3. Bölüm

56 8 4
                                    

  Bu bölüm tam 5 yıldır seven küçük dedeme gelsin. Umarım bir gün çok mutlu olursun dede.🪐

       Son ders olduğu için ben de hemen çantamı alıp sınıftan çıktım . Tabi hiç iyi değilim. Aslında sorun  hocanın okuması değil . Ben insanlardan kaçmaya çalışırken onlara daha fazla yaklaşıyorum . Ve bu hiç iyi değil benim açımdan bakıldığından. Çünkü ben defalarca anlatmaya çalıştım ama dinlemediler . Şimdi de durmuş anlat diyorlar. Ben de insanım. Benim de bir canım var değil mi yani? Kukla gibi ordan oraya savruluyorum. Ve ne yapmalıyım bilmiyorum.

      Sınıftan yavaş adımlarla koridora doğru yürümeye başladım. Tabi bizim sınıfın tamamı bana bakıyordu. Ne düşündükleri önemli değil ama işte yani insan ister istemez etkileniyor. Ne istiyorlar onlarda bilmiyorum aslında ama yine de benim hayatıma müdahale etmeyi çok seviyorlar maalesef ki.Peki ben ne yapayım yani onların istediği gibi biri olmayacağım hiç bir zaman.

       Ben koridorda yavaş adımlarla ilerlerken Nihal'i gördüm . Yani en yakın arkadaşım olan Nihal'i. Onu da uzun zamandır çok ihmal ettim farkındayım ama yine de elimden hiç bir şey gelmiyor maalesef. Benim kendime bile yararım yok ki ona olsun.

"Ada! Ada! Ya Ada beni beklesene? " Diye fırladı hemen. Tabi ben alışkınım buna. Yani anlayacağınız üzere her zaman ki hâli diyebiliriz. Diyerek koluma yapıştı. Umarım çok fazla trip atmaz yoksa yandık.

"Efendim Nihal?"dedim bıkkınca. Anlasın da rahat bıraksın diye tabi. Eyvallah çok seviyorum ama benim de canım burnumda . Hele bir de Murat hoca mevzusunu hiç söylemiyorum bile. Bugün okul çıkışı iş aramam gerekiyor ve hemen gitmezsem alırlar mı hiç bilmiyorum. O yüzden hemen buradan gitmem gerekiyor.

"Aşk olsun yani Ada hanım hemen de başından atma çabası."Ve yine trip geliyor al işte .

Ah keşke anlasan beni biraz . Ne diyorsam ben de . Beni ben bile anlayamıyorum ki o da anlasın . Ama biraz empati lütfen. Lütfen biraz empati istiyorum. Siz insanlar beni niye bu kadar zor durumda bırakıyorsunuz ki ? Benim de bir hayatım var. Benim de bir canım var. Ve yine mutsuz son. Umarım çok fazla büyümez bu olay. Aksi hâlde ikimizde kırılacağız ve bu son istediğim şey bile değil .
"Hayır hiç itiraz kabul etmiyorum. Hemen söyle ne oldu?"
"Her zaman ki halim işte ne olmuş olabilir ki hem?"
"Bir , her zaman ki halin değil son zamanlarda ki halin bu . İki seni beş senedir tanıyorum bir zahmet anlayayım değil mi yani?"
"Farkındayım seni de çok ihmal ettim ama beni de anla lütfen. Senin de dediğin gibi son zamanlarda iyi değilim . Ve inan bana anlatacak hâlim yok. Ve gücüm de yok maalesef. "

Umarım anlar da rahat bırakır. Şimdilik atlatayım . Yarını da yarın düşünürüz değil mi yani?
Çünkü hemen gitmem gerekiyor ama Nihal'in bırakacağını da sanmıyorum açıkçası.

"Hele şükür bir arkadaşın olduğunu hatırladın. Ve evet beni çok ihmal ettin. Ama ben senin için söylüyorum üzüldüğün zaman bende üzülürüm biliyorsun. O yüzden anlat istiyorum. Anlat ki sen de rahatla bende rahatlayayım. "

"Niye böyle yapıyorsun ki ? Anlat istemiyorum demek ki. Lütfen bak seni çok seviyorum ama benim de yalnız kalmam gerekiyor. Ve biraz da acelem var . Yarın konuşuruz olur mu?"

Of sesim titriyor resmen . Umarım şimdi ağlamam . Zira ağlamak istemiyorum. Çünkü işin içinden hiç çıkamam böyle olursa. Hayır Ada. Sakın yapma Ada ! Şimdi sırası değil! Yatağın hurda değil . Yatağını beklemen gerekiyor unutma. Sadece orda ağlamak serbest sana unutma böyle anlaştık değil mi? Derin nefes al ! Ver . Al. Ver. Al. Ver. Al. Ver. Al. Ver. Al. Ver. Tamam şimdi sakinsin. Aslında beni zorlayan konuşmamız değil . Yaşadıklarım. Çünkü her defasında onlarla yüzleşmek zorunda kalacağım . Zaten bu yüzden sana anlatmıyorum. Of bir kere de beni siz anlayın . Hep ben anlatmak zorunda kalıyorum . Ve bu artık can sıkıcı olmaya başladı gerçekten.

"Ne yani yine mi kaçacaksın? Hep kaç zaten başka yaptığın bir şey yok ki . Ben ne yaptım sana peki? Niye böyle kaçıyorsun benden ? Bana artık güvenmiyor musun yoksa? Söyle ya lütfen söyle ben de bileyim ne yaptığımı . Bir haftadır yüzüme bile bakmıyorsun. Ve ben çok üzülüyorum görmüyor musun?"

"Nihal niye beni anlamıyorsun ? Ben sana anlatmak istemiyorum çünkü seni her gördüğümde içimdekilerle yüzleşmek istemiyorum. Ve evet kaçıyorum çünkü çok yoruldum artık .Bu bana ağır gelir . Lütfen anla beni şimdi de gitmem gerekiyor. Özür dilerim!"diyerek gitmek istedim ama önüme geçip beni yine durdurdu. Of of ne güzel gidiyordum işte . Ne diye tutuyorsun sanki?

"Bir de kaçıyorum diyor yaaa. Deli ediyorsun beni yemin ederim ya! "
"Bak niye böyle ısrar ediyorsun bilmiyorum ama benim artık gitmem gerekiyor. Ve ayrıca sana kendimden bile çok güveniyorum. Biraz daha zamana ihtiyacım var sadece."

"Ama . Ama ben sadece....."
Tam konuşacağı zaman lafını kesip lafa girdim yoksa bunun beni bırakacağı yok.

"Sen sadece benim iyiliğimi istiyorsun biliyorum. Ama lütfen . Yarın konuşalım olur mu? Seni seviyorum unutma kardeşim ."diyerek yanağını öpüp hızlı adımlarla yanından ayrıldım .

       Niye hep insanlar beni köşeye sıkıştırıyor ki ? Ben hangisiyle baş edeceğimi şaşırdım . Murat hoca bir yandan ,Nihal bir yandan . Ev bir yandan . Okul bir yandan. İş bulma konusu bir yandan . Çok sıkıldım valla . Artık beni rahat bırakın diye bağırmak istiyorum gerçekten. Çünkü benim gücüm kalmadı. Şuan bir yerden atlamak istiyorum. Hayallerim bir elimde . Kırık umutlarım diğer elimde. Mutluluğum arkamda ve en önemlisi sevdiklerim gözyaşlarım da şimdi bir binanın çatısından atlamak istiyorum. Ve en komiği de bunu asla yapamayacak olmam.

SEVGİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin