Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seninleyim _sudenazz1_öncelikle sana olmak üzere tüm Tony Delilerine gelsin bu bölüm.
Bıçak ve Kılıç kullanımında ustasın ve bir Yenilmez'sin
🍷
"Ne bu şimdi?"
Aptal anlaşmaya yaklaşık on dakikadır aval aval bakıyordun ve yirminci kez de aynı cümleyi kurmuştun. Son bir kaç saatte olan şeylere bakılırsa, dağılmanın eşiğindeydiniz.
Tony'nin söyledikleri mantıklıydı. Ama siz Yenilmezler'diniz ve dağılamazdınız değil mi?
Steve çok uzun süredir en yakın arkadaşındı ama Tony senin için hep farklıydı. Sen onun hep yanındaydın. Her panik atak krizinde onun elini tutan sendin, senelerdir egolu şakalarına maruz kalan da ve magaziniyle ilgilenen de...
Şikayetçi de değildin. Çünkü karşılığını veren harika bir insandı. Ona minnettardın. "Ben ... Ben bunu imzalayamam çocuklar" Anlaşmayı ittirdin. Kafanı salayıp parmaklarını şakaklarına bastırdın. "Üzgünüm Tony ama hayır." Gözlerini ona kaldırdığında yüzündeki kırgınlığı bir çırpıda okudun.
Ağlamak istedin çünkü olacakların sonu hiç iyi değildi. Bunu biliyordun. "Yanlış kararlar veriyorsun Y/N" Kafanı bir kez daha kabullenemeyerek salladın. "Dağılacağız!" Ortamdakiler de kırgındı. Hüzünlü ifadelerle sizi izliyorlardı. "İnsanları düşünmeden haraket ediyoruz! Wanda yaptığına bir bak! " Kollarını kaldırdın ve işaret parmağını ona savurdun "Hey, onu katma! Ne kadar zor gün geçirdiğini biliyorsun!" Wanda dediğine minnettar olsa bile Tony'nin dediği onu afallatmıştı.
"Çocuklar sakin" Ama ikiniz de Rhodey'i takmamıştınız. "Öyle mi? Bu sabah bir anne, oğlunun katili olduğumu söyledi! Bana kolay mı sence?" Göz devirdin."Biliyorum, krizin eşiğindeyken ellerini tutan bendim!" İkiniz de birbirinize kafa tutar gibi karşı karşıyaydınız. "Biliyor musun? Eğer cidden beni anlasaydın benimle olurdun Y/N." Dişlerini sıktın. "Canın cehenneme Tony"
Yüzüne kinle soludun ve aranızdaki milimlik mesafeyi açıp ondan uzaklaştın.Başka bir köşeye çekilirken gözyaşlarını tutamadın "Hale bak..." dedin içinden söylenirken. Sessizliği ve durgunlaşan ortamı bozan ise Steve oldu. Birden ayağa kalkıp gittiğinde kaşlarını çattın. Gözlerini silip arkasından baktın. Endişeli gözüküyordu. Kafanı salladın ve sen de odana yöneldin. Düşünmeye ve biraz da vakite ihtiyacın vardı.
🍷
Bir an için Steve'in birilerine ihtiyacı olduğunu hissetmiştin. Peggy'nin cenazesinde olduğunu öğrendiğin an, soluğu yanında aldın. Tören bitmişti ve o, orada öylece duruyordu. Yanına iyice yaklaştığında başını eğdi.
