1. bölüm

71 5 0
                                    

Uzandığım yatağımda gelen takip isteklerine göz atıyordum birden gözüme genç bir delikanlı takıldı sayfasına girdim fotoğraflara bakarken kalp ritmimin hızlanması normal miydi sizce? HAYIR! hiç de normal değildi geniş omuzları dalgalı saçları ve kahverengi gözleriyle de bir hayli etkilemişti beni...
Yeniden bir Filiz canlanıyordu sanki.
Benim için yaratılmış gibiydi adeta...
Fakat tek bir sorun vardı ki storylerinde bir kız vardı görünce yutkunamamıştım bir an...
Ufak bir yıkılmıştım o an iç çektim sadece...

3 GÜN SONRA
Üzerinden 3 gün geçti ve ben her gün girip onun fotoğraflarına bakmaktan alamıyordum kendimi neydim ben staklçı bir sapık mı hayır asla.
Birini tanımadan sevemezdim
Hiç konuşmadan ona aşık olamazdım
Olur muydu?
Özellikle başka biriyle iken ama olmuyordu kalbime söz geçiremiyorum onu arıyordu sürekli gözlerim onu istiyordu ONU İSTİYORDUM...
Ama imkansızdı bunu kendime her ne kadar açıklasamda beynim ile kalbim çok zıt fikirdelerdi
Ama zamana bırakmaktan başka çarem yoktu ben de zamana bıraktım ama bu zaman diliminde yine ara ara yokluyordum onu...

ANTALYA
Ailemle Antalya'ya gitme kararı almış valizlerimizi hazırlamaya başlamıştık çoktan.
Güzel bir tatil yapıp kafa dinlemek istiyorduk belki bana da iyi gelirdi
Hiç tanımadığım biri tarafından aşk acısı çekemezdim kendimi avutmaya başladım böyle başka çarem yoktu kafamı dinlemeye çalışırken bile ara ara geliyordu aklıma ya da çıkmıyordu aklımdan...
Güzel bir tatil geçiriyorduk genelde turistlerle karşılaşıyorduk hep
Normal olarak hepsi de kiloluydu gülmekten alamıyordum ara sıra kendimi Antalya'nın Side ilçesindeydik.
sahil boyu yürüdüğünüzde antik kente çıkan yolla karşılaşıyordunuz inanılmaz güzellikte yerler vardı
Turistler ise üstü açık bir minibüsle antik kenti turluyorlardı hava ise fazlısıyla sıcak ve nemliydi İlk günümüzü gezerek geçirdik...

ANTALYADA 2.GÜN
Güzel bir güne daha başlamıştık sabah kalktık kahvaltımızı yaptık ve sahile gitmek için hazırlıklar yapmaya başladık ilk olarak sidenin küçük çarşısını gezdik zaten sahil çarşının karşısındaydı ordan da sahile gittik deniz okadar güzel görünüyordu kii ne ucu var ne de bucağı dalga sesleriyle de bi hayli güzeldi terapi gibi geliyordu insana tabi sahil kumları için aynı şeyler söylenemez fazlasıyla sıcaktı ayağını bastığında gelen yanık hissi kumdan denize doğru ilerlerken hızlıca Koşarak ilerliyordum gülünesi bi halim vardı ama sadece ben öyle değildim bu beni rahatlatıyordu.
Saat 4 olmuştu bile otele gitmek için topladık eşyalarımızı sahile gelişi güzel olur da o havluyla geri dönüşün üşütür biraz otele gidip güzel bi duş aldık tabi ben bu esnada açlıktan bayılabilirdim
-"herkes işini hallettiğine göre yemek yemeye gidebiliriz"
Herkes bi ağızdan evet demişti...
tek acıkan ben değilmişim diyip güldüm yemek yemeye gittiğimiz restorant şirin ve güzel bir mekandı köşede bir masa seçip siparişlerimizi verdik...
Siparişlerimiz gelmişti yiyip kalktık babam hesabı ödemek için giderken bende kapının önünde etrafı izliyordum birden gökyüze baktım aklıma o gelmişti birden içimi heyecan mi üzüntü mü ne bilinmez o his kaplamıştı sanki ne oluyordu bana neden bu kadar takıyordum onu varlığımdan bile haberdar olmayan biri için neden yıpratıyordum kendimi?
Birden irkildim annemlerin bana seslendiğini fark ettim yanlarına yürüdüm güzel bi akşam yürüyüşü yaptık sonra otelimizin yolunu tuttuk bütün gün nemden denizden ve oranın havasından mıdır nedir bilmem bi hayli yorulmuştum son kez instegram a girip göz attım biraz
Neye göz atmış olabilirim sizce?
Evet evet ona ona baktım yine story atmıştı girip bakmadım yine o kızı görmekten korkmuş muydum?
Herneyse tekrar fotoğrafına baktım
"İmkansızsın benim için tam bi imkansız ama,ama neden bu kadar heba ettim kendimi senin için? Birden nasıl çıktın karşıma herşeyden umudumu kesmişken nerden gördüm ben seni?"
Fotoğrafa bakarak aynı bunları söyledim.
Evet evet delirmiştim fotoğrafa bakarak konuşmak ne demekti
Daha fazla kafayı yememek için fotoğrafı kapatıp komidinin üstüne koydum yatağa uzandım ve büyük bir iç çektim yataktan kalktım pencerenin önüne geçtim ve gökyüzüne baktım tekrar
"Belki imkansızsın benim için ama aynı göz yüzüne bakıyoruz"
Onunla aynı gök yüzüne bakmak bile mutlu ediyor du beni tekrar yatağıma uzandım nasıl oldu anlamadım ama uykuya dalmıştım bile...

"VE BEN KAHRAMAN DENİZİN ANİDEN SEN GELDİN VE MAHVETTİN BENİ DEDİĞİ DÖNEMDEYİM..."

ANTALYA'DA 3.GÜN
Gözlerimi açtığımda bedenimde bir acı hissettim ahh evet. Yanmışım ne kadar kötü bir acı bilirsiniz sadece ben değil aile fertlerimden hepsinde aynı sorun vardı hazırlandık yine kahvaltı yaptığımız mekana gittik serpme kahvaltı en iyisi diyebilirim
Kahvaltımızı ettik.
Bugün denize girmeye hiç niyetimiz yoktu bu kadar yanık yeterliydi sanki
Babam pikniğe gidebiliriz dedi birden
Güzel fikirdi hemen yola düştük eşyalarımızı alıp bi piknik alanı bulmak için yola koyulduk 1 2 saatlik bir yol gittikten sonra Oymapınar diye güzel bir köye gelmiştik palmiye ağaçları güzelliğiyle gözleri kamaştıran göl ve daha nice güzel şeyler çok güzeldi hemen göl kıyısına gittim okadar berrak ve temizdi ki su kendi yansımamı görebiliyordum galiba insanlar burayı daha keşfetmemişti umarım hep böyle kalır diye geçirdim içimden pikniğimizi yapmış ve fazlasıyla kafa dinlemiştik ve geri dönmek için toparlandık giderken son bir kez baktım etrafa çok güzeldi herşey arkama yaslandım ve yolu izlemeye devam ettim...
Otele gelmiştik eşyalarımızı indirip odalarımıza girdik yatağa sert bir şekilde bıraktım kendimi iki kolumuda açtım
"yorgun ama güzel bir gündü" dedim
Kalktım ve yine pencere kenarına geçtim
Ay'a baktım ve şunları söyledim
"Ah keşke bir mesaj yazabilsem sana nasıl bir mesaj olurdu ki bu...
şey derdim mesela sana hadi ay'a bakarak gül bende fotoğrafını çekeyim ha ne dersin?" Ah Bahriye yapma be kızım nesin sen işinin ehli bir hayalperest mi acı biraz kendine bırak umutlanmayı...
Telefonuma göz attıktan sonra yattım yarın Konya'ya geri dönecektik...

"VALLA SİZ NASIL SEVDİNİZ BİLMİYORUM AMA BEN BİR FOTOĞRAFLA SAATLERCE KONUŞTUĞUMU BİLİRİM..."

ANTALYADA SON GÜN
sabah kalktık kahvaltımızı yaptık ve eşyalarımızı topladık son kez turladık tatil yerini...
Ve geze geze dönme planlarıyla birlikte yola çıkmıştık.
Arabada uyumayı bir ben çok seviyor olamam galiba... Yine her zamanki gibi uyukluyordum ara sıra yolları izlemekten de mahrum kalmıyordum tabi birden telefonumda bir titreşim hissettim terli parmaklarım parmak izini algılamıyordu içimde tarifi olmayan bir heyecan vardı nedenini bilmediğim...
Hemen şifremi girdim ama nasıl girdim ben bile hatırlamıyorum telefonu açtım ve üstten ana ekrana bir bildirim düştü...
NE!!! HAYIR HAYIR OLAMAZ MÜMKÜN DEĞİL NA- NASIL OLUR?
gözlerim dolmuştu sanki ekran Bulanıklaşıyordu yavaş yavaş...

ilklerim senWhere stories live. Discover now