20.Bölüm

2.2K 91 1
                                    

Her gece onu düşünmekten saatim ilerlemez oldu. Kim sorsa saat kaç diye, cevabım hep aynı; o’na doğru.

‘BENİMSİN’ demeden önce ‘SENİNİM’ diyebilmeli insan…

Sert rüzgârlar karanlık geceleri severmiş ya, aynı ben seni öyle seviyorum

Cemal Süreyya

ASİNİN AĞZINDAN

Gördüğüm kişiler ile şok geçirmiştim  çünkü bunlar bizim eski ekipte olan çaylak yani Feyzullah ve Yörük ya i haydar abi. Yerimden doğrulup onlara

-Siz nasıl be işiniz var

Dedim hadar abi ne işiniz var

-Gidelim istersen Asena ha

-Yok abi ben şaşkınlık dedim hoşgeldiniz albayım doğru anladım değil mi yemi tim arkadaşlarımız

Albay kafasını sallayıp

-Evet yeni tim arkadaşlarınız Feyzullah küçük ve Haydar Deli

Cemal oradan atlayıp

-Desenize efsaneler toplandı

Herkes kafa sallayıp güldü asi Feyzullah dönüp

-Aslanım ne oldu özlemedin mi bizi

-Yok be deli sadece şaşkınım bizim erkek düşmanımız yanına yaklaşan erkekleri döven kız evlendi ve yanında kocası var

Haydar abi oradan atlayıp

-Aynen öyle ya ne değişti kız

-Abi o kadar olay oldu duymadın mı

-Hayır duymadım

Time dönüp

-Siz anlatın

Dedi ve barlasa döndü

-Hadi çıkalım  bak sakın hayır deme affetmem seni

Barlas dayansın kafa salladı ve doktorun yanına gidip izin aldı çıkış işlemlerini yaptı

YAZARIN AĞZINDAN

Eski günlerdeki gibi Herkes bir arada idi mutlu idiler bazı yaralar yavaş yavaş kapanmaya başlıyordu eskisi gibi iki deli ve eski efsane hep birlikteydi...

CEMALİN AĞZINDAN

Kapıda gördüklerimiz şok geçirdim çünkü bizim deli abimiz ve bombacımız burada idi ve hiç bur şey bilmiyorlardı tabii biz anlatınca baya şok geçirdiler az kalsın Barlas komutanı dövmeye gidiyordu ama biz tuttuk sonra oturup uzun uzun konuştuk bakalım bundan sonra ne olacak...

BARLASIN AĞZINDAN

Asi öyle deyince el mahkum kabul ettim onu oradan alıp konağa bırakacaktım sonra ise sürprizi hazırlayacaktım sonra ise eve gidip yanına yatıcaktım...

3 SAAT SONRA

Asi hastaneden çıkmış konağa geçmişti ve odaya çıkarmışlardı herkes asinin üstüne titriyordu asi geldiğinden beri göremediği dursunu sormuştu onun temelli yurt dışına gittiğini öğrendim iyi olmuştu ikimiz için çünkü affederim hiç zannetmiyorum sonra gözleri barlasi aradı ama onuda bulamadı öğrendi ki işi varmış bir de ona sinirlendi

YAZARIN AĞZINDAN

Barlas kendini affettirmek için  sürpriz hazırlıyordu bir yandan ise karargahtaki işleri hallediyordu. Aileler ise hem asiyi oyalıyorlardı hemde tedavisini hallediyorlardı. Asi ise sıkıntıdan patlamak üzere idi ina gör gör değildi ituriuo yan gelip yatmak o sevmzdi böyle bir şeyler...

ASİNİN AĞZINDAN

Kapı çaldığında gir dedim içeri elinde bir buket gerdanya çiçeği olan hizmetli girdi ce bana verdi ne olduğunu sorunca bana olduğunu söyledi elime aldım ve kokladım içinde bir not var notta

-Gardenya çiçeği, beyaz bir çiçek açtığı için meleğe benzetilir. Buda günahsız biri melek anlamına gelirken, hassas çiçeklere de sahip olduğu için, beni unutma ve gerçek aşkımsın gibi anlamları da taşır . Doğru sende benim ilk aşkımsın sevdamın ömrümsün ruhumun en önemlisi nefesimsin meleğe benziyorsun hele o yeşil gözlerin var ya beni benden alıyordu seni görünce dönüp kalıyordum dünyadan soyutlanıyorum benim san olan sevdam iafede edilmez kelimeler kifayetsiz kalır... Ne güzel demiş Nazım Hikmet

Gözlerine bakarken
güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma,
bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde
kayboluyorum…
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:
sırrını her gün bir parça veren
fakat hiç bir zaman
büsbütün teslim olmayacak olan…

Senin yanında kendini kaybediyorum neyime aşık dersen herseyine derim çünkü gozlerne aşığım desen kokun kokun kıskanır o yüzden ben senin kendi oluşuna delilugine sevdalandım sen öğrettin bana sevmeyi sen öğrettin bana herseyi iyi ki sen sevdiğim....

Bu satırları okurken gözlerim doldu  bir kez daha iyi ki dedim iyi ki sevdim bu adamı iyi ki çıktı karşıma aradan ne kadar geçti bilmem ama kapı çaldı derin bir nefes aldın onun geldiğini anladım çünkü kokusu her yeri sarmıştı önüme oturdu ve kafamı kaldırdı neden diye sordu neden ağladın diye bende

-O kadar güzel seviyorsun ki bazen ya yetmezsem diye düşünüyorum bazen iyi ki diyorum iyi ki çıkmışsın karşıma iyi ki sevmişim seni hangi sevabı işledim

Dedim Barlas sevdiğinin göz yaşlarını silip gözlerinden öptü sonra

-Ben sen ağla diye yazmadım ki ben sana hissettiklerimi yazdım yazdım demesem daha iyi çünkü ben  kalemi tuttum kalbim yazdı niye mi çünkü kalem kalbimden geçen duyguları yazdı sana olan sevdamı anlattı sende benim iyikimsin bende iyiki o sevabı işledim ki  karşıma çıktın artık kelimeler kifayetsiz kalıyor bende seni seviyorum dünya güzeli bende seni

Dedi ve yanına yattı sevdiği kadına ise göğsüne yatırdı yavaş yavaş saçlarını okşamak başladı ve burnunu sevdiği kadının saçlarına daldırıp kokusunu içine çekti derince ve gözlerini kapattı huzurla bu huzurla uyuduğu kaçıncı uykuyu bilmiyordu ama asi olmadan huzurla uyuyamadığını biliyordu çünkü asi yanında var iken her şeyi unutuyordu... uyumadan önce sevginin kulağına şu sözleri

Ben senin sevgilin, baban, ağabeyin, arkadaşınım… Biri bitse biri kalır. Seni hiç bırakmayacağım.

Nayino  / Tamamlandı  (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin