64. bölüm

19 4 19
                                    

Sylvia bebeği sıkı sıkı pelerini ile sarmıştı. At arabasına binmişlerdi. Levi yolu tarif ettikten sonra ekledi.

"Yavaş gidin."

İçeri gelip oturdu. "Bana ver şimdi. "

"Niye?"

"Kaç yaşındasın sanki?"

"..."

"Eminim hiç bebek tutmamışsındır."

Sylvia göz devirdi Levi'ın bu sözlerine. Bebek ise uyanıktı. Sessiz sessiz etrafa bakıyordu. Sylvia onu yüzüne bakabilceği pozisyona getirdi. Bitkince gülümsedi bebeğe.

Parmağıyla yanağına dokundu. "Zavallı bebek."

Levi kalkıp kızın yanına oturdu. Bacak bacak üstüne attı her zaman ki gibi. "Sana benziyor. Yüzü şişko."

"Komik kaptan."

Hiç iyi bir gün değildi. Çoğu kişi açışından.

İrie'nin yüzü bütün gün kızarıktı. Güç bir şekilde adımlarını attı odasına doğru. Odasına girdi. Kapıyı kapattı.

Sonra bağırdı. Koştu. Yatağa atladı. Çırpındı. Bütün örtü bozulmuştu. Bunu önemsemezdi. Yüzünü biten enerjisi ile kaldırdı üşengeç bir şekilde. "Ne yaptım ben!"

"AĞZINA EDEYİM NE YAPTIM BEN!"

Ayağa kalktı. Sert adımlarla odasından çıktı.

"Şarap ve pasta getirin."

Sonra geri döndü. Üstündeki süslü parçaları tek tek çıkarıp yere attı. Gömleğinin düğmelerini açtı.

Banyoya gidip yüzünü yıkadı. Saçındaki siyah tokayı çıkardı. Daha usturuplu dursun diye.

"Sikeyim." Elini saçlarına daldırdı. Yüzüne baktı. Yüzündeki çillere... Yüzünü ekşitti. Şuan takacak hali yoktu.

"Ne olacak şimdi İrie? Yine batırdın... "

Soyunup banyoya girdi. Sonra düşünmeden edemedi, tuvalet bile gereksiz süslüydü. Neredeyse o gümüş altınlarda kendini görecekti.

Tanrı aşkına sıçmak için bir yerdi.

Düşüncelerinin saçmalığına baktı. O yokken ne değerliydi? Veliahtlık neye yaramıştı.

Tavana baktı, vücudunu suya bırakmıştı. Hayal etmeden edemedi. Şuan kucağında olsa. Sıcak ve ıslak öpücüklerini bıraksa.

Boynunu elledi. Elleri vücudunda geçti tekrar...
"Sylvia..." Fısıldadı.

Gözlerini açtı. Kuvetten aniden çıkınca sular yer değiştirdi.

Kalktı. Kurundu. İnce içini belli eden bir kumaş parçasını üstüne giydi. Bir çesit abaya idi.

Donunu da geçmeyi unutmadı. Kapıyı açtı. "Getirin." Kız hizmetçiler onu öyle görünce hemen bir tuhaflaştılar. İrie buna alışmıştı. Pastaları getirmiştiler.

Bir kız fırsattan istifade üstüne düşer gibi oldu. İrie hemen engel oldu. "Bırakın çıkın. Kendim yerim."

Kapıyı kilitledi. Kemanını aldı ve yatağın üstüne koydu. Yatağa uzandı. Tam karşıdaki boy aynasına baktı.
Yutkundu. Afetti. Sylvia hiç mi etkilenmezdi?

Bir tabağı eline aldı. Nazikçe bir yemelik aldı.

Kemanı çalmaya başladı.

...

Sylvia dikkatlice çıktı. Armin görünce şaşırdı.

"Sylvia, o ne?"

"Bebeğimiz." Dedi Levi göz devirerek. Sylvia kaldı öyle. "Bebek."

Sylvia'nın İsyanı|Başlangıç (Snk fanfic)Where stories live. Discover now