aitlik nedir bilir misin hacer?-

114 32 17
                                    

-kendimi hiç bir yere ait hissetmiyorum. hiç kimseye yahut da hiç bir şeye. bir hiçim ve bir hiçten varoldum ben, ahmet.

ellerim kollarım bağlı ve üzerimden yirmi üç dağ geçti. eğilip öptüğüm toprak göğsümün orta yerinde sancılı bir ağrı yaratır oldu. tenhâlık bu mudur, ahmet?..fakat, değil değil biliyorum. karnımda tonlarca ağrı ile aştığım dağ beni tenhâ bırakmaz.

ama niçin, niçin ahmet, söylesene niçin tüm bunlar? ölüme alışmak mıdır yaşamak, yahut da kabullenmek midir en doğrusu. kendimi yitiriyorum.

şu iki şakağımın arasında her akşam her saat kendimi üç yere ayırıp üç yerimden parçalanıyorum.

geçip şu dağın taşına toprağına anlatsam içimdekileri, daha iyi anlarmış gibi geliyor bana. sen de bakma öyle içli içli n'olursun. anlamıyorsun, anlamıyorsun, anlamıyorsun ki ahmet, biliyorum. ben buraya ait değilim ben sana ben bu dağa ben bu toprağa ait değilim, ben buradan varolmadım ki..anam doğurmadı beni. ben karnımda günü günden büyüyen ağrı ile kendim doğurdum kendimi. anlayamazsın sen beni yok, anlayamazsın. hem bu çağda insan insanı anlar mı hiç?

-soluklan hacer..kimse seni tüm çıplaklığınla anlayamaz. anlamadın mı bunu hâlâ? ama ben buradayım..bak, o dağdan daha az anlar ama daha çok dinlerim muhakkak.

-gövdem yarılıyor ahmet! yapamıyorum. duramıyorum. düşünemiyorum. konuşamıyorum. başlı başına bir yanlış gibiyim. sahte bir malzemeden yaranmış yanlış bir oyuncak gibi. dudaklarımı dişlemekten kanadı bak, ahmet. kollarım, dizlerim kendimi oraya buraya vurmaktan darmadağın. niçin mi yaşıyorum? aha işte bak, tamamıyla kabuk bağlayan yarayı yinelemektir amacım.

ücra bir köşesinde en olmadık hikâyelerin, en ağrılı yanıymışım gibi kıvranıp durmaktan bıktım. bağrımdan evladımı alıp yerine taş koydular da, ben o günden beri gördüğüm her yere yığılıyorum. bir kez olsun ahmet. bir kez olsun diz çöküp ağladığım yerde feryât edip allah'a kızmaya yeltenmedim. fakat niçin..niçin böylesine ağrılar..niçin bu yitirilmişlik

ağladı. ilk kez bağıra bağıra, karşısında dikilen dağı aşabilecekmiş gibi ağrılı ağrılı ağladı hacer.

19 may 2021
01:05

feryâdım kürsilerin en yükseği*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin