31

7.9K 674 1K
                                    

opusme olunca nasıl da doldurdunuz sınırı SHQOSWKSNFKSN
bu bolume sınır koymuyorum satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin yeter<3

"öpüşmek ister misin?"

"ha?"

afallamıştım, öylece önümde durmaya devam ediyordu. saçlarımdaki elini bir anda çekip ensesine attığında önüne dönmüş ve aramıza biraz mesafe koymuştu.

benden başka heryere bakıyordu.
"boşver, bir anlık öyle çıktı ağzımdan, duymamış say olur mu?"

gözlerim kısılırken bakışlarımın dudaklarına inmesini bu sefer engelleyememiştim. dolgun dudaklarını öpmeyi çok istiyordum.

"nasıl.. duymamış sayabilirim?" bana bakmamakta ısrarcı biçimde bakışlarını bahçede, yavaş yavaş sınıfa yönelen öğrencilerde dolaştırıyordu.

birkaç saniyeye burası bomboş olacaktı. "üzgünüm.. öyle çok yakınken çıkıverdi ağzımdan, gideyim artı-"

ayaklanmasıyla onu okul yeleğinden tutup durdurmuştum, koskoca bahçede ikimiz vardık. şuan, kendisi de isterken, bu fırsatı bir daha asla elde edemezdim.

"isterim."

arkasına dönüp yerine geri oturup bana bakmaya devam etti. konuşmak yerine bana bakmaya devam ettiğinde daha fazla bekleyemeden ona yaklaşmış, birleştirmiştim dudaklarımızı.

birkaç saniye afallamasına bağladığım duraksamasından sonra bana karşılık vermeye başlamıştı.

son öpüşmemiz üzerinden çok geçmemişti, ama o zaman her şeyden bi haberdi, kafası güzeldi. şuan bunu kendi isteğiyle yapıyor olması heyecanımı ikiye katlıyordu.

ellerimi ensesi ile çenesi arasında bir yere konumlandırıp kafamı biraz yana yatırdığımda öpüşmemizi derinleştirmiştim. hyunjin'in ellerini sırtımı bulurken, orada bir aşağı bir yukarı gidiyordu.

zilin çalmasıyla biraz duraksasam da onun devam etmesiyle aynı şekilde ayak uydurmuştum.

nefesim tükenene kadar onu öpmek, ellerimi suratında dolaştırmak istiyordum.

boş bahçede sadece nefes seslerimizi duyabiliyordum, hoş, olmasını istediğim de buydu.

sırtımdaki elleri belime indirip beni kendine yaklaştırdığında bir anlığına ondan ayrılmış, kucağına oturup çok geçmeden yeniden birleştirmiştim dudaklarımızı.

alt dudağımı dudakları arasına hapsetmiş, onlarla ilgileniyordu.
ısırdığında küçük bir inleme kopmuştu dudaklarımdan.

bununla biraz duraksamış, ayrılmıştı.
nefesimi düzene sokmaya çalışırken ellerim yanağını okşamaya devam ediyordu. onunla temasımı asla kesmek istemiyordum, bir parçam gibiydi.

hyunjin de benden farksız kendini düzeltmeye çalışıyordu. belimdeki ellerinin gevşemesini beklerken daha da sıkılaşmasıyla bakışlarımı ona çıkardım.

"bence.. bunu tekrarlayabiliriz."
güldüğümde o da bana bakmaya devam ediyordu. "evet, kesinlikle."

"şimdi derse gitmeliyiz," dudağıma küçük bir öpücük verdiğinde dudaklarımı birbirine bastırdım. kızaran yanaklarımı gizlemek adına kafamı eğdiğimde beni anlamış gibi ikimizi de kaldırmış, beni kucağından indirerek çantasını sırtlanmıştı. "hadi gidelim."

onu onaylayarak telefonumu bankın üstünden almış, peşinden ilerlemeye başlamıştım. sınıflarımız çok farklı yerlerde kaldığında onun okulun diğer tarafından girmesi gerekiyordu. çok geçmeden tek kaldığımda olduğum yerde bekledim.

flortWhere stories live. Discover now