the reason

234 26 13
                                    

Louis pazartesi sabahı elmacık kemiğinin üzerinde bir morlukla okula geldiğinde Harry onun her şeyden haberdar olduğunu anlamıştı.

Eh, Niall gevezenin tekiydi ve Harry bunun olabileceğini zaten öngörmüştü.

Harry'nin öngöremediği ise, Louis'nin hafta boyunca Harry'yi ucuz numaralarla tavlamaya çalışmasıydı, -elbette Louis buna kendini affettirmeye çalışmak diyor.

Öyle ki Harry her geçen gün okula daha tedbirli gelmek zorunda kalıyordu.

Louis kendini affettirme serüvenine bir çiçek buketini Harry'nin sırasına bırakarak başladı. Daha sonra attığı golleri Harry'ye ithaf etti ki bunda da çok büyütülecek bir şey yoktu.

Ancak Louis, ana kampüsün ortasında Harry için Zayn ve Liam'a yeşil bir pankart açtırdığında Harry tamam, dedi. Buna bir son vermem gerek.

Louis'nin nasıl birdenbire Patrick Verona'nın ucuz bir versiyonuna dönüştüğünü anlayamamıştı.

Onu affetmekten daha çok istediği bir şey yoktu.

Evet, yeni sezon Prada botlar da dahil.

Ancak kendi yöntemlerini denemesini istiyordu. Louis'nin etrafta olmadığı biri gibi dolaşırken yaptığı romantiklikler Harry'nin gözünü boyamaya yetmezdi.

Harry'nin tek dileği Louis'nin dürüstlüğü ve baştan ayağa kendisi gibi olmasıydı.

Zaten en başında ondan hoşlanmasına sebep olan da bunlar değil miydi?

*

Louis ise altın yumurtlayan tavşandan Harry'nin kendisinden hoşlandığını öğrendiğinden beri uykuları sancılı geçiyordu.

Rüyaları o kadar sıklaşmıştı ki artık makroekonomi dersinde uyumaya bile cüret edemez olmuştu.

Rüyaların gerçekçiliğinden midir yoksa Louis'nin paranoyaklaşmasından mıdır bilinmez, neredeyse modafinile başlayacaktı.

Çünkü onu ne zaman rüyasında görse ve gözlerini yatağın boş tarafına açsa, mutsuz hissediyordu.

Kolları Harry'nin etrafına dolanmak ve elleri onun büyük elleri tarafından yutulmak istiyordu ki bunlar gerçek birer ihtiyaç bile değildi!

Oysaki Harry'nin duygularından ilk haberdar olduğunda korkudan ayak parmaklarına kadar titremiş ve onu asla etkilemeye çalışmayacağına dair yemin etmişti.

Suratında asılı kalan gülümsemeye engel olamadığındaysa arkadaşları onu Harry'yi kazanması için teşvik etmeye başlamıştı bile.

Şimdiyse Harry için denemediği numara kalmıyordu. Yani, gerçekten, elindekilerin hepsini tüketmiş sayılırdı!

Louis düşüncelerle boğuşmaktansa aslan kafesine girmeyi tercih edeceğinden tabldotunu masaya bırakarak Zayn ve Liam'ın karşısına kuruldu.

"Pes ediyorum! Bir daha onun hakkında konuşmuyoruz." Kesin bir ifadeyle söylendi.

"Biz zaten onun hakkında konuşmuyoruz, Tommo. Bu radikal kararı kendin için mi aldın?" Zayn keyifle arkasına yaslanırken cevap verdi.

"Onun hakkında düşünmeyi bıraktım!" Kaşlarını çattı Louis.

"Bu yüzden mi boş bir tabldotla masaya geldin, Louis?" Louis'nin önündeki boş tabldotu işaret etti.

Louis önce önüne, sonra ise karşısındaki ikiliye baktı. "Siz kimin tarafındasınız?" Kollarını göğsünde kavuşturduğunda Zayn kıkırdıyordu.

"Birinden hoşlanmakla ilgili bu kadar kötü olan ne? Üstelik Harry şahane bir insan. Tek yapman gereken sana merhamet etmesini sağlamak." Liam, Louis'nin korkularını tahmin edebiliyordu, yine de en yakın arkadaşının aşkı yakalama şansını kaçırmasına müsaade etmeyecekti.

like a bolt out of the blueHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin