10. bölüm

31 2 0
                                    

Sabah kalktım okul için hazırlandım çıkışta da evin ordaki parkta bulut ile birleşip ilk buluştuğumuz yere gitmek istedik okula gitmek için servise bindim öylece dışarıyı izlerken onu son kez görecek olmam düşüncesiyle gözlerimin dolması bir oldu belki onu son kez öpecektim belki ona son kez sarılacaktım belkide onun gözlerine son kez bakacaktım gözlerim dolmayla kalmayıp ağlamaya başlamıştım artık... bildiğiniz ayrılacağım için ağlamaya başladım bu nasıl bir çaresizliktir bilir misiniz? severken gitmek zorunda kalmak bunun için kendini yerle bir etmek... okula gelmiştik bile belli etmemem gerekiyordu gözlerimi sildim ve sınıfa doğru yürümeye başladım içeriye girdim. garip bir huyum vardır doluyken biri gelip ne oldu diye sorup gözüme bakarsa tutamam kendimi aynı böyle de oldu içeri girer girmez bir kaç arkadaşım ne oldu diye sorduğunda tutamadım kendimi ağlamaya başladım hıçkıra hıçkıra ağlarken bir yandan da durumu anlatmaya çalıştım onlarda duyunca bir hayli üzüldüler....
bizim ilişkimiz herkesin hayranlıkla baktığı ve örnek aldığı bir ilişkiydi ayrılma şoku da hızlı olmuştu her birine hiç bitmez sanılmış bir ilişki olacaktı bizimkide...
Bütün gün nasıl geçti farkında bile değildim tek bir lokma almadım ağzıma sürekli biyerlere dalıyor dersi bile duymuyordum sebepsiz gözlerim doluyor silip tekrar devam ediyordum nihayet okul çıkışı olmuştu bahçeye sıra olup istiklal marşı okuduktan sonra herkes dağıldı bizde servisimize doğru gittik içimde bir heyecan vardı sanki ilk defa görecektim onu ilk değildi belki ama son olacak olması büyük acı veriyordu kalbime parka yakın bir yerde indim telefondan teyzemi aradım evi gideceğim yere yakındı onda misafir olarak kalacaktım nasıl gidebileceğimi konuşurken parkın içinde girmiştim bile iyice içeri doğru yürüdüm ve kafamı birden kaldırıldığımda onu gördüm bir an durdum orda bir adım dahi atamadım telefondan gelen sesle ürperdim "yağmur" diye bağırıyordu teyzem "hı efendim teyze" diye afalladım o anlatıyor ben dinliyordum bulut'a doğru yaklaştım yanına gidip karşısına dikildim ve telefon konuşmamı bitirip bulut'a yöneldim kafasını kaldırıp bakmamıştı bile kalkıp sarılmamıştı bile "bulut" diye seslendiğimde kafasını bile kaldırmadan "efendim" diye mırıldandı elimi yüzüne götürüp kendime çevirmiştim ki gördüğüm görüntüyle ufak şoka girmiştim gözleri kıp kırmızı ve yop yorgun bakıyordu bana ağlamıştı...
"Ağladın mı sen?" Diye bir soru yönelttim direk titreten sesiyle "hayır" diye cevap verdi bulut üstelemedim hadi gidelim diye mırıldandım ayağa kalktı ve durağa doğru yürüyecekken ben bi anlık korkuyla sarıldım ona geri çevirmedi yine sımsıkı sardı beni yürümeye devam ettik...
Telefonda konuşurken ayrılık meselesi açıldığında hep "buluşunca konuşalım" diye kapatmaya çalıştım konuyu durağa dikildik ve bulut korktuğum soruyu sormuştu...
"Ne konuşacağız seni dinliyorum"
Sustum sadece hiçbir şey diyemedim onu görene kadar gayet kararlıydım ne değişmişti onu görünce bilmiyorum ama ayrılmamız gerektiğini söyleyemedim
Defalarca aynı soruyu sordu ve ben defalarca sessiz kaldım otobüs geldi kartlarımızı tutup boş bir yere oturmuştuk cam kenarına oturma alışkanlığım hiçbir zaman bitmeyecekti yine cam kenarına oturmuştum ve bulut yine o korkutucu soruyu sordu "ne konuşacaktık söyler misin artık lütfen" artık susmaya sabrım kalmamış cesaretimi toplayıp söylemeye hazırlanmıştım ve birden
"Ayrılacaktık" diye mırıldandım bulut verdiğim cevap karşında şok olmuştu "ciddi misin?" Diye mırıldandı Gaddar bir insanmış gibi devam ettim "evet ciddiyim" Bulut'un gözleri dolmuş beni izliyordu elimi tuttu birden "peki kararın değişti mi" diye titreyen sesiyle mırıldandı hafifce başımı salladım camdan dışarıyı izlerken gözyaşlarımı tutamadım ve bir damla düştü Bulut'un elinin üzerine hemen elini sildim sonra gözümü...
Eliyle çenemi tutup kafamı kendine doğru çevirdi ağladığımı görünce dayanmadı sanırım kafamı omzuna yasladı ve yüzümü okşamaya başladı.
Bir süre öyle kaldıktan sonra otobüs'e binen turistlere baktık nasıl bi ruh hali bilmiyorum ama birbimize bakarak gülmeye başlamıştık...

"ÇARESİZ YERE BAKIŞINI GÖRDÜM GÖRDÜĞÜM ANDA ÖLDÜM..."

ilklerim senWhere stories live. Discover now