🍑⁴³ [m] - final

4K 198 269
                                    

Seungmin ilk defa eteklerini birine gösterecek olmanın verdiği heyecanla dolabında ne kadar etek varsa hepsini yatağının üzerine yerleştirmişti.

Kenarda neredeyse varlığını unutmuş olduğu birkaç eteği de çıkarıp yatağın üzerine bıraktığında gördüğü bir yığın etekle iç çekti.

Bu kadar kıyafetinin olduğunu kendi bile bilmiyordu ki yatağın üzerindekiler sadece etekleri ile sınırlıydı. Bir de onların üstüne giydiği parçalar ve günlük hayatında giyindiği apayrı kıyafetleri vardı.

Şimdilik onları es geçerek Hyunjin'i korkutmamak için sadece eteklerini göstermeye karar vermiş, kapının çalması ile odadan ayrılarak kapıyı açmıştı.

Hyunjin elindeki poşetlerle gülümseyerek içeri girdiğinde Seungmin merak ederek sordu. "Onlar da ne?"

Hyunjin poşetleri mutfak tezgahına bırakırken cevapladı. "Seninle birlikte izlemek istediğim bir film vardı bu yüzden birkaç abur cubur falan aldım. Bir de seviyorsun diye şeftalili cheesecake."

Seungmin Hyunjin'in tabiriyle birkaç parça olan beş poşetin içindeki yığınla abur cubura bakıp iç çekti.

Hyunjin poşetleri bırakıp elini yıkamak için lavaboya giderken Seungmin alınan eşyaları mutfak raflarına dizmeye başlamıştı.

Ellerini yıkayan Hyunjin ise kendini yorgunlukla salona atmış, bebeği gelene kadar telefondaki bildirimlerini kontrol etmişti.

Seungmin son cips paketini de tıka basa dolmuş dolaba zorla sıkıştırmaya çalışırken dolabı yerleştirdikleri geri düşmesin diye hızla dolabın kapağını kapadı ve terlemiş alnını elinin tersiyle sildi.

Vakit kaybetmeden sevgilisinin yanına ilerlerken sordu. "Ne yapmak istersin?"

Hyunjin soruyla başını Seungmin'e çevirip telefonunu kilitledi ve bir kenara bıraktı. "Bana eteklerini göstereceğini sanıyordum."

Seungmin Hyunjin'in bu konuda ciddi olmasına küçük bir gülümseme verirken odaya ilerledi ve yatağın üzerine bıraktığı etekleri kucakladı.

Kucağı dopdolu olmasına rağmen hala birçok eteğin yatakta kalmasıyla etekleri sırayla götürmeye karar vererek kucağındaki etekler ile salona geçti ve Hyunjin'in oturduğu kanepenin önündeki orta sehpaya kıyafetleri bıraktı.

Hyunjin Seungmin'in bu hallerini izliyorken yüzündeki şapşal sırıtmasına engel olamıyordu. Bebeği fazla tatlıydı.

Birkaç gidiş gelişten sonra en sonunda Seungmin son etekleride kucağında sıkıca tutup getirirken sehpaya bıraktı.

Hyunjin istemsizce yüzündeki şaşkınlık ifadesine engel olamayarak eteklerde göz gezdirdiğinde Seungmin utanarak elini ensesine attı.

"Sanırım biraz çoklar." Hyunjin Seungmin'in konuşmasıyla küçük bir kahkaha verirken kollarını göğsünde birleştirdi ve Seungmin'in eteklerini göstermesi için işaret etti.

Seungmin yüzündeki küçük gülümseme ile eteklerin birine uzanıp sarı pileli eteği elini aldı. "Bunu üç sene önce falan almıştım. O zaman yanımda babam da vardı ama ondan gizlice almam gerekiyordu. Aslında yönelimimi biliyor ama henüz oğlunun etekler giydiğini görmeye hazır değil. Bu yüzden gizlice kasaya gittim ama babam tesadüfen gördü. Tahmin et ben ne demişimdir?"

Heyecanlı heyecanlı konuşması ile Hyunjin tüm dikkatini Seungmin'e verirken tek kaşını kaldırdı. "Annene sürpriz yaptığını ama sonra bozulduğu için üzüldüğünü mü?"

Seungmin şaşkınlıkla gözlerini büyüttü. "İnanamıyorum keşke bu o zaman benim aklıma gelseydi. Mükemmel bir yalan ama cevap yanlış. Kız arkadaşıma aldığımı söyledim."

Little baby | hyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin