𝐟𝐥𝐚𝐰𝐥𝐞𝐬𝐬/𝐝𝐫𝐚𝐫𝐫𝐲

ten

D:Draco Malfoy
H:Hermione Granger
R:Ron Weasley

Draco...

Kelid aynasında gördüğüm şey Draco ile öpüşmemizdi, hızlıca başımı sağa sola salladım bu asla olmayacaktı, hızlıca ihtiyaç odasından çıkıp sessizce odama gittim, Ron uyuyakalmıştı, üstünü örttüm ben de üstümü değiştirip yatağıma girdim.

Sabah normal bir şekilde kalkıp hazırlandım, Ron'a baktığım da hala uyuyordu, yanına gidip omzundan sarstım.

-Ron kalk geç kalacağız.

R: tamam Harry tamam.

Sırıtıp son olarak tekrar aynadan kendime baktım. İyi görünüyordum, yatakta oturup Ron'u beklemeye başladım.

- Ron, Hermione ile bir şey konuşucam, Draco hakkında..

R: lütfen bana o aptal safkan takıntısı olan Malfoy'dan vazgeçtiğini söyle..

-boşversene Ron, önemli değildi zaten..

İç çekip onu beklemeden odadan çıktım, yavaşça büyük salona yürüyordum.. tamam belki Draco zorba idi ya da safkan takıntısı vardı ama onu seviyordum, ayrıca bana karşı da eskisi gibi davranmıyordu.. gryffindor masasında göz gezdirdim, Hermione'yi görmeyince dikkat çekmeyen bir yere oturdum, ya da çalıştım..

Tabağıma bir kaç şey koyup yemeye yeltendim, ama istemsizce boğazımdaki yumru yüzünden yememiştim, telefonum titreyince cübbemin cebinden çıkarttım.

DracoMalfoy:öyle bakacağına
yesene yemeğini.

Yüzüm de aptal bir sırıtışla ile telefona bakıyordum.. o beni mi düşünüyordu..

Harrie:yiyorum..

DracoMalfoy:Çocuk mu kandırıyorsun!
Yemiyorsun işte, ayrıca tabağına biraz daha
bir şeyler doldur, doymazsın onunla.

Harrie:Peki anne🥰

DracoMalfoy:Ayıp, annen değilim
ben senin.

Harrie:Değilsin.

DracoMalfoy:Değilim..
Konuyu dağıtma yemek ye.

Harrie:Peki, görüşürüz..

DracoMalfoy:Görüşürüz.

Mesajlaşma kısmından çıkıp gözlerimi slytherin masasında gezdirdim, mavi-gri gözlerle göz göze gelince tebessüm ettim, gülümsedi..

Tabağımdakileri zorda olsa yemiştim, Hermione'yi ve Ron'u görmemiştim kahvaltıda hızlıca kalkıp gryffindor salonuna yürüyordum, koltukta oturan Hermione ve Ron'u görmemle yanlarına gidip oturdum.

-"merhaba."

H: merhaba Harry, Ron'a Draco hakkında söylemek istediğin şeyler olduğunu söylemişsin sabah.

Kafamı salladım.

-"evet söyledim ama önemli şeyler değil."

H: bak Harry, seni üzmek istemem ama Draco sana göre biri değil, yani o bilirsin.. kaba biri.

Göz devirdim.

-"ama bana karşı değil."

H: sana karşı da öyle Harry ve bize.

R: onu sevmek saçmalık. Hem kim kendisine zorbalık yapan birisini sever ki?!

Ayağa kalktım.

-"boşversenize."

Sinirle yanlarından ayrılmıştım, ben mi karar veriyordum seveceğim kişiyi. Hızlıca yürüyordum hogwarst'ın içinde. Derin nefesler alıyordum.

-"sakin ol Harry."

Hogwarst'ta bilmediğim bir yere gelmiştim ve kimse yoktu, kimse olmaması daha iyiydi, yere oturup kafamı duvara yasladım. Gözlerimi kapatmıştım.

Neden anlamıyorlardı beni? Seviyordum işte Draco'yu ama bu benim elimde olan bir şey değildi. İstemsizce dolan gözlerimi sildim.

D: sen de mi biliyorsun burayı? Huh sadece benim bildiğimi sanıyordum.

Kafamı kaldırıp Draco'ya baktım. Sarı saçları her zamanki gibi özenle yapılmıştı. Ayrıca yumuşacık görünüyordu.

-"ben aslında bilmiyorum burayı, sinirle yürürken buldum."

D: neden sinirliydin?

-"önemli bir şey değil.."

D: hadi ama, önemli bir şey olmasaydı sinirlenmezdin..

Ona baktım. Mavi-gri karışımı gözleriyle bana bakıyordu.

-"aşık olduğun kişi nedeniyle yargılandın mı hiç?"

Gülümsedi.

D: bir çok kez..

Bakışlarımı kaçırdım ondan.

-"yanii aşık olduğun birisi var?.."

Kafasını olumlu anlamda sallamıştı.

D: seni yargılayan kişi kim?

-"Hermione ve Ron.."

D: hey onlar senin en yakın arkadaşların değil mi?

-"demek ki değillermiş, bana destek olmalarını beklerdim."

Çekingen bir şekilde bana baktı.

D: istersen ben yani şey.

-"sen ne?"

D: ister misin bilmiyorum tabi destek çıkma konusunda berbat olsam da sana destek olurum.

Gülümsedim.

-"teşekkür ederim Draco.."

....

Yiyeceğim ya ben bunları
Eskiden yazdığım bir bölümdü atayım dedim..