48

4.4K 310 30
                                    

*Faruk'un Ağzından*

"Of evimiz çok güzel ya" diye ortalıkta dolaşan adamın poposuna şaplak atarak kanepeye oturmuştum.

"Ulan bir hafta geçti hala durup durup bunu söylüyorsun" dedikten sonra yanıma kurulan Furkan'ın boynuna elimi sarıp omzuma yatmasını sağladım.

"Olsun ama evimiz çok güzel"

Akın hemen yanıma oturmuş ve o da elini benim omzuma atmıştı konuşmanın arasında.

"Cidden çok güzel" diye gülümseyip etrafa bakındığımda içim sıcacık olmuştu.

"Kimin aklına gelirdi evimizin olacağı?"

"İki gün önce zincirleme birbirimizi dövüyorduk ne ara geldik buralara?"

Furkan ve Akın'ın dedikleri gülümsememi daha da büyütürken sıra sıra dudaklarını öpmüştüm.

"Ama bir eksiğimiz var" diyerek yerinde doğrulup parlayan gözleriyle bize bakan Akın'a döndüm.

"Neymiş yavrum?" Dediğimde yavaşça kucağıma geçerek konuştu.

"Çocuk"

Gerçekten bu çocuk fikrini artık aklıma sokmaya başlamıştı. Yani üç adamın çocuğunun olması fazlasıyla zor ve ülke şartlarında bayağı sancılı olacaktı ama değerdi.

"Daha yeni evlendik, bir iki sene beklememiz lazım" diyen Furkan'ın üzerine de çıkıp ikimizin birden kucağına yerleşti. Poposu Furkan'ın üzerindeyken bacakları bana dönmüştü şimdi.

"Of çok geç, yaşımız geçecek şimdi" dedikten sonra şişirdiği yanaklarınından birini ısırmıştım.

"İki sene sonra çok yaşlı olacağımızı düşünmüyorum" diyerek öbür yanağını da Furkan ısırmıştı.

"İyi be bekleriz bir iki sene"

Trip atıp televizyona doğru döndüğünde belinden çekerek kendimize yapıştırmıştık.

"Ağlama lan düzene oturtalım hayatımızı bir de bebek yaparız. Sen iste yeter" dediğimde gülüp boynumuza sarıldı.

"Oğlum çok seviyorum lan sizi"

Sıkı sıkı sarılarak öptükten sonra bir anda kucağımızdan kalkınca şaşırmıştık.

"Size bir sürprizim var" dedikten sonra yatak odasına doğru yürüdü.

Furkan'ın yüzüne baktığımda onun da bir fikrinin olmadığını anlamıştım.

Pıtı pıtı telaşlı adım sesleri bir oraya bir buraya giderken en sonunda salonun önüne gelmiş ve tam tepemizde durmuştu.

"Kalkın bakıyım"

İkimizin de elinden tutup yerimizden kaldırmış, ardından da ellerimizi bırakıp arka cebinden kırmızı büyükçe bir kutu çıkarmıştı.

"Şimdi biz evlendik ama yüzüklerimiz yoktu, ben de dedim ki çok saçma, şimdi benim yavrularıma birileri yakınlaşırsa falan dövmeme gerek kalmasın siz direkt takın bunları anlasınlar bu yakışıklı aslan parçaları evli" diyerek elindekileri bize sormadan parmağımıza geçirince gülümsedim.

Tam da Akın'a göre bir yüzük takma merasimiydi.

"Yerim ulan seni" diyerek elini Akın'ın yanaklarına atıp büzüştürdükten sonra iki dolgun et parçasını öpen Furkan'a gülerek bakıp ikisinin birleşen dudaklarından da ben öptüm.

Çok tatlı olmuştuk biz ya.

"Şaka bir yana iş yerinizde size yanaşan yok değil mi? Bakın varsa söyleyin pataklarım hemen" diyerek kaslarını gösterince kahkaha atmıştık.

"Bize artık kimse yaklaşmaz, hem yüzüğümüz hem de kaslı bir Akın'ımız var" dedikten sonra Akın'ı kucağıma almış ve yatak odasına doğru yürümeye başlamıştım.

"Oley evimizde ilk seksimiz olacak, Furkan aşkım tarihini yaz bugünün" diyen çocuğu odaya sokmuştum.

Manyaktı lan bu adam.

BİZİMKİ / TEXTING / [BxBxB]Where stories live. Discover now