▪Bölüm 5 : Seçmen Şapka▪

547 59 15
                                    

Babası cezalar konusunda son derece beceriksiz olduğunu bir kez daha kanıtlamıştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Babası cezalar konusunda son derece beceriksiz olduğunu bir kez daha kanıtlamıştı. Malfoy Malikanesi'ne kapatılmak, Quidditch'ten yasaklanmak ya da safkan arkadaşlarını görmemek - bunların hepsi, tamamen enerji eksikliği ve geleceği mahvetme korkusuyla zaten yapmak istemediği şeylerdi. Ama babası bunların oğlu icin olağanüstü cezalar olduğunu düşünmüştü.

Draco, Platform 9, 3/4 peronuna gözetimsiz olarak gelmiş ve Hogwarts Ekspresi'ne geç kalmıştı. Annesi , babası, onu bırakmadan önce iki şişe uyuşturma iksirini gizlice cebine sokmaya yetecek kadar meydan okuyabilmişti. Bariyeri geçer geçmez küçük gümüşi şişeden belli belirsiz bir şekilde biraz iksir içmişti ve acı azaldıkça, istasyondaki tüm bu Muggle kaosuna rağmen gerçekten onun için yeni bir ilk yıl olsaydı, zamaninda yetişemeyecegini düşünebilirdi.

Ama trene doğru koşmadan önce etraftaki ince şişeyi fırlatıp atmayı kimseye göstermeden başarmıştı. Ağır sandıkları arkasından sürüklendi. Geçen sefer onları Vince ve Greg onun için taşımıştı.

Hafifletme büyüsünü saf bir içgüdüyle iki kez hızlı bir şekilde yaptı, eşyalarını ve kendisini tren nerdeyse tam hareket etmeye başlyacakken bindirebildi. Daha önce olduğu gibi bagajını sihirli bir şekilde taşınmamıştı ama sorun değildi. Bir kez olsun, özgür olmak isteyen Dobby bu tür işleri yıllarca yapabildiyse oda bir ev cini gibi eşyaları taşıyabilirdi. Koridorda öylece durmuş, baykuşların ve çocukların sesiyle karışan ıslığı ve buharlı motoru ve o kadar neşeli, uzak bir umutla dinliyordu ki, annesinin verdiği yardım iksiriyle bile hasta olabileceğini düşündü. Sonra kendini koridordan aşağı sürükledi,

Yine de Draco, nostaljinin tamamen ortadan kalktığı ıstıraplı bir yorgunluk içinde, bir kompartımanın penceresinden içeriye bakmadan önce Vince ve Greg'i aralarında bir sürü çikolatalı kurbağa ile oturduğunu görmeden önce pek uzağa gidememişti.

Draco izleri tamamen dışarı çıkmadan kendini geriye doğru yalpaladı ve düştü, yana kayan sandıklarından biri karşı tatsız bir şekilde gümbürdüyordu.Kendi kendine, tren hareket halindeyken ayakta durmaması gerektiğini hatırlattı.

Draco ardindan tekrar Vince'e baktı. Bunun Vince'in görüntüsü olduğunu biliyordu, yuvarlak yüzlü, çikolata bulaşmış ve 11 yaşında ve canlıydı. Ollivander'ın dudaklarındaki Bellatrix Lestrange adının yazılı olduğu zaman ki gibi keskin bir panik onu sardı, sırtının duvara çarptığındaki uyumuş olan acısını daha keskin hissetti, o bastonun vurduğu her deri parçası alev alev yanıyordu - ama bu onun için hiçbir şey değildi. Ateşi, hiç olmadığı kadar dumandan nefes alamamasına neden olan kafasındaki yangını, camdan içeri baktığında o habersiz 11 yaşındaki Vince'in Fiendfyre'da ölmesini hatırladı-

Fiendfyre, şimdiye geri dönmek ve eger burda kalirsa her şeyi aynı tutmak uğruna çok asil olan niyetlerini takip ederse, Vince'i bir kez daha terk etmeyi planladığı bir şeydi. Fiendfyre, çikolatalı kurbağaları yiyen maaşsız uşağı olarak kullandığı çocuğun gözünden kaçarken koridorda onu kovalayan şeydi. Bavullarnı arkasında bıraktığını fark etti, iki kez "Accio bavul " diye hırladı ve yarı kontrolsüz asasının onları kendisine doğru savurduğunu ve dizlerine çarpmasına neden oldu ama bu Fiendfyre göre hiçbir şey değildi. Acı, bacaklarının ağrıdığını ve canının yandığını hissetmesine neden oldu.

Draco Malfoy ve Ecidyrue'nin Aynası #1 | ❝Drarry❞Where stories live. Discover now