°33°

6.8K 264 157
                                    

Bu bölüm kızmayın bana :"(
Güzel okumalar dilerim❣️

(Biraz yoğun ve duygusal denilebilecek bir bölüm...)

Bölüm Şarkısı: MaNga•Dursun Zaman
~

Berrak: Asrın, konuşmamız lazım.

Berrak: Yarım saat sonra her zamanki parkta buluşalım mı?

Asrın: Tabii ki.

Telefonumu tekrar masama koydum ve aynadan yüzüme bakarak derin bir iç çektim. Kahverengi gözlerim ağlamaktan şişmiş, göz altlarım morarmıştı. Çökmüş gibi görünmemek için kapatıcı sürdüm ve üzerime siyah pantolon ve beyaz sade bir kazak geçirdim, üzerime hava çok soğuk olmadığı için kot ceketimi giydim ve saçımı da at kuyruğu yapıp çıktım.

Aşağı indiğimde annem yemek hazırlıyordu, beni görünce, "Berrak, kızım yemek hazır olmak üzere, sen masayı kur, ben de ocağa bakayım." dedi.

"Anne, ben Asrın'la buluşacaktım da, belki de son kez yanına gitmek istiyorum."

Annemin kaşları çatıldı. "Niye son kez?" diye sordu. "İlişkiye devam edip etmeyeceğimizi konuşacağız, o hâlâ istiyor ama benim içimde halledemediğim şeyler var, birazdan karar vereceğim aslında, o anki duygularıma göre." diye cevapladım onu.

Belki de hayatım boyunca sevebileceğim tek kişi, Asrın'dı.

Ama onun, zor zamanlarımda Beliz'le çıkıp beni önemsememesi koyuyordu...

Annem gülümsedi ve, "O hâlde onunla beraber karar verin, geleceğinizi beraber geçirip geçirmemek arasında seçim yapın, ama sana bir tavsiye kızım, bugün her ne diyeceksen iyi düşün, iyi karar ver, sonra onu tekrar bırakma, eğer bırakacaksanda direkt kesin bir dille reddet!" dedi.

Başımı salladım ve önerisi için teşekkür ettim. Ardından beyaz spor ayakkabılarımı da giyip kendimi Akasya'ya attım. Hafif hafif esen rüzgâr yüzümü okşarken zorlukla da olsa gülümsedim ve bugün ne olursa olsun hem şimdi hem de gelecekte kendimi iyi hissetmemi sağlayacak kararı vereceğime dair uyarı yaptım. Her ne olursa olsun, hayatımda mutlu edeceğim ilk kişi kendimdi ve bu sefer hiç kimsenin 8 yıl önceki olay yüzünden beni üzmelerine izin vermeyecektim.

Her zamanki parka geldiğimde Asrın'ın, aynı aylar öncesinde bitirmek için buluştuğumuzdaki gibi durduğunu fark ettim.

Yanına yavaş adımlarla ulaştığımda heyecanım çok fazlaydı ve çok da stresliydim. Masmavi gözleri  beni bulduğunda, onun da aynı benim gözlerim gibi kızardığını fark ettim. O anda; acı çeken tek kişinin ben olmadığını kavradım. Asrın da aynı benim gibi üzülmüştü, o da acı çekmişti ama ben aptal gibi ilişkimizde tek kırgın kişinin ben olduğumu düşünmüştüm.

"Merhaba," dedim, yanındaki banka otururken. Fazla samimi görünmek istememiştim.

"Nasılsın?"

"İyiyim, sen?" dediğimde başını sallayarak "Aynı şekilde," dedi.

Üzgün ve kırgın hâli çok belliydi, kumral saçları yüzünün her tarafına dağılmıştı, üzerinde ise her zamanki gibi siyah kazak ve siyah pantolonu vardı, her daim görünüşüne dikkat eden Asrın Soytepe bu sefer gerçekten çökmüş görünüyordu.

AYRILIK | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin