36

871 83 177
                                    

Keyifli okumalar sizleri seviyorum<3

Oy vermeyi ve çok çok yorum yapmayı unutmayıııınnn

...

Jjk-

Karanlık.

O an hissettiğim tek şey karanlıktı. Kaybolmuş, kırılmış, incinmiş bir çocuk gibi hissediyordum. Karanlıktayım ve kimse olmadığı için huzurlu hissediyor ama bir o kadar yalnız olduğum için korkuyordum.

Sert bir kapı çarpma sesi duyarak yaşadığım kısa şokla beraber kendime geldim. Taehyung koşar adımlarla dışarı çıkmış, apartman merdivenlerinden aşağı inmeye başlamıştı. Ben ise ne yapacağımı bilmeden kapının önüne oturmuş "Nasıl?" diye düşünüyordum kendi kendime.

Nasıl?

Neden?

Neden bunu yaptı?

Bilmiyorum ama okuldan ilk arkadaşlarım Dahyun, Mark, Bambam ve Jacskon olmuştu. Hepsi mi bu oyunun içindeydi? Markla çok yakın arkadaştılar ve onlarda bunu biliyor ve bana yalan söyleyip benimle oynuyorlar mıydı?

Dedim ya tamamen karanlık olmuştum. Aklımda gezen onlarca soru vardı ve ben hiç birinin cevabını bilmiyordum. Boşlukta hissediyordum. Kandırılmış hissediyordum, kırılmış, oynanmış, dalga geçilmiş, güveni sömürülmüş hissediyordum, En kötüsü de benim yüzümden sevdiğim adama zarar geldiği için zararlı hissediyordum.

"Oğlum iki saattir sizi bekliyoruz gelin artık mal mıs-"

Jimin beni yerde oturmuş bir şekilde bulduğunda konuşması yarıda kesilmişti. Gözlerinin içine bakınca daha da kötü hissetmiştim çünkü biz onlardan şüphelenmiştik. Onların yapabileceğini düşünmüştük, onlara güvenmedik ve onları oyuna getirdik.

Oysa şimdi hepsi başıma toplanmış "İyi misin? Taehyung nerede? Ne oldu?" gibi endişeli endişeli soru soruyolardı.

Sonunda kendime gelebilidiğimde "İyiyim." diyerek kafamı sallamış ve Bogum'un uzattığı kola tutunarak ayağa kalkmıştım. "Ne oldu? Taehyung nerede? Kavga mı ettiniz?" Hoseok hızlı hızlı sorularını sorarken "Hayır etmedik." dedim ve o sırada içeri nefes nefese Taehyung girdi.

"Gitmiş. Arabaya bindi ailesi de vardı ve ilerlediler arabada yetişemedim."

Herkes meraklı bakışlar ile Taehyung'a bakarken o da suçlu hissediyor olmalıydı ki hiç birine bakamadan ve cevap vermeden yanıma gelmiş ellerini saçlarıma atarak "Sen iyi misin?" sormuştu.Sadece kafamı sallamakla yetindim.

"Biri bize burada ne sikim döndüğünü açıklayacak mı artık?"

Onlara anlatacaktık. Her şeyi, onlardan olabileceğini düşündüğümüz için onlara oyun oynamamızı, güvenmeme sebebimizi, aldığımız notları, her şeyi.

"İçeri geçin anlatacağız."

...

"Şaka gibi gerçekten şaka gibi! Siz- siz nasıl böyle bir şey düşünebilirsiniz ya?! Hiç mi güvenmediniz hiç birimize? Ha? Lan benim içinizden birine zarar gelecek diye ödüm kopuyor. Siz aramızdan biri sizi patlatmış olabilir mi diye bizi mi kandırıyorsunuz? Bize hiçbir sik anlatmadınız!?"

Ortalık fazla gergindi. Çok fazla.

Haklı olarak onlardan şüphelenmemize çok kırılmışlardı ve Namjoon'un dedikleri ile yerin dibine girmiştim. Evet bizim için de çok zordu ve başka şansımız yoktu ve tüm oklar onları gösteriyordu çünkü aile olaylarımı bilen tek onlar vardı -demek ki tek değilmiş- ama yine de bunu yapmamız ve onlara anlatmamamız tam bir fiyaskoydu. Onlardan bile şüphelenip arklarından iş çevirmiştik.

Explosion  //Taekook// ✓Where stories live. Discover now