bile. Ama öyle olsaydı Type Ve Tharn'a tepki verirdi diye geçirdi içinden. Tine düşünürken elinin hala Sarawat'ın yüzünde olduğunu farketti. Elini çekeceği sırada aniden Sarawat elini tuttu. "Tine seninle konuşmam lazım".
Heyecandan kalbi ağzında atan Tine bu duygunun ne olduğunu bilmezken bir yandan da meraklanıyordu. Ne diyecekti ki Sarawat?
