0.5

101 44 27
                                    

Medya :Yazında eğlenelim kankiler

Ulya'dan

En kısa zamanda bi göz doktoruna falan gitmeliyim ben galiba. Karşımdaki tablonun saçmalığı buna işaret çünkü.

-Ulya bana tokat at.

-Ne? Ne saçmalıyorsun Dila? Dur şimdi senle uğraşamam mantık yürütmeye çalışıyorum.

-Niye kapıda dikildiğinizi sorabilir miyim?

Lan öyle sessiz gelinir mi sen kimsin ruh hastası?! Canermiş. Şaşırdık mı? Tabii ki haayır. Bizim Dila'nın çevresi normal değil zaten.

-Içeride olan manzara karşısında yerinize mıhlandık da.

-Ne manzarası?

Dila ve ben ona cevap vermeden elimizle oturdukları masayı gösterdik. Allahım hala aynı görüntü.

-E ne var bunda oturuyorlar işte.

-Sen Çağıl'ı tanımıyorsun o yüzden sana normal geliyor. Ama biz senelerdir onunlayız. Ve bu ilk defa oluyor.

-Kızlar siz iyi misiniz?

-Caner az bi dur gözünü seveyim.

-Umarım dördünün de aynı sınıfta olduğu gerçeğini fark etmişsinizdir ve orada dersle ilgili oturabileceklerini göz önünde buunduruyorsunuzdur.

-Kızı biliyoruz ama diğer ikisi de mi?

-Lan Dila ilk gün yanımıza gelip onların isimlerini Çağıl'la aynı sınıfta diye sayan sen değil miydin? Hadi ben unuttum sen nasıl unutmuş olabilirsin.

-Bir dakika sen niye benim arkadaşlarımın ismini sayıyorsun ki?

Cafer bez getir koçum. Dila'ya lazım. Konu değiştir Ulya konu. Arkadaşlık vazifesi bunu gerektirir.

-Öyle bir şey değil bu neyse. Sen niye dersle ilgili olduğunu düşündürmek istedin?

Ulya bu nasıl cümle? Toparla toparla.

-Yani bize niye direk öyle söyledin?

-Çünkü orda oturanların ikisi benim arkadaşım ve neredeyse hiç bizim dışımızda çevremizde yeni biri olmaz. Siz Çağıl için öyle düşünmüyor musunuz? Aynısı benim içinde geçerli.

-Nasıl yani sizde mi sadece kendi halinizdesiniz?

Soruma tercüman oldun Dila. E bunlar hiç öyle gözükmüyor. Gerçi benim de okulda sağa sola baktığım mı var? Sorunun cevabını düşünürken Caner'in sesi böldü beni.

-Evet. Sadece en yakın dediklerimiz. Başka kimse yok. Ben onlara göre daha fazla konuşuyorum insanlarla. Onlar zorunluluktan. Samimi gelmiyor onlarla herkesle konuşup muhabbet etmek. Bütün her şeyi anlatmak.

Bizim Dila bu. Kesin olacak bunlar. E başka kimseyi almıyorlarsa benim kuzum üzülür.

-Aynı Dila. O da bize göre daha çok konuşur insanlarla.

Dila'ya çaktırmadan göz kırptım ve masaya doğru ilerledim. Arama dönüp bakmadım ama ikisi de peşimden geliyordu heralde. Masaya yakın olduğumda duyacakları şekilde Çağıl diye seslendim. Dönüp bana baktığında suratındaki ifade net bir şekilde bezmişlikti. Ne yaptırıyorlar sana da gel beni kurtar bakışı atıyon bana bee?

-Ulya, Dila?

-Tenefüste yanımıza gelmeyince merak edip sınıfa gittik ama orada da bulamayınca kentine inelim dedik.

Cümlenin alt metni;
Yanımıza gelip haber verme tenezzülünde bulunmadan kentine gelmişsin ve tek değilsin?!

-Yanınıza gelemedim ama diğerlerini bekletmemek için.

KARIŞIK DONDURMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin