3.5 Final

1.6K 149 134
                                    

Şaşırdınız di mi

Dipleri gelmiş sarışın çocuk ilkbaharın serinlik ve sıcaklık arasında kalmış havasında bir salıncağa oturmuş, Kuroo '5 dakikaya ordayım' Tetsurou'yu bekliyordu. 

Bugün Kuroo'ya karşı duygularına ilk kez tamamen dürüst olacaktı. Ayna karşısında birçok kez ne demesi gerektiğini düşünmüş ve provasını yapmıştı. Aslında korktuğu şey kötü bir yanıt değildi. Sadece özel bir an yaratmak istiyordu. Ne kadar zaman geçerse geçsin hatırlanacak bir an.

Telefonunun kilit ekranını bir kez daha açtı. Kuroo'yla olan konuşmalarının üstünden sekiz dakika geçmişti. Normalde olsa ona küfür edebilirdi ama bugün sabırlı olmalıydı. 

Çok geçmeden iki çift kehribar göz buluşmuştu. 

''Özür dilerim geç kaldım.''

Kenma sorun olmadığını söyleyerek yanındaki biraz daha yerden uzak olan salıncağı gösterdi. Normalde burası çocuk dolu olurdu. Bu yüzden Kenma gece saatlerini daha uygun görmüştü. 

İkili fazla hızlı olmadan sallanıyor, çıt çıkmıyordu.  Belki 10, belki 15 dakika sallandılar. Kenma aklında ne söyleyeceğini sıralıyor, Kuroo da ona zaman tanıyordu. En sonunda sarışın çocuk başlamaya karar verdi.

''Kuroo Tetsurou,'' biraz bekledi. ''Sence aşkın tanımı nedir?''

Gökyüzüne baktı siyah saçlı. Kafasındaki cümleleri çoktan seçmeli sorulardaki gibi eşleştiriyor, sıralıyor ve sonuca ulaşmaya çalışıyordu.

''Bence eğer aşkı tanımayabilseydik bu kadar özel bir duygu olmazdı.''

Kenma bu düşünceye hak verse dahi tatmin olmamıştı. Kuroo da bununla yetinmeyecekti tabii. ''Ama eğer tahmini bir tanım yapmam gerekirse... Aşk acı ve tatlıyı aynı anda tatmaktır.''

''Hmm,'' Düşününce doğru bir yorumdu bu. Pek aşkı tatmış biri olduğunu söyleyemezdi ama az çok fikri vardı. Bu az çok fikirlerin birçoğu Kuroo sayesinde oluşmuştu.

''Peki sence nedir aşk?''

Bu Kenma'nın beklemediği bir soru değildi. Hızlıca yanıtladı. ''Bence aşk insanların keşif dürtüsünden çıkar. Tahmin edebileceğin çoğu duygu aşk ile vücut bulur. Bu duyguları yaşamak için bir köprü gibidir."

"Köprüden fazlası bence, patika gibi. Yol boyu yanı başımızda sonuçta."

"Haklısın. Sen anlayamadan kalbinde oluveriyor. Korku oyunlarında nereden geldiği belirsiz fakat hiç pili bitmeyen o fener gibi."

Kuroo, bu benzetmeye güldü. "Oyunlara biraz ara vermelisin."

Kenma da gülümsedi. "Bunun olmayacağını ikimiz de biliyoruz."

Biraz daha sallandıktan sonra Kenma salıncaktan inip Kuroo'nun önüne geldi. Kuroo çarpmamak için hızlıca ayaklarını yere sürttü.

"Senden hiçbir zaman nefret etmedim. Her şey acı ile tatlının karışımı olarak ilerledi sadece."

Kuroo konuşmanın geleceği yeri bekledi. Beklentili gözleri Kenma'yla buluştuğunda, içleri ürperdi.

"Şu saçma iddia olmasa seninle tanışamayacakmışım. Sanırım Lev'e bir şeyler borçluyum. Anlayacağın..."

Kuroo gülümsedi ve elini destek amaçlı Kenma'nın elinin üstüne koydu. Aralarındaki hislerin netleşmesi uzun sürmedi.

"Sana aşıkmışım hep."

Bu kelime. Aşıkmışım. Bu kadar kolay dile gelmesine karşın, kavraması zordu.

Kuroo, Kenma'ya sarılması için kollarını açtı. Strese gerek kalmamıştı. Utanılacak bir şey yoktu. Her şeyi biliyorlardı.

İddia / KurokenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin