61- Açılış Kutlaması

466 37 39
                                    

Seokjin ve Namjoon bütün bir günü keyifli bir şekilde birlikte geçirdikten sonra, Seokjin akşam saat sekiz buçuk civarında eve geri dönmüş ve Yoongi'nin kendisine attığı mesaj sayesinde marketten bir iki şey alarak yalanına hazırlık yapmayı da ihmal etmemişti. Beklemediği tek şey ise salondan içeri girdiğinde kardeşini yüksek sesli müzik eşliğinde çılgınca dans ederken bulmaktı. Ve nedense Hyung Shik de ona katılmıştı.

Seokjin elindeki market poşetlerini masanın üzerine bıraktı ve ardından olanları şaşkın bakışlarla izledi. Birkaç adım daha attığında ise diğerleri onu nihayet fark edebilmişti.

"Hoş geldin hyung." dedi Hoseok gülümseyerek onu karşıladığında. Hemen sonrasında ise yüzünde ona acıyan bir ifadeyle sözlerine devam etmişti. "Şimdiden olacaklar için senden Taehyung adına özür diliyorum."

Seokjin onun neden özür dilediğini anlayamadan önce müzik durmuş ve Taehyung neşeyle ona doğru koşturmuştu.

"Abilerin en bir güzeli gelmiş!" dedi kollarını ahtapot misali Seokjin'e dolayıp, sıkıca sarılırken. Seokjin bu tuhaf karşılamadan sonra iyice gerilmişti. Kardeşi sırıtarak geri çekilip yanağından makas aldığı sırada ise gözlerini kırpıştırarak ona bakmakla yetindi. "Hoş geldin canım benim."

"Hoş buldum sanırım?" dedi Seokjin tek kaşını kaldırarak şüpheli bir ifadeyle kardeşini süzerken. Hemen sonra Taehyung onu elinden tutarak kanepeye doğru çekiştirmişti. 

"Gel şöyle otur." dedi Seokjin'i, Yoongi'nin hemen sol tarafına oturtarak. Arkasına hızlıca yastık koymayı da ihmal etmemişti. "Yorulmuşsundur şimdi sen."

"Neden yorulayım Taehyung?" diye sordu Seokjin, cümlenin sonuna doğru ne olduğunu anlamak adına sorgulayıcı bakışlarını yan tarafında oturan Yoongi'ye doğru çevirerek. Fakat Yoongi ona acıyarak baktığında bir şeylerin ters gittiğini anlaması pek de uzun sürmemişti. Sonuçta aynı bakışı Hoseok da az önce kapıdan girdiğinde yollamıştı.

"E o kadar markete falan gittin." dedi Taehyung sırıtarak Seokjin'in yanağını öperken. Seokjin ise onun bu aniden gelişen sevgi seline karşı oldukça hazırlıksız yakalanmıştı. "Yorulmuşsundur kesin."

"Bir yastık da ben vereyim mi bebeğim?" diye sordu Hyung Shik araya girerek. Daha sonra da dakikalar önce Yoongi'nin ona fırlattığı yastığı işaret etmişti. Hyung Shik onun cevabını beklemeden yastığı arkasına sıkıştırırken Seokjin bıkkınlıkla derin bir nefes verdi.

"Tamam." dedi eliyle etrafında fır dönen ikiliyi durdurarak. Belli ki dün gece Namjoon'la kaldığı ortaya çıkmıştı. Eh, battı balık yan giderdi. Seokjin bu konuda dik durmaya karar vermişti. "Kendinizi yormayın. Anladım. Dün gece Namjoon'la kaldığım ortaya çıktı. O yüzden böyle salak salak hareketler yapıyorsunuz. Geçin dalganızı, umrumda bile değil. Sizinle uğraşamayacağım."

"Ne?!!!"

İkilinin gözlerini kocaman açarak bağırması ile birlikte Seokjin büyük bir hata yaptığını anladı. Gözleri korkuyla Yoongi'yi bulduğunda ise arkadaşı ona çaresizce kafa sallamıştı.

"Neler oluyor?" diye sordu cevabı duymaktan korkarak. Yoongi ise derin bir nefes alıp verdi ve Seokjin'i acıyan gözlerle süzdü.

"Her şeyi biliyoruz." diye cevapladı Taehyung onun sorusunu, Yoongi'ye hiçbir şekilde fırsat vermeyerek. Bu cevabı Seokjin'in kaşlarını çatmasına neden olmuştu.

"Neyi biliyorsunuz? Anlamadım."

"Yorma kendini bebeğim." dedi Hyung Shik sırıtarak. "Bu zamana kadar saklarken epey yorulmuşsundur zaten."

NOTICE MEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin