BÖLÜM 25; (PART II) SIRLAR, YALNIZCA AÇIĞA ÇIKACAĞI GÜNE KADAR SAKLI KALIRDI...

2.5K 329 103
                                    

İyi akşamlar Canlar,

Nasılsınız?

Bölümü okuduğunuz tarih?
Bölümü okuduğunuz saat?

Bende bugünlerde bolca sinir var. İnandığım, düşündüğüm her şeye inat olsun diye yazılmış bir kitap okuyorum ve ne elimde dibe kadar kemirilmemiş tırnağım kaldı ne de harap olmamış tek bir sinir hücrem😂
Başlayınca kitabı bırakamamak gibi de pis bir huyum var, sürünüyorum resmen.

Neyse efenim, ben gidip biraz daha delleneyim sizi de burada dellenmeye bırakayım. Yalnız kalmamış olurum böylece. Hep beraber deliririz😂

Pazartesi görüşünceye kadar kendinize çok dikkat edin. Sağlıkla ve mutlu kalın.
Hepinize kalpten sevgiler ve kocaman öpücükler❤️💋

Kişisel ig: gulcin.ozbek
Hikâye ig: gulcinozbekhikayeleri
Twitter: gulcin_ozbek

***

Part II

*Like I'm Gonna Lose You (cover)- Jasmine Thompson

Aden telefonun kapandığından emin olunca, son bir gayretle dâhili hattan asistanları Bilge'yi aradı ve yorgun olduğunu, biraz dinleneceğini söyledi. Odasının kapısını kilitledi. Sancıdan iki büklüm, odasının arka tarafındaki yatağa bıraktı kendini. Ancak o an tamamen dağılabildi. Sancılar kalbindeki acıdan mıydı yoksa bebeği miydi sebep, bunu bile bilmeden sadece ağladı. Dakikalarca, belki de saatlerce ağladı. İçindeki fırtınayı dindirmeyeceğini bilse de yapabildiği tek şey buydu.

Amcasının geldiği durum ortadaydı, bu adamlara istediklerini verse bile asla sona ermeyecekti. Paranın devamını alabileceklerini düşündükleri sürece, onu sömürmeye devam edeceklerdi. Hepsini izliyor oldukları ortadayken, polise gidemezdi ama Dağhan'ı ne kadar üzeceğini bildiği hâlde her şeyi ortaya dökmelerine de izin veremezdi.

Üstelik kimsenin dikkatini çekmeden iki gün içinde beş milyonu bulması da imkânsızdı!

Gözyaşları biraz olsun sakinleşip de düşünebilmeye başlayınca, tek çıkış yolu olduğunu anladı. Yardım almak zorundaydı. Hem ailesinden hem de polisten ama babasını da Saral erkeklerini de karıştırmayacaktı. En azından şimdilik!

Önce annesini, ardından da kayınvalidesi İnci Hanım'ı aradı. Bir şey belli etmemeleri için aşerdiği yalanını attı ortaya, aklına ilk gelen meyveyi söyleyip getirmelerini istedi. Onlar gelene kadar da aklını toparlayıp polis yardımını nasıl alacağını düşünmeye çalıştı. Yaklaşık bir saat sonra iki kadın güle oynaya, kahkahalar eşliğinde Aden'in odasındaydılar.

Aden'i tamamen dağılmış ve acı içinde gören kadınların ilk tepkileri ellerindeki poşetleri bir kenara atıp yanına koşmak olduysa da çok geçmeden onlar da aynı duruma gelmişlerdi. Hepsi aynı fikirdeydiler, bu olayın duyulmasına zini veremezlerdi ama eşlerinden yardım da isteyemezlerdi. Özellikle Dağhan, zaten atlatmakta çok zorlanmıştı. Şimdi bu şekilde önüne çıkarsa yine dağılabilirdi. Sadece bu da değil, olayın duyulması Sarallar için felaket olurdu. Şirketin zaten sıkıntıda olan durumunu da kötü etkilerdi, iş ve cemiyet hayatındaki saygınlıklarını da. Parayla her şeyin üzerini kapatıyorlar, diye bir kere konuşulmaya başlarsa bir daha önü alınamazdı. Üstelik incecik bir çizgi üzerinde yürüyerek şirketi toparlamaya çalışan, bunu yaparken de Muzaffer Bey'le savaş içinde olan Dağhan'ın, onca emeğine rağmen şirketteki konumunu mahvederdi.

DÜŞ KAPANI (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin