𝗍𝗈𝗄𝗒𝗈 𝗋𝖾𝗏𝖾𝗇𝗀𝖾𝗋𝗌 2 || ☯︎

𓂀 𝗂𝗄𝗂

「

*❖•ೋ° °ೋ•❖*

─"Two pretty best friends in a room might kiss" demenize tepkileri -birbirinizden hoşlanıyorsunuz-

*❖•ೋ° °ೋ•❖*

」

Bu sözler ağzınızdan çıktığı anda Mikey'in gözleri bir tencere kadar genişler. Zavallı çocuk, ağzından çıkan her zaman aklından geçen kelimeleri duyduğunda neredeyse tükürüğünde boğulur. Yine de gencin yüzüne bir sırıtış yayılır. Öpmek ister misin? Ve o senin en yakın arkadaşlarından biri mi? Dileğiniz onun emridir o zaman. Bunun parmaklarının arasından kayıp gitmesine kesinlikle izin vermiyor.

Sarışın sizi kendisine doğru çekerken o çekerken mesafeyi kapatırken - kolunuzu çekiştirmek sizi gafil avlamak için yeterlidir. Her şey göz açıp kapayıncaya kadar gerçekleşir, işlemek için bir dakikanızı ayırmanız gerekir; yine de, gözlerinizi kapattığınızda yüzünüzdeki donmuş ifadenin yerini mercan tonları alır ve sevgilinizle ilk öpücüğünüzün tadını çıkarırsınız.

Draken bakışlarını sana çevirdi, ne ima etmeye çalıştığını anladığı anda dudaklarından bıkkın bir nefes çıktı. Dışarıdan soğukkanlı davranmasına rağmen kalp atışlarının çıldırdığını hissedebiliyordu; onu öpecek misin? İkiniz en iyi arkadaşsınız, değil mi? Seni en iyi tanıyan ondan başkası olamaz değil mi?

Aniden dudaklarında bir gaga belirir ve sarışını, kafasında gelişigüzel uçuşan düşüncelerin karışımından koparır. Genelde tehditkar ifadesi, beyni az önce olanları işlediği anda anında yıpranır. Draken'i kıran ilk kişi olduğun için seni tebrik ederim.

Chifuyu'nun yanakları pancar kırmızısı olurdu. Zavallı çocuk aylardır senin peşinden koşuyor ve elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Sonunda ipuçlarını yakalayıp hislerine karşılık vereceğini umuyordu. Her zaman beklediği fırsat bu muydu? Sonunda sana duygularını açması için mi?

Boğazından aşağı bir yumru yutan Chifuyu, sana birkaç santim yaklaşırken, tüm vücudunda yükselen titremeleri hissedebiliyordu, kalp atışları kreşendoya* yükseliyordu; gözleri kapalı kirpikler uçuşuyor, sarışın sizden gelen bir soru erkeğin raylarında donmasına neden olduğunda kendini umutsuzca titremekten alıkoyuyor.

"Ne yapıyorsun?"

Kahretsin-

"Ben- yemin ederim düşündüğün gibi değil y/n! Ben- uh... merak ediyorum... bununla ne demek istiyorsun- aman tanrım ne diyorum -"

"Bana sormana gerek yok, çünkü öpeceğim kişi zaten sensin." Ona göz kırpıyorsun, birkaç saniye dudaklarını onun üzerine dikiyorsun ve arkasından telaşlı bir Chifuyu bırakarak geri çekiliyorsun.

Mitsuya, ilk öpücüğünüzü çalacak şanslı adamın kim olduğunu bulmaya çalışırken, sizi ara sıra bakışlardan kurtarır. Bir yanı onun olmasını istiyor, çünkü sen onun evine gelmeyi ve küçük kardeşlerine bakmayı teklif ettiğinden beri sana derinden aşık, ama bunların hepsi sadece onun hayal gücü.

Mitsuya senin ne kadar harika olduğunu biliyor. Çok daha fazlasını hak ettiğine inanıyor. Ama onunla aranızdaki ilişki yürümez (böyle düşünüyor); o Tokyo'daki kötü şöhretli motorcu çetesinden bir suçlu, oysa sen herkesin yöneleceği mahalle sevgilisisin. Elbette sevginizi daha çok hak eden birini bulursunuz (en azından o kişi o olmayacaktı).

Öptüğün adam olma şansının zayıf olduğunu biliyor ama Mitsuya hala görünüşte saçma rüyalarının gerçekleşmesini umuyor.

Ama siz öne eğilip dudaklarınızı onunkilerin üzerine koymadan önce parmaklarınız yanaklarında gezindiği anda endişeleri uçup gitti. Şok olmasına rağmen, erkek utangaç bir şekilde sözlerini karıştırırken yüzünde yaygın bir sırıtış var, yine de değerli ilk öpücüğünüzü paylaşmak için tüm insanlar arasından onu seçtiğiniz gerçeğini aklından çıkarmaya çalışıyor.

Arsız piç sizi açık bir kitap gibi okuyabilir ve muhtemelen onu öpeceğinizi anlayabilir; bundan oldukça emin, ancak ikiniz arasındaki kasıtsız şakalaşmanın ve flörtün, arkadaşların yaptığı 'eğlenceli şeylerden' başka bir şey olup olmadığı konusunda aklının bir küçüğü hala şüpheli. Bunu tespit etmenin tek bir yolu var.

"Yani Baji ne-" Ellerini başının üstüne sabitlemek, erkeğin egosunu şişirir, sadece dokunduğun anda teninin nasıl ısındığını fark ettiğinde ve sen sözlerin üzerine kekelerken bakışlarını ondan kaçırdığında.

"Beni öpmek istediğini biliyorum y/n, bu konuda utanmana gerek yok. Çünkü ben de aynı şeyi düşünüyorum~" Yenilgiyle iç çekerek, Baji'ye sadece mahcup bir gülümsemeyle bunu kabul edebilirdin. Uzun zamandır aşık olduğun kişi o. Duygularınla ​​yüzleşmekten korktuğunu bildiğin için, onları geri getirmeyeceği fikri aklından birçok kez geçiyor, alnında sana bir parıltı verirken tümen kaptanının boğazından içten bir kıkırtı kopuyor.

"Aw merak etme, sadece senin için gözlerim var~"

"Gah kapa çeneni! Sadece beni öp!"

☯︎ -Time skip Chifuyu ile Naoto çok benziyorlar, ikiz gibiler😰