vesaire || texting

you love me more than i love myself - [xx.]

Mete:
Çıldıracağım ya

Mete:
Derse odaklanayım dedim iki dakika

Mete:
O esnada yine kendini gömmüşsün

Mete:
Ama dur, ben o mezarda bir kişilik daha yer açmadan ölemezsin kızım sen

Mete:
Ağız tadıyla sana kırgın kalmama bile izin vermiyorsun

Mete:
Kapıma dayanıp "Mete özür dilerim MEteeee" diyeceğin yerde 

Mete:
Yine kendini yerden yere vurmuşsun

Mete:
Kalbinin ağzı burnu kan içinde kaldı kızım

Mete:
Yeter kendini bu kadar kırdığın

Mete:
Gökçe son zamanlarında akli dengesini iyice kaybetmişti, biliyorsun

Mete:
Sen çok harika bir ablaydın

Mete:
Bunu asla unutma.

Mete:
Ayrıca

Mete:
Ferhat Berk isimli çocuğa da gidip bir sürü laf etmişsin

Mete:
Tek gidilir mi kızım öyle ayıların yanına?

Mete:
Ama duyduğum kadarıyla yanında dayın da varmış

Mete:
Dayın deli bu arada biliyor musun

Mete:
Sen o kadar dövdün o Elif'i 

Mete:
İnsan en azından kalkar gelir bi ayırmaya çalışır

Mete:
Ama dayın

Mete:
O esnada içeride dairenin kapısına asmak için "Feratlar ve küpekler giremez" afişi hazırlamakla meşguldü

Mete:
Düşündükçe hem gülesim geliyor hem de ağlayasım

Mete:
Engin amcanın köpeklere alerjisi var

Mete:
Senin de kendine alerjin var

Mete:
Ve yavrum kıroluk yapmak istemem ama senin tek ilacın benim

Mete:
Öyle bir azarlayacağım ki seni

Mete:
Aynalara sarılacaksın

Mete:
Her yere "CANIM KENDİM" yazacaksın

Mete:
Na yazdım buraya

Mete:
İmzamı da attım, "Gonca'nın Mete'si" diye

Mete:
Kıskananlar çatlasın orrrta yerinden

Gonca:
Hangisine güleceğimi şaşırdım ya

Gonca:
Melek Baykal bile senin kadar iyi oynayamaz artık Pembe karakterini

Gonca:
Ajansı arıyorum

Gonca:
Yarın gel Cennet Mahallesi'nde günebakan çekirdeği olarak işe başla

Gonca:
Biliyorsun Pembe onlara servetini yatırıyordu

Gonca:
Bu arada Mete...

Gonca:
Sana kocaman sarılmam gereken konular var

Gonca:
Nolur dersten çıkınca kampüsteki her zaman gittiğimiz MELBÖRN -okuduğum gibi yazdım üzgünüm, bizde böyle- Kafe'ye gel

Gonca:
Noluuur

*-*-*-*