Büyüdüğüm YOL ' 8

1.9K 253 347
                                    

•ariana grande - touch it•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•ariana grande - touch it•

•••

"Biiir derdim var artık. Tuutaaamam içimdee. Fizikten atmış almışım, niye yaşııııyoruuum niyeee?"

Kafamı gömdüğüm kimya defterimden kaldırdım başımı ve ağlamaklı edasıyla Alaz'ın bana yürüyüşünü izledim gülmemeye çalışarak.

Bütün sınıf, koridor, hatta bütün okul fizik notunu biliyordu artık ve bunu ancak Alaz böylesine dramatize edebilirdi.

Fırat'ın arkasından, ayak sürüyerek derdini sınıf arkadaşlarıyla paylaşan Alaz, benimle göz göze geldiği an bir sırtlan gibi soluyarak gerilip atlıldı üstüme.

Sırama ellerini çarparak suratıma eğildiğinde yüzümü buruşturarak gidebildiğim kadar gittim veriye.

"Yüz ne, Zeynep? Hım tatlı kız, fizikten yüz almak ne!" Diye sonlara doğru sesini yükseltip bağırdı.

Nil diğer taraftan, "Şu sesini kesecek misin? Ders çalışıyoruz!" Diye onu azarladığı an, Alaz daha ilk kelimede kan kokusu almış vampir gibi gözlerini kısarak döndü Nil'e.

Bir tartışma çıkacak kadar gergindi ikisi de ve kendimi feda edip, Alaz'ın suratının önüne defterimi koyarak Nil'i görmesini engelledim.

"Söz ikincisi için seni çalıştıracağım." Ben de defterin arkasına saklanarak, "Lütfen bulaşma ona," diye sessizce fısıldadım.

Alaz kaşlarını kaldırarak doğruldu ve kalçasıyla binimkine vurarak iteleyip, tek kişilik sandalyemin diğer köşesine yerleşti.

"Hayır. Şimdi başlayacaksın. Hadi..." Ders notlarımı karıştırarak tekrar, "Hadi yap ," dedi.

"Beni bir simyacı yap."

Gülmemeye çalışarak, başımı sağa sola sallarken, Nil'in kin dolu bakışlarını gördüğüm an alt dudağımı dişleyerek önüme döndüm.

Alaz'ı sevmiyordu, Fırat'ın ve Alaz'ın umursamadığı hislerinden hala vezgeçmiyordu ve okulda yaşadığı bütün utancın yayıcısı olarak beni görüyordu.

Kimseye bir şey söylememiştim. Evde kardeşi Mert, bunu bize bir süre daha unutturmayacak kadar çok şey biriktirmişti. Dün sabah bile merdivenleri sahte bir yuvarlanmayla sürünüp inerek, bağır çağır onu azarlayan teyzeme, "Tuvaletin kokusunda bayılıyorum, burada." Diye cevap vermişti.

Teyzem, birbirine giren Nil ve Mert'i ayırmaya çalışırken onlara görünmeden çıktım evden.

Pazartesiydi, sınav haftamdı ve ders saatinden kaybetmek istemeyen fizik hocası sınavı cumartesi günü yapmıştı bile.

Hazırdım, rahattım ve bütün bildiklerimi on beş dakikaya sığdırarak Alaz'ın anlayacağı en şifreli haliyle ona anlattım.

On beş dakika sonra konuşmaktan ağrıyan çenemi tutarken, Alaz  bu kadar kelimeye bir arada kullandığımı ilk defa gördüğünü söyleyerek bana takıldı.

Büyüdüğüm YOLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin