5. BÖLÜM

113 12 2
                                    

Doyoung kafayı yiyecekti. İçindeki siniri, kıskançlığı bastıramıyordu. Arkadan gelen elinde kahve olan sekreteri ona ulaşmaya çalışmak için kendini paralıyordu.

S: efendim biraz yavaşlasanız mı?

Sekreterin sesi ile Doyoung kendine gelmişti. Şimdi sinirlenemezdi. Kimseye bir şey çaktırmaması gerekti.

D: ah... özür dilerim..

S: efendim sormak benim haddim değil ama içerideki kişiler sizin neyiniz oluyor da bu kadar sinirlendiniz?

D: Hiçbir şeyim...



Taeyong Jaehyun ile hala kafedeydi.

JH: Doyoung ile biz liseden beri arkadaştık. Ama ben üniversiteyi yurt dışında okuduğum için aramız açıldı.

Jaehyun'un dediği Taeyong'un keyfini az da olsa yerine getirmişti. 

TY:Lise arkadaşı mı?

JH: evet Doyoung'un çoğu şeyini bilirdim.

Taeyong Jaehyun'un işe yaramaz biri olmadığını düşünmüştü. Doyoung hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilirdi. 

TY:hehehe iyimiş




S: Efendim  lütfen gitmeniz lazım . Mezunlar toplantısına mutlaka gitmelisiniz. En azında sadece 1 saat durun sadece 1 saatcik lütfen. 

Doyoung'un sekreteri yarım saattir Doyoung'u mezunlar toplantısına gitmesi için dil döküyordu.

D: tamam tamam anladım gideceğim

Doyoung sabahtan akşama kadar onun kahrını çeken kişiye dayanamamıştır. Nefret etse bile gitmek zorundaydı.

S: ah.. gerçekten mi? o zaman ben yarın akşam ki programınıza ekliyorum. İyi geceler efendim.

Telefonu kapatarak konuşma sonlanmıştı. 


Taeyong oturma odasında işsiz biri olarak Doyoung'u stalklıyordu. 

(Vay demek arkadaşların gezip tozuyorsun. hah? yarın mezunlar toplantısı mı var? İt herifin keyfi yerinde demek ki)

Y: napıyorsun??!

Taeyong Yuri'nin sesi ile yerinden zıplamıştı.

TY: SİKTİR! ABLA NE YAPIYORSUN? ÖDÜMÜ KOPARDIN!

Y: Çık çık ablan mezunlar toplantısına bile gidemeyip 1 haftalık iş seyehatına gittiği için sana veda etmeye gelmiş senin dediğine bak.

Taeyong mezunlar toplantısını duyunca Yuri'nin dediği diğer şeyleri duymamıştı bile.

TY: aa benim bir tanecik ablam uzun yola mı gidicekmiş kıyamam o zaman senin adına mezunlar toplantısına gidebilir miyim ? lütfennnnnn . davetini bir tanecik kardeşin alabilir miii?

Yuri Taeyong'un bu şirin hallerine asla dayanamıyordu. Küçüklüğünden beri onun her dediğini yapmıştı.

Y: uwww benim kardeşim bu kadar tatlıyken vermemem mümkün mü?

TY: eheheh





(ERTESİ GÜN)

Doyoung dayanamıyordu böyle ucuz ortamda durmaya. Daha geleli 5 dakika olmuştu. Sekreterine söz vermişti kalkamazdı. Ama cidden dayanamıyordu. Birden yanındaki arkadaşının dediği ile kalakaldı.

A1: Doyoung Lee ailesinin en küçük torunu ile çıkıyormuşsun doğru mu?

A2: ah evet bende duydum bunu 

A1:bir omega ile çıkman çok şaşırtıcı gerçekten

Doyoung kafasında sadece sekreterinin sesi yankılanıyordu.

JH: ne Doyoung bir omega ile mi çıkıyor? 

A1: ah Jaehyun görüşmeyeli uzun zaman oldu. Amerika da uzun zaman kalınca oraya yerleştin diye düşünmüştük.

JH:evleneceğim omega burada olduğu için gelmek zorunda kaldım.

A3: Vayy sen mi hiç bir omegayı umursamayan Jaehyun?

JH: Duyunca çok şaşıracaksınız

A2: Kim adayın?

JH: Başkan Lee'nin en küçük torunu Lee Taeyong . imtiyaz sahibi olmama çok az kaldı.

Ortamda ölüm sessizliği gibi bir sessizlik oluşmuştu.

A1: Doyoung ile Taeyong çıkıyor ama

JH: Doyoung? bana karşı kötü hissedebileceğin bir durum yoktur umarım sonuçta ailelerimiz bile tanıştı.

D: Yeterince kaldığıma göre...

Doyoung tam kalkacakken aniden...

TY: İMTİYAZ SAHİBİ Mİ????!!!!

Duyulan ses ile herkes susup donakalmıştı. Taeyong oradaydı. Gelmişti.

TY: NE DİYORSUN LAN SEN! CİDDEN ÇOK SAHTESİN! BAK BANA BEN LEE TAEYONG'UM KULLANIP ATILACAK ÜZERİNE İMTİYAZ SAHİBİ OLABİLİCİĞİ BİRİ DEĞİLİM.

JH: tae-taeyong bey s-siz beni y-yanlış anladınız...

TY:Doyoung'la birlikte oldum. Sana da Doyoung'un arkadaşı diye zeki sanmıştım ama ... baban büyük babamın arkadaşı diye senle buluştum. ben senin gibi herifleri iyi bilirim BU YÜZDEN KİM DOYOUNG!!!!

D: HAA??

TY: Böyle heriflerle daha fazla muhattap olmadan gidelim!

Taeyong ve Doyoung arkalarında büsbüyük kaos çıkarıp dışarıya doğru ilerliyorlardı.



Taeyong incecik gömlek giydiği için titriyordu.

D: Neden böyle giyindin?

TY: Otoparktan çıktığım için unutmuşum.

Doyoung ceketini çıkarıp Taeyong'un omuzlarına doğru örtmüştü. Taeyong Doyoung'un ceketini sımsıkı tutunarak kokluyordu.

TY: Oradaki feromon kokularını sevmedim nasıl oluyor da seninkiler bu kadar güzel kokabiliyor?

D:Buraya nasıl geldin?

TY: şeyyy.. ablam iş seyahetine gitti... onun... yerine gelmemi...istedi...

D: neden ki?

Tam o sırada araba gelmişti. 

TY: araba geldi. gidelim hadi.

D: Benim işlerim var sen önden git.

TY: En azından beni bırakamaz mısın? sana söylemem gereken şeyler var.







Bir Alfa Nasıl Kovalanır /DoTaeWhere stories live. Discover now