4.3

251 12 0
                                    

Düzenlendi*
____________________
İ📞 -Kim olduğumun bir önemi yok.

M📞 -Sen kim olduğunu söyle, ona ben karar vereyim.

İ📞 -Ben zamanım yok diyorum, sen uzattıkça uzatıyorsun.

Arayan kişiden bir ses geldi. Doğrusu ses arkadan "İz, hadi gel sevgilim. Ne yapıyorsun saatlerdir içeride?"

M📞 -İz mi? Bir dakika bir da-

İ📞 -Babamın odasında dolaptaki taşlara şifre gireceksin. Şifre 18062004 orada aradığın ne varsa bulursun. Para al ve kaç babamın seni bulamayacağı bir yere git.

Demesiyle telefon kapandı. Şok içinde olduğum yerde bekliyordum sadece. Başı belada mıydı? İz diyen adamda kimdi? Ayrıca onun adı İz değil, İzgi. Sahi şu an İzgi kaç yaşında? Benim İzgi'm 29 yaşında olmuş. Kim bilir nasıl bir kadın olmuştur? Acaba çocukları var mı? O arkadan seslenen kocası mıydı? Eğer çocukları varsa ben teyze miyim yani şimdi? Ama bunların yanı sıra o gerçekten yaşıyormuş. Mezarında yıllarca göz yaşı döktüğüm ablam şu an yaşıyor.

"Maya, bir problem mi var?" Aras bana bir şeyler diyordu ama anlamıyordum. Benden ses çıkmayınca yüzümü avuçları arasına aldı ve kendisine bakmamı sağladı. "Ne oldu?"

"Ablam yaşıyormuş." diyebildim sadece. Devamını anlatmaya gücüm yeter mi bilmiyorum. Kendimi güçlü hissetmiyorum. "Lütfen sadece sessizce burada oturabilir miyiz?"

"Oturalım."

🎭

Gözüme vuran ışıkla gözlerimi açtım. Yataktan kalkıp etrafa göz gezdirdim. Buraya daha önce geldiğimi hatırlamıyorum. Odadan çıkıp etrafı gezinmeye başladım. Dekorasyonda çoğunlukla ahşap kullanılmıştı. Ama asıl merak ettiğim buranın kimin olduğu ve buraya nasıl geldiğim. Odaların kapılarını açıp tek tek kontrol ederken ilerdeki odaların birinden ses geldi.

Bir ihtimal Aras'tır diye seslendim. "Aras?" ses gelmeyince sesin olduğu yöne gidip kapıları tek tek kontrol ettim. En sonunda bir tane kapıyı açınca yerde kafası kanlar içinde oturan Aras'ı gördüm. "Aras kafana ne oldu?"

"Düştüm."

"Nasıl düştün?"

"Düştüm işte, normal. Ayağım kaydı."

Çıplaklığını görmezden gelerek konuşmaya çalıştım. "Sargı bezi falan var mı buralarda bir yerde?"

Parmağıyla üstündeki dolabı işaret etti. "Şu dolabı aç, orada ilk yardım seti olacaktı." hafif parmak uçlarımda yükselip ilk yardım çantasını alırken, Aras'ın "Dikkat et yerler kaygan." demesine kalmadan dengemi sağlayamamla birlikte ilk yardım çantası Aras'ın kafasına bende onun kucağına düştüm.

"Ayy, umarım bacağın incinmemiştir. Tam dirseğinin üstüne düştüm bir anda."

"Yok abartmaya gerek yo-" diyemeden acıyla inledi. Aras'ın kucağından kalkıp, ilk yardım çantasını aldım.

"Önce kafana biraz su tutalım sonra doktora gidip krem yazmasını isteyelim." Aras'ın yeniden duşa girmesine yardım ettikten sonra kafasındaki kanları yıkadım. "Sen biraz daha yıkan ben iyotlu su yapıp getiriyorum. Tabii iyot bulabilirsem." Aras'ın kolumdan tutmasıyla durdum.

Maya |Yarı Texting|Where stories live. Discover now